GİDERAYAK

İhtiyaç sahibi bir komşusu, Nasreddin Hoca’dan bir talepte bulunur: “Hocam bana bol vâde ile biraz para verir misin?” Hoca da O’na: “Para yok, ama sana bol bol vâde,”der.

Şimdi, seçimlere günler kaldı ya; vâdeli, vâdesiz bol bol vaatlere rastlıyoruz. Ülkemizde mevcut, şu andaki muhalefet partileri, iktidar olma iddiasından vazgeçmiş bir görüntü sergileyerek bol bol vaatlerde bulunuyorlar.

Birileri, emeklilere yılda verecekleri iki maaş ikramiyeyi sık sık tekrarlarken, birileri de asgarî ücretin yükseltilmesi konusunda açık artırmaya girişmiş bulunuyorlar.

Bu vaatlerin kaynaklarını sormak bize düşmez, onları ehl-i siyasete bırakıyorum. Ama emeklilere verilecek ikramiyenin kaynağını, Suriyeli mültecilerin iaşesine bağlayanlara, bir emekli olarak şunu söylüyorum: “Can havliyle ocağınıza düşmüş bir yavrunun elinden alacağınız bir lokmaya bu memleketin emeklilerinin ihtiyacı yoktur. Başkasının lokmasına göz dikmek şöyle dursun, biz elimizdekini paylaşmak isteyen; bir gelenek, kültür ve medeniyetten geliyoruz.”

Bu ülkede, maalesef böyle, bu tarz ve bu üslupla desteksiz vaatleri kanıksamışken, Yozgat’ta münteşir bir gazetede, bir kurumun yöneticisinin giderayak bir vaadi dikkatimizi çekti.

Biliyorsunuz, son seçimlerde Bozok Üniversitesinin rektörlüğü el değiştirdi. Sâbık Rektör Prof. Dr. Sayın Tamer Uçar, yeni seçilen Prof. Dr. Sayın Salih Karacabey’e rektörlük görevini devretti.

Ne var bunda diyeceksiniz? Bence şu husus dikkatlerden kaçmadı. Tamer Hoca, yeni atama gerçekleştirildikten sonra Akdağmadeni ilçesine gidiyor ve orada ki kampus alanını geziyor, inşaatın seyri ile ilgili, gerekli bilgileri alıyor ve akabinde ki açıklamasında: Akdağmadeni’ne yapılan Sağlık Meslek Yüksekokulu ve Sağlık Yüksekokulunun birleştirilerek bir Sağlık Bilimleri Fakültesine dönüştürüleceği vaat ve müjdesini veriyor.

Biz kendisine teşekkür ediyoruz. Bir komşu ilçemize böyle bir yatırım planlaması ve giderayak selefi Sayın Karacabey’e de bu hizmeti emanet etmesi fevkalâde kadirşinas bir davranıştır. Ayrıca Akdağmadeni ilçesini de tebrik ediyoruz.

Ancak, Yozgat’tan Akdağmadeni’ne giderken, şu elli binlik ilçenin bu yatırımlara layık olmadığını mı düşünüyorsunuz?

Şimdiye kadar; bütün arzu, istek, talep, rica ve minnetle iki programlık bir Meslek Yüksekokulu açtınız, onun da büyük bir kısmını Sorgun yaptırdı. Siz sadece bir çatıyla üzerini kapattınız. Kaderin cilvesi bu ya! Onu da hafta başındaki sert esen rüzgâr kaldırdı ve fırlattı. Yani rüzgâr bile lisan-ı hal ile diyor ki: “Ey Sorgun’lular! Siz kendi işinizi kendiniz yapın, size hiç kimseden medet yok…”