HIRSIN SONU HASARETTİR

“El-harîsu hâibun hâsirun”
Bir ekmeğin meydana gelmesi için; tarla, harman, değirmen ve fırın gibi mekan ve tezgahlara ihtiyaç vardır. Ve uzunca bir zaman ister. Bir çocuğun meydana gelmesi için de bir ana-babaya ve ana rahminde en az dokuz ay gibi bir zamana ihtiyaç vardır.
Bu misalleri çoğaltmak mümkündür. Bütün bunlar Cenabı Hakkın bu kâinattaki faaliyet ve icraatına vesile kıldığı fıtrat kanunlarıdır.
Bu mukaddimeden sonra gelelim esas konuya. Değerli dostum Osman Hakan Kiracı’nın sahibi olduğu Yozgat Gazetesinde bir haber okudum: “Yozgat’taki Özel Şifa Hastanesi, İcra İflas Kurumuna devredildi.” Konuya muttali olanlar az çok bilir. Bu kurum ve bundan önce de Yozgat’ta kurulan bir özel sağlık kuruluşu kurulduğunda ne kadar sevinmiştik, tahmin edemezsiniz.
Yozgat artık kabuğunu kırıyor. İş adamları, müteşebbisler bir araya gelebiliyor. Ticarî ortaklıkların ilk nümûneleriydi bütün bunlar.Zira Yimpaş örneğinden sonra bir canlanma olmuştu bu sahada. Haydi Yozgat dedik! Zira şu kâinatta en kıymetli varlık insandır. Ve hizmetlerin içinde de en kutsî hizmet, insan sağlığına hizmettir dedik. Yazdık, çizdik, alkışladık… Ama olmadı. Çok iyi niyetlerle başlayan bu teşebbüse devlet de büyük destek ve teşvik vermişti.
Bütün bu facianın, fiyasko ve hayal kırıklığının sebebi neydi? Kısaca: Yazının başlığındaki ata sözüydü.
Yozgat’a kendi çapında, modern bir hastane kurulmuştu. En ileri teknolojik cihazlar getirilmiş ve en modern görüntüleme sistemleriyle hizmet veriliyordu. Fakat kısa süre sonra, şikayetler başladı. “Baş ağrısından giden hastaya ayağından MR çekilmesine kadar…” Çevre il ve ilçelerden servislerle hasta taşınmasına kadar bir yarış başlatıldı. Olsun Yozgat’a hizmettir dedik. Ama olmadı, olamazdı. Bir hırs; açgözlülük, doyumsuzluk ve kısa zamanda zengin olma şehveti ve aradaki güven kaybı, bütün bu hayırlı neticeyi akamete uğrattı. Çok yazık oldu.
Şimdi Sorgun’a Bahçeşehir Kolejinin şubesi açıldı. Eğitim-Öğretim gibi çok kutsal bir kurumun ilçemize gelmesi bizleri fevkalâde memnun etti. “Sûi misal, emsal olmaz” tabiriyle, yani kötü örnek, örnek alınmaz. Yani bundan sadece ders ve ibret alınır düsturu ile harket ederek ben burada bazı temennilerimi dile getirmek istiyorum.
İnşallah bu kurum, Sorgun’un egitim-öğretim kalitesinin yükselmesine, insanların birlikte iş yapmaları gereğine vesile olur. Yeter ki, hırsla hareket etmekten uzak durulsun. İnsanların rağbet edeceği bir kurum halinde; iyi bir tanıtım, kaliteli bir yönetim ve kadroyla bu işi Sorgun’da başaralım. Yozgat geneline de örnek olsun!