A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

19 Haziran 1953 ve Rosenbergler’in acı hikâyesi

Rosenbergler olayı 1950–1953 yılları arasında ABD'de meydana gelen ve bütün dünyada geniş yankılar uyandıran adlî bir olaydır. İsimleri Julius ve Ethel olan ve 1936 da tanışıp 1939 da evlenen ama yaşamları ve ölümler ile 20.yüzyıla damgalarını vuran Yahudi karı kocanın hikâyesidir.

II. Dünya Savaşı'ndan sonra ABD'de, senatör McCarthy'nin adından ötürü "McCarthycilik" denilen bir siyasi eğilim(daha doğrusu cadı avı) ortaya çıktı. Bu kampanya sırasında birçok ilerici, sosyalist, hatta demokrat kişi, kovuşturmaya uğradı, suçlandı, tecrit edildi. (1950 den sonra Demokrat Partinin iktidarda olduğu dönem de Türkiye’de de vahşi bir McCarthy’cilik ve dolayısıyla komünist avı yapıldı. Bir çok ydın, yazar, çizer, şair, bilim adamı ve siyasi sudan bahanelerle hapislere atıldı,sürgünlere gönderildi.) Aynı tarihlerde Ethel ve Julius Rosenberg adlarındaki Musevî karı-koca da atom sırlarını SSCB'ye vermekle suçlanarak tutuklandılar. Ne zaman? Amerikan tekellerinin devlet büyüklüğünde şirketler haline geldiği bir dönemde. Bir tarafta gittikçe zenginleşen bir kesim, bir tarafta gittikçe yoksullaşan bir halk, sömürülen bir işçi sınıfı ve Amerika’nın Japonya ile savaşı. Amerika’nın başında başkan Truman var. Amerikalı bilim adamları bir taraftan Atom bombasını imal etmeye, bir taraftan da füze ve radar sistemlerini geliştirmeye çalışıyorlar. Karıkoca yüksek mühendis olan Rosenbergler de bu projelerde görevliler. Aynı yıllarda işçi sınıfının mücadelesi de var. Bir taraftan kullanıldığı takdirde kitlesel ölümlere sebep olacak Atom bombası çalışması, diğer taraftan işçi sınıfının verdiği mücadele sonucu Rosenberg’ler Komünizm ile tanışıyorlar. Amerikan istihbaratı bunu öğrenir ama hem bilim adamı olarak projelerdeki görevlerinden dolayı hem de ikinci dünya harbinde Sovyet Rusya ile müttefik olmalarından dolayı sessiz kalırlar. Amerika, Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombasını atıp 220 bin Japon’u bir anda kavurup, öldürüp Japonya’ya diz çöktürünce dünya harbi de bitti. Savaştan sonra bir yandan Rusya ile başlayan soğuk savaş, bir yandan da ufuktaki Kore problemi nedeniyle güç kazanmak isteyen ABD. Hükümeti ülkede komünist avına başlar. Tabi en başta Rosenberglerden. Rosenberglerin yargılanması dünyada büyük yankı yapar, ilgi ile izlenir, kitlesel protesto gösterilerine yol açar. Hem komünist olmakla hem de casuslukla suçlanarak yargılanırlar. Komünistliği kabul ederler ama casusluk suçlamasını reddederler. Rosenberler gibi casusluk suçundan yargılanan yüzlerce Amerikalı suçlarını itiraf ederek hapis cezaları ile kurtulurken, Rosenbergler suçları kanıtlanamadığı halde elektrikli sandalye ile idama mahkûm edilirler. Rosenberglerde itirafçı olsalardı ölümden kurtulurlar mıydı acaba diyebilirsiniz. Hayır, bütün dünyada Einstein başta olmak üzere bilim adamları ve sanatçılar ayağa kalksalar da netice değişmedi. Ve ne acıdır ki bu idama Amerika’daki Yahudi lobisi bile sessiz kaldı. Çünkü Amerikan sermayedarları bu idamla, bundan sonra çıkabilecek halk hareketleri ve işçi olayları için halka gözdağı vermek istiyordu. Bu yüzden hükümette sessiz kaldı. Rosenbergler 19 Haziran 1953 günü idam edildiler. İdam edilecekleri infaz odasında bir telefon bulunmaktadır. Yetkililer, telefonla Amerika başkanını arayıp suçlamaları kabul ettikleri takdirde idam cezasından vazgeçileceğini söylerler. Buna kesinlikle karsı çıkarlar sözümüzden dönmektense ölüme gideriz edasıyla. Bu şekilde ikna edilemeyince çocuklarının resmi gösterilir “kendinizi düşünmüyorsanız onları düşünün” derler. Onlar da “bu zamana kadar bize inanan milyonlarca insan da bizim çocuklarımız, onlara ihanet edemeyiz” diyerek olaya son noktayı koyarlar. Peki, Rosenbergler gerçekten casusluk yapmışlar mıydı? Evet, Çünkü Amerika’nın gerektiğinde atom bombası ile milyonlarca kişiyi öldürebileceğini görüyor ve bu gücün dengelenmesi için Amerika’nın karşısında bir gücün daha olması en azından dengeyi sağlar diye düşünüyorlardı. Rosenbergler ile birlikte birkaç onurlu fizikçi de atom bombası sırlarını Sovyet Rusya’ya sızdırarak Amerika’nın hegemonyasını temelinden sarstılar. Japonya’nın uğradığı ve hala acılarını çektiği bu felaketi başka insanlarında yaşamasının önüne durdular.

Dünyayı etkileyen bu idam olayı, ünlü şairimiz Melih Cevdet Anday’a da Rosenbergler için şu şiiri yazdırır.
bir çift güvercin havalansa
yanık yanık koksa karanfil
değil bu anılacak şey değil
apansız geliyor aklıma

nerdeyse gün doğacaktı
herkes gibi kalkacaktınız
belki daha uykunuz da vardı
geceniz geliyor aklıma

sevdiğim çiçek adları gibi
sevdiğim sokak adları gibi
bütün sevdiklerimin adları gibi
adınız geliyor aklıma

rahat döşeklerin utanması bundan
öpüşürken o dalgınlık bundan
tel örgünün deliğinde buluşan
parmaklarınız geliyor aklıma

nice aşklar arkadaşlıklar gördüm
kahramanlıklar okudum tarihte
çağımıza yakışan vakur, sade
davranışınız geliyor aklıma

bir çift güvercin havalansa
yanık yanık koksa karanfil
değil, unutulur şey değil
çaresiz geliyor aklıma..

18.06.2012
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ