A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

TÜRKİYE'NİN SEÇİMLERİ

Değerli okurlar sizi bilmem ama ben bıktım bu seçim konuşmalarından. Yazılı ve görsel basındaki haberlerden, siyasilerin etik olmayan hitaplarını dinlemekten bıktım. Süleyman Demirel'in "bize plan değil pilav lazım" sözüyle başlattığı laubalilik, Turgut Özal'ın mayo ile askeri kıta teftişi ve küçük Turgut müstehcen benzetmesi ile bir devlet adamına yakışmayan "Anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz"  hukuksuzluğu ile bu günlere geldik.  

ABD, Türkiye'ye siyasi ve ekonomik destek verebilmek için Türkiye'nin çok partili sisteme geçmesini şart koştu.  7 Ocak 1946 tarihinde Celâl Bayar genel başkanlığında Demokrat Parti kuruldu. 14 Mayıs 1950 günü yapılan seçimler Türkiye'de 27 yıllık tek parti devrini sona erdirdi. İktidara gelen Demokrat Parti ve onun başbakanı Adnan Menderes ile başlayan yeni dönem bu gün yaşadığımız kargaşanın da başlangıç tarihi oldu.

Birden fazla siyasi partinin katıldığı ilk genel seçim olan 1946 seçimlerinden bu yana Türkiye’de seçmenler milletvekili seçmek için 20 kez sandık başına gitmiş. Gitmiş ama, 1946’dan itibaren yapılan tüm genel seçimler için seçmenler sandığa seçimin normal süresinden 7,5 ay önce gitmiş.

Benim doğum yılım 1945. Bu hesapça bende 18 yaşını ikmal ettiğim 1963 yılından sona yapılan 1965-1966-1973-1977-1983-1987-1991-1995-1999-2002-2007-2011-2015-2018-2023 seçimlerinde yurttaşlık görevim diyerek sandık başına gidip oy kullanmışım.

Bu seçimlerden beş tanesi erken seçim olarak yapılmış. Yani, 20 seçimden 5 tanesi. Mübalağa etmiyorum yapılan bir seçimden birkaç ay sonra seçimi içine sindiremeyen partiler hemen erken seçim dedikodularını başlatırlardı. 12 Eylül 1980 darbesinden sonraki dönemde yapılan beş erken seçimi aşağıda sizlerle paylaştım.

20 Ekim 1991 Genel Seçimi zamanından 13 ay erken yapılan ilk erken seçimdi. 1980 askeri darbesinden sonra yapılan 1983 Genel Seçiminde Turgut Özal’ın genel başkanlığını yaptığı Anavatan Partisi aldığı % 45,1 oyla tek başına iktidar oldu.  Daha sonra 1980 öncesi siyasi yasaklı liderlerin siyaset sahnesine tekrar dâhil olması ve giderek ağırlaşan ekonomik koşullar 1989’dan sonra ANAP iktidarına güç kaybettirmeye başladı. Özal Cumhurbaşkanı, Yıldırım Akbulut sonra da Mesut Yılmaz Başbakan oldular. Süregelen güç kaybı ve ekonomideki giderek artan sıkıntılar ise yeni lidere sahip iktidar partisini normal tarihinden 13 ay önce yapılacak bir erken seçimin kararını almaya itti. 

1991 genel seçimleri ANAP’ın sekiz yıldır tek başına yürüttüğü iktidarı sonlandıran seçim olarak tarihe geçti.

18 Nisan 1999 Genel Seçimi zamanından 20 ay erken yapıldı.

1995 seçimlerinden  %21’lik oy oranıyla birinci çıkan Refah Partisi seçim ertesinde hükümeti kuramazken ANAP ve DYP’nin kurduğu koalisyon da uzun ömürlü olmadı. Refah Partisi ve DYP’nin kurduğu REFAHYOL koalisyonu ise bir yılın ardından yakın tarihimize 28 Şubat süreci olarak geçen ve 28 Şubat 1997’de irticayla mücadele için alınan MGK kararları sonrasındaki gelişmeler sonucunda dağıldı. Sonrasında Haziran 1997’de kurulan ANAP, DSP ve Demokrat Türkiye Partisi (DTP) koalisyonu dışarıdan CHP’nin de desteğiyle güvenoyu aldı ve 18 ay boyunca ömrünü sürdürdü. Fakat hükümeti dışarıdan destekleyen CHP’nin talebi doğrultusunda normalde Aralık 2000’de yapılması gereken genel seçimler 20 ay önceye alınarak yerel seçimlerle birleştirildi.

3 Kasım 2002 Genel Seçimi zamanından 17 ay erken yapıldı. 1999 seçimleriyle görev başına gelen DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti, 17 Ağustos 1999 depremi, 2001 ekonomik krizi, 2002 yılının başlarında başbakan koltuğundaki Bülent Ecevit’in rahatsızlanması olayları ve akabinde koalisyon ortağı MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin erken seçim talebi üzerine 3 Kasım’da Türkiye’nin normal süresinden 17 ay önce sandığa gittiği bir erken seçimle sonuçlandı.

Koalisyon hükümetleriyle geçen 1990lar da yerini AK Parti’nin tek başına hükümetler kurduğu 2000’lere bıraktı. 

1 Kasım 2015 Genel Seçimi zamanından 42 ay erken yapıldı.

Seçimlerden %41 oy oranıyla birinci çıkan AK Parti’nin genel başkanı Ahmet Davutoğlu’nun koalisyon hükümeti kurulması için diğer partilerle yaptığı görüşmeler ise olumlu sonuçlanmadı. TBMM Başkanlık Divanı seçiminin ardından 45 gün içinde Bakanlar Kurulu’nun kurulamaması nedeniyle yürüdükteki anayasanın 116. maddesinin verdiği yetkiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçimlerin yenilenmesi kararını aldı. Böylece normal süresinden 42 ay önce yapılan 1 Kasım 2015 seçimleri Türkiye tarihinin en erken seçimi olarak kayıtlara geçti.

24 Haziran 2018 Genel Seçimi zamanından 16 ay erken yapıldı. Türkiye 16 Nisan 2017’deki Anayasa Değişikliği Referandumuyla tarihi bir karar verdi ve yönetim sistemi olarak parlamenter sistem yerine cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini tercih etti. Bu sistem Türkiye’nin kuruluşundan bu yana uygulanan parlamenter sistemi yerine başbakanlık makamının ortadan kaldırıldığı ve halk tarafından yetkili bir cumhurbaşkanının seçildiği bir sistemi getirdi. Referandumda anayasa değişikliklerin kabul edilmesinin ardından da yeni sistemin uygulamaya geçmesi için normalde Ekim 2019’da yapılması gereken genel seçimler yaklaşık 16 ay öncesine çekildi. Milletvekili ve cumhurbaşkanlarının seçiminin beraber yapıldığı 24 Haziran genel seçimlerinde Kasım 2015 seçimlerine göre yaklaşık %7 oy kaybeden AK Parti birinci çıktı. Eski sistemde cumhurbaşkanı makamında oturan Recep Tayyip Erdoğan ise ilk turda oyların %52,5’ini alarak yeni sistemin ilk cumhurbaşkanı seçildi. 

Bıktım seçim konuşmalarından dedim Türkiye'nin seçimlerini yazdım. Perhiz ve lahana turşusu gibi. Bakmayın. kusuruma.

OKUR YORUMLARI
Ali
27.01.2024 14:21:05

Doğru ülke seçimden ve çilelerden bıktı. Tek parti kabak tadı verdi.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ