Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

BU TOPLUM NEREYE GİDİYOR

Merak bu ya, bir grup insanın bir yerde toplandığını veya sel gibi bir yere doğru hızla hareket ettiğini görünce sorarsınız.

Bu insanlar nereye gidiyor ?

Ben münferit olarak; Yozgat’ın Lise Caddesinde bir aşağı bir yukarı insanların topluca hareket ettiğinden bahsetmiyorum. Yada kahvehaneleri hınca hınç dolduran insanların orada niye bulunduklarını da sorgulamıyorum. Esas üzerinde duracağım konu birbirimizden uzaklaşıyoruz.

Sosyolojide toplulukları sıralarken; arı, karınca ve koyun sürüsüne şuursuz, insan topluluklarına da şuurlu topluluk dendiğini biliyoruz.

İnsan dışındaki toplulukların hal ve harekatını, Yüce Yaratıcı ilhamla veya sevk-i tabii dediğimiz bir programla yönlendirirken biz insanların, harekatını ( akıl- şuur sahibi olduğumuz için ) bizim irademize bırakmıştır.

Öyleyse iradeli – şuurlu – yaptığının farkında olan insanlardan meydana gelen toplum da şuurlu hareket etmek mecburiyetindedir. Veya ondan beklenilen davranış şekli budur.

Ama öyle olmuyor.

" Her milletin kamet-i kıymeti başka bir elbise ister." Bizim toplumumuzda çocuk aile içinde yetişir. Sofrada eğitilir. Anne – Babayı sembol olarak taklit eder.. Bunun için sofraya birlikte oturulur. Bu manzara aile içi eğitimin küçük bir semineridir.

Bugün ben bunu yapıyorum diyen kaç babayiğit vardır?

Daha sonra işe gidiş – gelişler, okula gidişler, merdiven yada asansördeki tanıdık tanımadık herkesle selamlaşmalar..

İş yerindeki mesai arkadaşlarıyla hal- hatır, hayırlı işler veya hayırlı akşamlar temennisiyle akşam sıcak yuvasına dönüşler..

Emsali kaldı mı, bu davranışların?

Ama bunun zıddına davranış şekillerini her yerde görebilirsiniz. Özellikle TV.lerin kadın programlarında " Batılı tasvir safi zihinleri idlaldir " kaidesince teferruatına girmiyoruz. Esas olan topluma yön verecek kişi ve kurumların bu topluma güzel şeyleri sunmalarıdır.

İnsanda zaten kötülüğe yönelmiş bir takım meyiller var, onları sınırlayan unsurları tahrip eder, kötü örneği de ortaya koyarsanız bu gençliği zaptedemezsiniz. Sokaklar sarhoş ve hırsızlardan geçilmez olur.

Gelin işin başına dönelim. İnsanca ve insan fıtratına en uygun davranış şeklini hareket alfabemizin " A " sı gibi kabul edip öyle başlayalım işe.

Nedir bu ?

Sevgi..

Evet; karşılıksız, Allah için, insanlık için ve neticede kendimiz için bütün mahlukatı, özellikle de insanları sevelim.

Kini, nefreti, adaveti unutalım. "Zira sevgiye en layık şey sevgidir. Düşmanlığa en layık olan şey de düşmanlıktır."

Kalb muhabbet için yaratılmıştır. Harcandıkça zenginleşir. her şeyin iyisine bak, kaidesince hareket ettiğinizde göreceksiniz ki etrafınızda sevilmeye layık ne kadar varlıklar vardır.

Tarih : 09.11.2006
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ