A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

SİYASİ BATI, RUSYA’NIN NÜKLEER UYARISINDAN SONRA GERİ ÇEKİLİYOR GİBİ

Değerli okurlar, bu günkü yazı benden değil. Basından yaptığım iki alıntıyı sizlerle paylaşmak istedim.

İlki, Milli Merkez Genel Sekreteri Sayın Haluk Dural'dan. Mealen şöyle yazıyor Sayın Dural; İki yıldır devam eden Rusya-Ukrayna savaşında, Ukrayna'ya her türlü silah ve parasal destek veren ABD, İngiltere, Fransa, Almanya ve ABD'nin NATO'daki kölesi ülkeler Ukrayna halkının mahvedilmesine aldırmadan, Rusya'yı yıpratmak Ukrayna'ya sağladıkları silahların menzilini Rusya'nın içlerine ulaşacak kadar artırıp, Rusya'yı tahrik dozunu artırmaktadırlar.

Türkiye'de yazılı ve görsel medya insanları Özel-RTE görüşmesindeki "boş koltuk" üzerine yaptıkları sonsuz zırvalarla uyutuluyor, bu tahriklerin sonunda neler olacağı hakkında halka hiçbir surette bilgi aktarılmıyor.

İkinci alıntı Wordpress de Hüseyin Vodinalı'nın köşesinden Drago Bosnic'in yazısı

SİYASİ BATI, RUSYA’NIN NÜKLEER UYARISINDAN SONRA GERİ ÇEKİLİYOR GİBİ

Kendisine hiç saygı duyulmayan "Siyasi Batı" liderlerinin sözleri neredeyse hiç anlam ifade etmiyor, verdikleri sözler üzerine yazdıkları kâğıttan daha az değerli, diplomasi yürütme fikirleri ise ciddi zihinsel engelli bir mağara adamının seviyesinde.

Ve NATO’nun yakın zamanda yüzlerce Rus sivili öldüren ve yaralayan terörizme açık desteği ortadayken nereden başlamalı?

İngiltere ve Fransa’nın Moskova’daki büyükelçileri, Rusya Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı ve burada kendilerine, Londra ve Paris’in barbar, savaş çığırtkanlığı davranışlarını sürdürmeleri halinde kendilerini nelerin beklediği açık bir şekilde söylendi.

İki diplomatın binayı terk ettiği videoda, adamların açıkça sarsıldığı görülüyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı, simüle edilmiş taktik nükleer silahlar içeren askeri tatbikatların, siyasi Batı’daki tüm öfkeli hükümetleri sakinleştireceğini ve ülkelerinin radyoaktif cam çöllerine dönüşeceğini nihayet fark etmelerine “yardımcı olacağını” umduğunu ifade etti.

Bu oldukça sert görünse de bunun gerekli bir tepki olduğunu belirtmek gerekir.

Moskova, gerilimi düşürmeye teşvik etmek için diplomatik arka kapı kanallarını kullanmaya çalıştı ancak işe yaramadı. Bu, resmi nükleer uyarıyı tek seçenek olarak bıraktı ve Kremlin’in resmi bir açıklama yayınlayarak yaptığı da tam olarak buydu.

Kısacası, Rusya Dışişleri Bakanlığı, Batılı ülkelerin saldırgan söylemlerine ilişkin uyarıların yanı sıra, NATO’nun terörizme verdiği desteğe ve Ukrayna’ya giderek artan doğrudan askeri müdahaleye de dikkat çekti.

F-16’ların tesliminden de bahsedilirken, Rusya “onları nükleer silah taşıyıcıları olarak göreceğini ve bu adımı kasıtlı bir provokasyon olarak değerlendireceğini” yineledi.

Geçen yıl Sergei Lavrov’un bu konuda uyarıda bulunduğunu belirtelim.

Rusya ayrıca Polonya’nın Washington'a kendi topraklarında Amerikan nükleer silahlarının konuşlandırılmasına ilişkin taleplerinden de bahsetti.

Moskova, diğer bazı eylemlerin de aslında Ukrayna krizinin bilinçli olarak NATO ülkeleri ile Rusya arasında açık bir askeri çatışmaya doğru tırmandırılmasına yol açtığını gösterdiğini” ve Rus ordusunun bu tür saldırganlığa termonükleer silahlar da dahil olmak üzere yanıt vereceğini bildirdi.

Görünüşe göre bu, korku belirtileri gösterdikleri için Fransa ve İtalya gibi bazılarında işe yaradı.

Özellikle Fransa için geçerli; çünkü şu anda Rusya ve halkıyla “savaşta olmadığında” ısrar ediyor. Başkan Macron’un açıklamaları, Moskova’daki büyükelçisine NATO’nun katılımının daha doğrudan olması durumunda ne olacağı söylendikten sonra daha muğlak ve daha belirsiz hale geldi.

Ancak diğerleri korkuya farklı tepki veriyor gibi görünüyor. Örneğin ABD ve Almanya büyükelçilerini ülkelerine geri çağırdı

Yani 2007 yılında eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Putin’e karşı sert davranmaya çalıştı. En hafif tabirle onun için sonu pek iyi olmadı. Toplantıdan sonra o kadar sarsılmıştı ki Batı medyası sarhoş olduğunu bildirdi.

Sarkozy’nin gerçekten de korkudan sarhoş olduğu söylenebilir. Çünkü o kadar dehşete kapılmıştı ki zar zor tutarlı bir cümle söyleyebilmişti. Ve tabii ki Putin, tek bir ICBM ile (Kıtalararası balistik füze) tüm Fransa'yı yok edebilecek bir gücü korkutmaya çalışmıştı.

Ne yazık ki Siyasi Batı’ya bunun çok sık hatırlatılması gerekiyor.

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ