BİR ZELZELE OLABİLİR!

Değerli okurlar ünlü şairimiz Nazım Hikmet, "ÇANKIRI HAPİSANESİNDEN MEKTUPLAR" şiirinde şöyle yazıyordu:

"Bir zelzele olabilir.
Zaten üç günlük yere geldi,
salladı Çapanoğlu Yozgad'ı.
Ve yerlilerin kavlince :
altı tekmil tuz madeni olduğundan
                                   yıkılacak Çankırı şehri
                                                    kıyametten kırk gün önce.
Yatıp bir gece
başın bir kalasla ezilmiş,
                         çıkmamak sabaha...
Ölümün bu kadar körü ve mendeburu..."

Nerede okumuştum hatırlamıyorum ama okuduğumda çok etkilenmiştim. Mealen şöyle yazıyordu; gidecek bir memleketiniz, köyünüz varsa, oraya gittiğinizde kapıyı çaldığınızda kapıyı açan anneniz varsa ve içerden babanız “kim geldi hanım?” diye sesleniyorsa, siz dünyanın en mutlu insanısınız. Yatın kalkın binlerce şükredin halinize. Öpün ellerini, öpün yanaklarını, sarılın doya doya. Çekin kokularını içinize.

Öyle bir felaket yaşadık ki, çocuklar annesiz babasız, anne babalar evlatsız kaldılar. Bazı aileler misafirleri ile birlikte veda ettiler bu dünyaya.

Gazimağusa Türk Maarif Koleji kız ve erkek voleybol takımlarından oluşan 39 kişilik kafilenin kaldığı yedi katlı otel, depremde çöktü. Kuzey Kıbrıs Başbakanlığı Adıyaman Atatürk Bulvarı’ndaki İsias otelinin enkazında, toplam 35 kişinin cansız bedenine ulaşıldığını açıkladı.

Aynı otelde kalan 43 kişilik rehber grubundan da 19 u yaşamını yitirdi.

Değerli okurlar, üç tarafı denizlerle çevrili diye öğündüğümüz ülkemizin, üç tarafının çok tehlikeli faylarla çevrili olduğu gerçeğini ne yazık ki bizi yönetmeye talip olanlar hep görmezden geldiler. Deprem vergisi adı altında 22 yıldır toplanan paralar bilmediğimiz yerlere harcandı gitti.

Evet, belki de yüz yılın en büyük felaketini yaşıyoruz, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Adana DSİ 6. Bölge Müdürlüğünde düzenlediği basın toplantısında, en son yapılan çalışmalara göre depremin 108 bin kilometrekarelik bir coğrafyayı,  Nüfus bakımından ise Avrupa'nın pek çok ülkesinin nüfusunun üzerinde bir nüfusu etkilemiştir."  diyor.

Bundan 40- 50 yıl öncesine kadar Dünyada kendi kendine yeten yedi ülkeden birisi diye örnek gösterilen ülkemiz nasıl bu hale geldi/getirildi?

Türkiye yakın tarihin en büyük imar affını 10 Mayıs 2018’te Meclis’te kabul etti. Çıkan yasadan 7 milyon 238 bin bağımsız birim yararlanırken, devletin kasasına 26 milyar TL girmiş. Meclis'te af düzenlemesi oylamasına 223 milletvekili katılmış. Çoğunluğu AKP'li 217 milletvekili kabul oy kullanırken, sadece 5 ret oyu verildiğini basından öğreniyoruz.

6 Şubat 2023 depreminde en çok etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Malatya, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Kilis ve Osmaniye illerinin vekilleri de imar affına evet oyu kullanmışlar.(13.02.2023 Sözcü Gazetesi)

Felaketten sonra suçlu diye müteahhitler ve yapı kontrol memurları gözaltına alınıyor ya da tutuklanıyor.

Milli iradenin en büyük güvencesi Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğuna göre ve bu meclis bu kaçak yapıları, deprem güvenliğine uygun olup olmadığı bilinmeyen bu yapıları bağışladığına göre, yapanları ve kontrolünden sorumlu olanları da affetmiş olmuyor mu?

Mevkiler önce Allah’a sonra Devlet-i Aliyye’ye karşı sorumluluktur. (Kanuni Sultan Süleyman)

Adalet için en büyük talihsizlik devleti idare edenlerin zalimliğidir. (Hz. Ali)

Devlet adalet üzerine inşa edilir. (Kanuni Sultan Süleyman).

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. (Hz. Ali).

Bütün devletler, hazımsızlıktan ölürler.(Dede korkut).

Çöken binaları altında insanlar öldü, kentler yok oldu. Bu acı ve yıkım kuşkusuz nesiller boyu unutulmayacak.

Allahın rahmeti hayatını kaybedenlerin üzerine olsun. Ülkemizin başı sağ olsun.