Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

EHLİNE SORMAK

“Şayet herhangi bir konuda bilginiz yoksa ehline sorunuz.” (Kur’an-ı Ke­rim)

Kıyamet alameti olsa gerek, herkes her meselede, hele hele bilmediği meselelerde ahkam keser oldu. Kişinin sahasıyla alaka­lı olsa yaptığı hatalar bir nebze affedilir. Ama hem sahasının dışında, hem de büyük bir hata ehl-i dikkatin nazarından kaçmı­yor, bilenleri de rahatsız ediyor.

Bu meselede hatıra gelen pek çok misal var ama makam münasebetiyle fazla tefer­ruata girmek istemiyorum.

Mesela; bir basın mensubunu hac mev­siminde kutsal topraklara görevli gönder­mişler. Kişinin ifadesi aynen şöyle: “Sayın seyirciler bu sene de Kurban Bayra­mı hac mevsimine tesadüf etti.’

Yine, vaktiyle Yozgat‘ın bir beldesinde Mısır’dan gelen bir alimi (!) kalabalık bir he­yetle karşılamaya çıkmışlar. O da gelir gel­mez, kalabalığa “Es-Selamün Aleyküm’ deyince heyet hoş geldin bile demeden oradan dağılmış. Yani kelimenin başındaki ekin, sondaki belirsizlik ekini kaldıracağını, kısaca “Selamı bile bilmeyenden alim mi olur?” demişler.

Şimdi bu girizgahtan sonra gelelim asıl meselemize.

Bu yazı bir zaruret ve talepten doğmuş­tur.

Çok şükür yıllarca özlemini çektiğimiz meslek yüksekokulumuza nihayet kavuşuyoruz. Başbakan Yardımcısı Sayın Bekir Bozdağ, 2 şubat 2013 cumartesi günü ilçemizi ziyaretinde ‘bu yıl (Yani 2013-2014 Öğretim yılında) Sorgun Meslek Yüksekokulu bir programla da olsa öğretime başlayacaktır’ diye müjdeyi verdi.

Üniversite deyince, bu kavramın ihtiva ettiği kurumların terim olarak iyice birbiri­ne karıştırıldığını gördüm. Pek çok kişinin de bu kurumları algılama biçimini doğrusu

biraz yadırgadığımı söylemeliyim.

“Herkes her meseleyi bilecek” diye bir kaide yoktur. Ama yazımızın başına koyduğumuz ayet mealinden de anlaşılaca­ğı üzere ehlinden sormak bir tevazu has­leti ve bir erdemliliktir.

Bu meselede hassasiyet gösteren dostla­rımı kırmadan üniversite ve ihtiva ettiği ku­rum ve terimlerin kısaca tariflerini yapalım ki; “Böylece nesli atinin ve ehli dikka­tin sitem ve itham taşlarından kafa­mızı kurtaralım.”

Üniversite : Bilimsel özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, yüksek düzeyde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan fakülte, enstitü, yüksekokul vb. ku­ruluş ve birimlerden oluşan öğretim kuru­mudur.

Fakülte : Bir üniversitenin, öğretim ala­nı veya uzmanlık konusu bakımından ayrıl­mış kollarından her birinin adıdır.

Enstitü : Üniversiteye bağlı, genellikle lisans üstü (Master-Doktora) eğitimi veren bir kurumdur.

Yüksekokul : Üst düzeyde uygulayıcı meslek elemanı yetiştiren yüksek öğretim kurumudur.

Meslek Yüksekokulu : Ön Lisans eği­timiyle meslek elemanı yetiştiren bir yük­seköğretim kurumudur.

Lisans : Genellikle dört yıl süren üniver­site veya Yüksekokul öğrenimidir.

On Lisans : İki yıllık yükseköğretim.

Öğretim Üyesi : Yrd.Doç., Doç., Prof.’lardan oluşan öğretim elemanı.

Öğretim Görevlisi : Üniversitede bazı dersleri okutmak üzere sınavla alınan ve en az lisans düzeyinde öğretim görmüş öğre­tim elemanı.

Okutman : Üniversitede bazı dersleri okutmak üzere yine sınavla alınan lisans düzeyinde eğitim almış öğretim elemanı.

Bunların dışında ; Araş.Grv., Uzman, Çevirmen ve Eğitim Öğretim Planla­macısı adıyla üniversitede akademik per­sonel istihdam edilir.

Bu akademik personel dışında her üni­versitede istihdam edilen bir de idari kadro vardır. Onlar da : Genel Sekreter, Ge­nel Sekreter Yardımcısı, Daire Baş­kanları, Şube Müdürleri, Tekniker ve Teknisyenler, Memur ve Hizmetliler­den oluşur.

18.02.2013
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ