Değerli okurlar, basınımızdan okumuşsunuzdur bitişiğimizdeki binada oturan 17 yaşındaki delikanlı ailesine ben uyuşturucu kullandım dedikten sonra ikamet ettikleri 10. Kattan atlayarak intihar etmişti. Gecenin ilerleyen saatlerinde ailenin çığlıklarıyla yaşadığımız bu üzüntü o saatte gelen cenaze nakil aracını görmemizle yüreğimizi yakmıştı. .
İki gün önce de İstanbulda yine bir intihar vakası yaşandı. Hacıosman-Yenikapı yönünde, Osmanbey istasyonunda saat 07.15 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 20'li yaşlarda olduğu tespit edilen kimliği henüz belirsiz bir erkek yolcu, tren istasyona geldiği sırada raylara atlayarak yaşamına son verdi. Vatmanın frene basmasına rağmen raylara atlayan kişi metronun altında kaldı.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulunun hazırladığı AKP İktidarının Hak İhlalleri Karnesi raporunda 2002-2018 yılları arasında 16 bin 28 kişi kişinin intihar ettiğini öğreniyoruz.
Rapora göre 2002-2018 yılları arasında 47 bin 910 kişinin yaşam hakkı ihlal edilmiş. 14 bin 960 kadın cinayete kurban gitmiş. 58 kişi nefret cinayeti sonucu yaşamını yitirmiş. 22 bin 224 kişi iş cinayetine kurban gitmiş. 21 bin 325 kişiye işkence ve kötü muamele yapıldığı tespit edilmiş. 591 gazeteci tutuklanmış. 2011- 2018 yılları arasında da 4 bin 3 çocuğun yaşam hakkı ihlal edilmiş. 2008- 2018 yılları arasında 357 kişi zorunlu askerlik görevini yerine getirirken şüpheli biçimde ölmüş.
Yaşadığımız olaylar ve yukardaki rapor sonucu internet ortamında şöyle bir araştırma yaptım. Dünyadaki intihar vakaları en fazla erkeklerde görülmekteymiş. Hâlbuki kadınlar daha fazla intihar girişiminde bulunmaktaymış. Türkiyede ise hem girişim sayısı açısından hem de mortalite açısından kadınlar daha fazla intihar vakası oluşturmaktaymış.
15- 24 yaş aralığındaki intihar vakalarının Türkiyede ve Dünyada aynı olduğunu görüyoruz.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 1974 yılında intihar eylemini kişinin amacının bilincinde ve değişik derecelerde ölümcül amaçlı olarak kendine zarar vermesi olarak tanımlamıştır. Yakın bir geçmişe kadar ölümle sonuçlanmayan intihar olayları, ölümle sonuçlanan İntiharların bir alt kategorisi olarak ele alınmıştır.
Eylem ölümle sonuçlansın ya da sonuçlanmasın, kullanılan yöntem ölümcül olsun ya da olmasın, istemli olarak yaşamını son vermeyi hedefleyen her türlü davranış intihar olarak nitelendirilmektedir.
Türkiye de Adli kaynaklara dayanılarak elde edilen intihar olayları, 1963 yılından itibaren Adalet İstatistikleri Yıllığı içerisinde kısa bilgiler şeklinde yayınlanmaya başlamıştır. 1974 yılından itibaren intiharla ilgili resmi veriler İntihar İstatistikleri adıyla yayınlanmaktadır.
İntihar hızı düşük ülkeler arasında olmamıza karşın, son yıllarda intihar ve intihar girişimleri, en azından ruh sağlığı alanında çalışanların daha çok dikkatini çekmeye başlamıştır. Kapsamlı, genellenebilir sonuçları olmasa da, yapılan çalışmalar ülkemizdeki intihar davranışına ışık tutmaktadır.
İntiharların son 10 yıllık değişimi incelendiğinde 1997 yılına kadar dalgalanmalarla birlikte bir artış olduğu ve intihar oranın 100.000de 2 dolayında bulunduğu, bu dalgalı artışın 1998 yılında ise bir azalma eğilimine girdiği gözlenmektedir.
Kaba intihar oranlarının bölgesel değişimi incelendiğinde, Ege Bölgesinin 100.000de 3.74 ile en yüksek intihar oranına sahip olduğu görülmektedir. İntihar oranının en düşük olduğu bölge ise 100.000de 1.86 ile Karadeniz Bölgesidir (38,43).
Türkiyede intihar edenlerin 15 -34 yaş grubunda yoğunlaştığı ve kadınların erkeklere nazaran daha genç yaşta intihar ettiği gözlenmektedir. İntihar eden erkeklerin yarısından fazlası 35 yaşından, kadınların ise yarısından fazlası 25 yaşından daha küçüktür. Türkiyedeki intiharların en önemli nedeni, hastalık olarak görülmektedir. Aile geçimsizliği ve geçim zorluğu 2. ve 3. sırada yer almaktadır. Öğrenim başarısızlığı ise intihar nedenleri arasında en düşük orana sahiptir.
1998 verileri doğrultusunda, nedene göre intihar yüzdeleri şöyledir:
Hastalık ຓ,5, aile geçimsizliği ຎ,5, geçim zorluğu ຂ,6, hissi ilişki ve istediği ile evlenememe ກ ticari başarısızlık öğrenim başarısızlığı Ŷ.1 ve diğerleri ŵ.9 dur.
Türkiyede intihar edenlerin çoğunluğu kendini asarak intihar etmektedir. Diğer intihar şekilleri yüzdeleri şöyledir: ຩ.7 si kendini asarak, ຎ.2 si ateşli silah kullanarak, ŷ.8 i kimyevi madde kullanarak, ź.7 si kendini yüksekten atarak, ŷ.6 sı diğer yöntemleri kullanarak intihar etmiştir.
Modern sosyolojinin kurucusu olarak kabul edilen Emile Durkheime göre, intihar birey ile toplum arasındaki ilişki bozukluğundan, çatışmalardan kaynaklanmaktadır. Topluma bağlılığı olanlarda daha seyrek olduğunu, intihar oranının evlenmemiş ya da boşanmış kişilerde evli olanlardan, dindar olmayanlarda dinine bağlı kişilerden daha yüksek olduğunu açıklamıştır. Ekonomik bunalım ya da savaş yenilgisi sonrası gibi toplum değerlerinin bozulduğu dönemlerde de intihar olaylarının arttığını saptamıştır.
Psikiyatris Dr.Karl Augustus Menningere göre intihar eden birey üç temel güdüyle hareket etmektedir: Öldürme isteği, öldürülme isteği ve ölme isteği. Menningerin görüşüne göre intihar ederek kendini öldüren bireyin bilinçaltında ölme isteği hâkimken, intihar girişiminde bulunan birinin
Bilinçaltında ölmeme isteği hâkimdir.
Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Dünya da 40 saniyede bir kişi intihar etmektedir. İntihar girişimleri ise bu oranın 10-20 katı olarak ifade edilmektedir. 15-24 yaşları arasındaki her 100.000 gençten 13ü kendi yaşamlarına son vermektedir.
Amerika Birleşik Devletlerinde (ABD) intihar, ölüm nedenleri arasında sekizinci sıradadır ve yaklaşık olarak yılda 31.000 ölümden sorumludur. İntihar oranı ABDde yıllık 11/100.000 dir. ABD'de en az
31 000 kişi bir yılda intihardan ölmektedir. Bu tüm ölümlerin % 1.4' ünü oluşturmaktadır. Her gün 1.500den fazla Amerikalı intihar girişiminde bulunmaktadır ve yaklaşık 86 sı ölümle ulaşmaktadır.
Bu oran 15-24 yaş grubu arasında ise kazalar ve cinayetlerin ardından üçüncü sırada ölüm nedeni olarak sayılmaktadır.
İntihar hızı ülkeden ülkeye, kültürden kültüre büyük ölçüde değişkenlik gösterir. Batı Almanya'da intihar oranı 36/100.000, Litvanya da 34.4/100 000, İrlanda' da ise 3/100.000'dir. 2002 yılında İspanyada 10-14 yaşlarında ölümle sonuçlanan intihar oranı 0.38/100.000 iken 15-19 yaş grubunda bu oran 2.7/100.000 olmuştur. Çin de yapılan bir çalışmada intihara bağlı ölümlerin tüm ölümlerin ŵ,6 sını oluşturduğu hesaplanmıştır.
Hindistandaki ulusal suç kayıt bürosuna göre intihar ölümlerin ilk on nedeni arasında yer almaktadır. Yine intihar Hindistanda 16-35 yaş grupları arasında ilk üç sırada görülen ölüm nedenleri içinde yer almaktadır. Hindistandaki intiharların sayısı 1968 de 40.000 iken, 1999da 110.000 e çıkmıştır; ulusal görülme insidansı ise yıllık 11/100.000dir
İngiltere ve Gallerde ortalama yıllık intihar oranı 10/100.000 civarındadır. Yıllık ölüm miktarı yaklaşık 5.000dir.
Japonya dünyada en yüksek intihar oranlarından sahip ülkelerden biridir. Ulusal polis teşkilatının verilerine göre 1998de 32.863 intihar hesaplanmıştır (26/100.000). 2001 yılında ise yine aynı kaynaklardan alınan verilere göre Japonyadaki intihar sayısı 31.042 ve 24.4/100.000 olarak hesaplanmıştır.
Litvanyada ise 1995ten beri intihar mortalite oranları stabil seyretmesine rağmen halen Avrupada en yüksek oranlarda seyretmektedir. 2002 yılında 44/100.000 olan oranlar Avrupa Birliği oranlarının ortalama dört katı, İskandinav ülkelerinden de ortalama üç kat daha fazladır.
Honkongta da son yıllarda intihar oranları belirgin şekilde artmıştır. 1998de 13.2/100.000 olan oran 2003 yılında 18.6/100.000 olmuştur. Honkongta gerçekleştirilen intihar ölümlerinde ki major artışın 25-39 yaş arasındaki erkeklerde olduğu ifade edilmektedir.
Evlilerde intihar oranı ABDde 11/100.000, hiç evlenmemiş kişilerde yaklaşık iki katı, dullarda 24/100.000, boşanmış kişilerde 40/100.000 olarak bildirilmektedir. Erkek olmak burada da oranları oldukça büyütmektedir; boşanmış erkeklerde oran 69/100.000, boşanmış kadınlarda ise çok daha düşük, 18/100.000 dir. Avrupada intihar girişiminde bulunan bireylerin çoğunluğu bekâr dul ya da yalnız yaşamaktadır.
Yapılan bir çalışmada boşanmış veya ayrı yaşayanlarda risk 11 kat daha fazla bulunmuştur. Ebeveyn olmak özellikle anne olmak intihar ihtimalini azaltmaktadır. Küçük bir çocuk sahibi olmak özellikle
Kadın için koruyucu bir faktördür. Düşük sosyoekonomik durum intihar girişiminde bir risk faktörüdür.
Avrupada intihar girişiminde bulunan kişilerin yarıdan fazlasının düşük sosyoekonomik grup içinde
olduğu ifade edilmektedir İşsizlik de intihar riskini arttıran bir durumdur. İşsizlik süresi arttıkça intihar girişimi riski de artmaktadır.
Gelelim CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulunun yukarda ki raporunda açıkladığı 2012- 2017 yılları arasında 16 bin 28 intihar vakasını yıllara bölersek 3.200 ortalaması çıkıyor. Yaptığım hesaba göre Türkiyede intihardan ölen sayısı 100.000 de 3.7 oluyor. Erciyes Üniversitesi ERREM Müdürü Öğretim Görevlisi Mustafa Atak da, Türkiye, dünyada 3,94 oranı ile 79'uncu sırada yer almaktadır diyor.
William Shakespeare. Sararan çimenlerin yeşilliğini, Solan çiçeklerin güzelliğini Hiç bir şey geri getiremez. Fakat her şeye rağmen Hayat yine de üzülmeye değmez! Demiş. Bizde ölenlerin arkasından değer miydi desek de öyle olmuyor demek ki. Dilerim, her ne sebeple olursa olsun dünya da hiç kimse intiharı düşünecek durumlara düşmesin. Hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dilerken taksiratlarını da bağışlamasını niyaz ederim.
17.12.2018
İki gün önce de İstanbulda yine bir intihar vakası yaşandı. Hacıosman-Yenikapı yönünde, Osmanbey istasyonunda saat 07.15 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 20'li yaşlarda olduğu tespit edilen kimliği henüz belirsiz bir erkek yolcu, tren istasyona geldiği sırada raylara atlayarak yaşamına son verdi. Vatmanın frene basmasına rağmen raylara atlayan kişi metronun altında kaldı.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulunun hazırladığı AKP İktidarının Hak İhlalleri Karnesi raporunda 2002-2018 yılları arasında 16 bin 28 kişi kişinin intihar ettiğini öğreniyoruz.
Rapora göre 2002-2018 yılları arasında 47 bin 910 kişinin yaşam hakkı ihlal edilmiş. 14 bin 960 kadın cinayete kurban gitmiş. 58 kişi nefret cinayeti sonucu yaşamını yitirmiş. 22 bin 224 kişi iş cinayetine kurban gitmiş. 21 bin 325 kişiye işkence ve kötü muamele yapıldığı tespit edilmiş. 591 gazeteci tutuklanmış. 2011- 2018 yılları arasında da 4 bin 3 çocuğun yaşam hakkı ihlal edilmiş. 2008- 2018 yılları arasında 357 kişi zorunlu askerlik görevini yerine getirirken şüpheli biçimde ölmüş.
Yaşadığımız olaylar ve yukardaki rapor sonucu internet ortamında şöyle bir araştırma yaptım. Dünyadaki intihar vakaları en fazla erkeklerde görülmekteymiş. Hâlbuki kadınlar daha fazla intihar girişiminde bulunmaktaymış. Türkiyede ise hem girişim sayısı açısından hem de mortalite açısından kadınlar daha fazla intihar vakası oluşturmaktaymış.
15- 24 yaş aralığındaki intihar vakalarının Türkiyede ve Dünyada aynı olduğunu görüyoruz.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 1974 yılında intihar eylemini kişinin amacının bilincinde ve değişik derecelerde ölümcül amaçlı olarak kendine zarar vermesi olarak tanımlamıştır. Yakın bir geçmişe kadar ölümle sonuçlanmayan intihar olayları, ölümle sonuçlanan İntiharların bir alt kategorisi olarak ele alınmıştır.
Eylem ölümle sonuçlansın ya da sonuçlanmasın, kullanılan yöntem ölümcül olsun ya da olmasın, istemli olarak yaşamını son vermeyi hedefleyen her türlü davranış intihar olarak nitelendirilmektedir.
Türkiye de Adli kaynaklara dayanılarak elde edilen intihar olayları, 1963 yılından itibaren Adalet İstatistikleri Yıllığı içerisinde kısa bilgiler şeklinde yayınlanmaya başlamıştır. 1974 yılından itibaren intiharla ilgili resmi veriler İntihar İstatistikleri adıyla yayınlanmaktadır.
İntihar hızı düşük ülkeler arasında olmamıza karşın, son yıllarda intihar ve intihar girişimleri, en azından ruh sağlığı alanında çalışanların daha çok dikkatini çekmeye başlamıştır. Kapsamlı, genellenebilir sonuçları olmasa da, yapılan çalışmalar ülkemizdeki intihar davranışına ışık tutmaktadır.
İntiharların son 10 yıllık değişimi incelendiğinde 1997 yılına kadar dalgalanmalarla birlikte bir artış olduğu ve intihar oranın 100.000de 2 dolayında bulunduğu, bu dalgalı artışın 1998 yılında ise bir azalma eğilimine girdiği gözlenmektedir.
Kaba intihar oranlarının bölgesel değişimi incelendiğinde, Ege Bölgesinin 100.000de 3.74 ile en yüksek intihar oranına sahip olduğu görülmektedir. İntihar oranının en düşük olduğu bölge ise 100.000de 1.86 ile Karadeniz Bölgesidir (38,43).
Türkiyede intihar edenlerin 15 -34 yaş grubunda yoğunlaştığı ve kadınların erkeklere nazaran daha genç yaşta intihar ettiği gözlenmektedir. İntihar eden erkeklerin yarısından fazlası 35 yaşından, kadınların ise yarısından fazlası 25 yaşından daha küçüktür. Türkiyedeki intiharların en önemli nedeni, hastalık olarak görülmektedir. Aile geçimsizliği ve geçim zorluğu 2. ve 3. sırada yer almaktadır. Öğrenim başarısızlığı ise intihar nedenleri arasında en düşük orana sahiptir.
1998 verileri doğrultusunda, nedene göre intihar yüzdeleri şöyledir:
Hastalık ຓ,5, aile geçimsizliği ຎ,5, geçim zorluğu ຂ,6, hissi ilişki ve istediği ile evlenememe ກ ticari başarısızlık öğrenim başarısızlığı Ŷ.1 ve diğerleri ŵ.9 dur.
Türkiyede intihar edenlerin çoğunluğu kendini asarak intihar etmektedir. Diğer intihar şekilleri yüzdeleri şöyledir: ຩ.7 si kendini asarak, ຎ.2 si ateşli silah kullanarak, ŷ.8 i kimyevi madde kullanarak, ź.7 si kendini yüksekten atarak, ŷ.6 sı diğer yöntemleri kullanarak intihar etmiştir.
Modern sosyolojinin kurucusu olarak kabul edilen Emile Durkheime göre, intihar birey ile toplum arasındaki ilişki bozukluğundan, çatışmalardan kaynaklanmaktadır. Topluma bağlılığı olanlarda daha seyrek olduğunu, intihar oranının evlenmemiş ya da boşanmış kişilerde evli olanlardan, dindar olmayanlarda dinine bağlı kişilerden daha yüksek olduğunu açıklamıştır. Ekonomik bunalım ya da savaş yenilgisi sonrası gibi toplum değerlerinin bozulduğu dönemlerde de intihar olaylarının arttığını saptamıştır.
Psikiyatris Dr.Karl Augustus Menningere göre intihar eden birey üç temel güdüyle hareket etmektedir: Öldürme isteği, öldürülme isteği ve ölme isteği. Menningerin görüşüne göre intihar ederek kendini öldüren bireyin bilinçaltında ölme isteği hâkimken, intihar girişiminde bulunan birinin
Bilinçaltında ölmeme isteği hâkimdir.
Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Dünya da 40 saniyede bir kişi intihar etmektedir. İntihar girişimleri ise bu oranın 10-20 katı olarak ifade edilmektedir. 15-24 yaşları arasındaki her 100.000 gençten 13ü kendi yaşamlarına son vermektedir.
Amerika Birleşik Devletlerinde (ABD) intihar, ölüm nedenleri arasında sekizinci sıradadır ve yaklaşık olarak yılda 31.000 ölümden sorumludur. İntihar oranı ABDde yıllık 11/100.000 dir. ABD'de en az
31 000 kişi bir yılda intihardan ölmektedir. Bu tüm ölümlerin % 1.4' ünü oluşturmaktadır. Her gün 1.500den fazla Amerikalı intihar girişiminde bulunmaktadır ve yaklaşık 86 sı ölümle ulaşmaktadır.
Bu oran 15-24 yaş grubu arasında ise kazalar ve cinayetlerin ardından üçüncü sırada ölüm nedeni olarak sayılmaktadır.
İntihar hızı ülkeden ülkeye, kültürden kültüre büyük ölçüde değişkenlik gösterir. Batı Almanya'da intihar oranı 36/100.000, Litvanya da 34.4/100 000, İrlanda' da ise 3/100.000'dir. 2002 yılında İspanyada 10-14 yaşlarında ölümle sonuçlanan intihar oranı 0.38/100.000 iken 15-19 yaş grubunda bu oran 2.7/100.000 olmuştur. Çin de yapılan bir çalışmada intihara bağlı ölümlerin tüm ölümlerin ŵ,6 sını oluşturduğu hesaplanmıştır.
Hindistandaki ulusal suç kayıt bürosuna göre intihar ölümlerin ilk on nedeni arasında yer almaktadır. Yine intihar Hindistanda 16-35 yaş grupları arasında ilk üç sırada görülen ölüm nedenleri içinde yer almaktadır. Hindistandaki intiharların sayısı 1968 de 40.000 iken, 1999da 110.000 e çıkmıştır; ulusal görülme insidansı ise yıllık 11/100.000dir
İngiltere ve Gallerde ortalama yıllık intihar oranı 10/100.000 civarındadır. Yıllık ölüm miktarı yaklaşık 5.000dir.
Japonya dünyada en yüksek intihar oranlarından sahip ülkelerden biridir. Ulusal polis teşkilatının verilerine göre 1998de 32.863 intihar hesaplanmıştır (26/100.000). 2001 yılında ise yine aynı kaynaklardan alınan verilere göre Japonyadaki intihar sayısı 31.042 ve 24.4/100.000 olarak hesaplanmıştır.
Litvanyada ise 1995ten beri intihar mortalite oranları stabil seyretmesine rağmen halen Avrupada en yüksek oranlarda seyretmektedir. 2002 yılında 44/100.000 olan oranlar Avrupa Birliği oranlarının ortalama dört katı, İskandinav ülkelerinden de ortalama üç kat daha fazladır.
Honkongta da son yıllarda intihar oranları belirgin şekilde artmıştır. 1998de 13.2/100.000 olan oran 2003 yılında 18.6/100.000 olmuştur. Honkongta gerçekleştirilen intihar ölümlerinde ki major artışın 25-39 yaş arasındaki erkeklerde olduğu ifade edilmektedir.
Evlilerde intihar oranı ABDde 11/100.000, hiç evlenmemiş kişilerde yaklaşık iki katı, dullarda 24/100.000, boşanmış kişilerde 40/100.000 olarak bildirilmektedir. Erkek olmak burada da oranları oldukça büyütmektedir; boşanmış erkeklerde oran 69/100.000, boşanmış kadınlarda ise çok daha düşük, 18/100.000 dir. Avrupada intihar girişiminde bulunan bireylerin çoğunluğu bekâr dul ya da yalnız yaşamaktadır.
Yapılan bir çalışmada boşanmış veya ayrı yaşayanlarda risk 11 kat daha fazla bulunmuştur. Ebeveyn olmak özellikle anne olmak intihar ihtimalini azaltmaktadır. Küçük bir çocuk sahibi olmak özellikle
Kadın için koruyucu bir faktördür. Düşük sosyoekonomik durum intihar girişiminde bir risk faktörüdür.
Avrupada intihar girişiminde bulunan kişilerin yarıdan fazlasının düşük sosyoekonomik grup içinde
olduğu ifade edilmektedir İşsizlik de intihar riskini arttıran bir durumdur. İşsizlik süresi arttıkça intihar girişimi riski de artmaktadır.
Gelelim CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulunun yukarda ki raporunda açıkladığı 2012- 2017 yılları arasında 16 bin 28 intihar vakasını yıllara bölersek 3.200 ortalaması çıkıyor. Yaptığım hesaba göre Türkiyede intihardan ölen sayısı 100.000 de 3.7 oluyor. Erciyes Üniversitesi ERREM Müdürü Öğretim Görevlisi Mustafa Atak da, Türkiye, dünyada 3,94 oranı ile 79'uncu sırada yer almaktadır diyor.
William Shakespeare. Sararan çimenlerin yeşilliğini, Solan çiçeklerin güzelliğini Hiç bir şey geri getiremez. Fakat her şeye rağmen Hayat yine de üzülmeye değmez! Demiş. Bizde ölenlerin arkasından değer miydi desek de öyle olmuyor demek ki. Dilerim, her ne sebeple olursa olsun dünya da hiç kimse intiharı düşünecek durumlara düşmesin. Hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dilerken taksiratlarını da bağışlamasını niyaz ederim.
17.12.2018
17.12.2018
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ
Güner Türkoğlu Gökay
22.12.2018 17:11:00Cok guzel bir arastirmanin sonuclari göruluyor.Yuregine ve kalemine saglik sevgili Abdulkadir.Selamlar sevgiler.