N. Abbas SAYAR / BOZOK Gazetesi Sahibi
Sayın Osman Hakan Kiracı
Yozgat gibi içine kapanmış, kaderiyle felsefesine boyun eğmiş, tevekkülü sabır sermayesi yapmış bir toplumda gazeteciliğin ne büyük bir çile olduğunu kırk dört yıldır -947-991- yüreğinin ortasında duyan bir ağabeyinizim. "Bilen bilir, bilmeyen bir tutam mercimek sanar", "yiyen bilmez, doğrayan bilir."
İstanbul’da Babıali’de üç işyerim varken, beni Yozgat'a matbaa açmak, günlük gazete çıkartmak heyecanına sürükleyen duygularımı simdi daha iyi anlıyorum. Hiçte esef etmiyorum bu duygularıma. Tam bir maddesel iflasımı hazırlayan gazeteciliğime. Ben sekiz romanımdan üç beş kuruş almasaydım halim nice olurdu bilemem.
Alınan alınsın. En az otuz yıl Yozgatlıya bedava gazete dağıttım da Allah’ın bir kulu; "Bu değirmenin suyu nereden geliyor?" demedi. Davalarını güttüğümü akıllarından bile geçirmediler. İçim yemedi gazetemi kapatmak. Bir cefakâr yavruma birikip, gurbet ellerine kırık kanadımla yol açtım.
Bütün bu çileleri iliklerine kadar tatmış bir kişi ancak senin sabrını takdir hissesine kavuşur.
Gazete enflasyonuna uğramış şehrimizde gerçek gazeteciliği yapan sizsiniz. Bütün gurbetteki Yozgatlı hemşerilerinize ulaştırdığınız gazetemizin takdirle yâd edildiğini, davalarını takip ettiğini herkes biliyor, bilmesine ama "Bu pi narin suyu nereden geliyor. Daha ne kadar ve nereye kadar akar" demiyor.
Ömrü bedava olanların, gazetesi de bedava olur.
Sabır, bu iste selamet olmaz. Yine de size basari ve sabır diliyorum.
Gayretinizi, Yozgatlılığınızı kutluyor, arkadaşlarınla birlikte gözlerinden öpüyorum. // 01.03.2003
AYVALIK /15.8.1994