MÜSLÜMANIN MİHENGİ KUR’AN VE SÜNNETTİR

Mihenk: İyiyi kötüden ayıran bir ölçü, bir ayar aletidir.

Her şeyin değerini, miktarını ve kalitesini belirleyen, o şeye ait bir ayar ölçüsü vardır. Mesela; ağırlık ölçüsü kg. olduğu gibi, akışkan maddelerin ölçüsünü de litre ile ifade ederiz. Keza bir uzunluk ölçeceksek bunun için metre kullanırız. Aynen öyle de; insan davranışları ahlakî ölçülerle belirlenir ve ona göre hüküm verilir.

Bir müslümanın davranışı ise, Kur’an ve Sünnet çerçevesinde değerlendirilir. Yani bir insan ben müslümanım diyorsa, onun davranışı; Allah Rasûlü (sav) nün getirip tebliğ etmiş olduğu ve bütün müslümanların ortaklaşa (icma ile) kabul ve uyguladığı esaslar çerçevesinde değerlendirilir.

Söz konusu dinin (İslam) Peygamberinin (asm) Veda Hutbesinde, size iki şey bırakıyorum: “Biri Allah’ın kitabı (Kur’an), diğeri de benim Sünnetimdir. Buna yapışırsanız hidayet üzerindesiniz, aksi takdirde sapıtırsınız diyerek ümmetini son defa ikaz etmiştir.” Dinin bu iki ana ve esas kaynağında da; iman ve ameller, haram ve helaller şüphe kaldırmayacak şekilde belirtilmiştir.

İşte Müslümanlar ne zaman ki, dinin bu esas kaynağına riayet edip onlarla amel etmişlerse, gerçek manada hidayet üzerinde bulunmuşlardır. Fakat, ne zamanki bu kaynaklardan uzaklaşıp, âmiyane başkasını taklit edip aklını nâ ehil insanlara teslim etmişlerse, helal-haram birbirine karışmış ve anarşi doğmuştur. İşte adı müslüman olan anarşist ve teröristler!

İnsanların ekserisi ehl-i tahkik olmadığı için, başındaki başların sağlam ve aklı başında, gerçekten İslam’ı yaşayan, Kur’an ve Sünneti esas alan insanlar olması gerekmektedir. Yoksa, bilhassa bu teknolojinin geliştiği asırda insanları kandırmak, ifsad etmek çok kolaylaşmıştır. Eskiden Hasan Sabbah sadece afyonla insanların aklını izale ederken bu asır; “hipnozla, telkinle, birtakım teknolojik aletler kullanıp uzaktan kontrolle, şantajla ve dolarlarla insanların aklını teslim almaya çok müsait bir zemin olmuştur.”

Bunun çok çarpıcı örneklerini, 15 Temmuz 2016’da Feto’nun teröristlerinin bu ülkedeki uygulamalarında hayret ve dehşetle seyrettik. Adam (denirse eğer), masum birini vurup katlediyor, sonra eline bir şişe su alıyor ve çömelerek, besmele çekip üç yudumda içiyor. Ne dersiniz buna!?

Kur’an, “ bir masumu haksız yere öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir” derken bu hain; başındaki Deccal bozuntusunun telkiniyle öyle sarhoş olmuş ki, yaptığı fiili bir ibadet vecdi içinde yapıyor. Allah kahretsin!

Hz. Adem’den kıyamete kadar iman-küfür mücadelesi devam edecektir. Her asırda, Hz.Musa’ya karşı Firavunlar, Hz. İbrahim’e karşı Nemrutların olduğu gibi, Hz. Muhammed’e (asm) karşı da Ebu Cehil’lerin varlığı bize şunu gösterdi ki, bu asır Deccal ve onun avaneleriyle mücadele asrıdır.

Not: Deccal’in en önemli özelliği haram ve helali birbirine karıştırmaktır.

02.08.2016