Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

SEVEREK EVLENMİŞ, ANLAŞARAK BOŞANMIŞ

Sözkonusu başlık ulusal basınımızdaki bir gazetenin sürmanşetinde yer alıyordu.

Evlilik kurumu tarih boyunca; insanoğlunun en ciddî, en kutsî ve fıtrî bir birlikteliğinin adıdır. Bu kurum bir neslin ve bir milletin doğduğu bir ocak ve yoğrulduğu bir hamur teknesidir.

Yüce Yaratıcı şu kâinatı yarattıktan sonra bu kâinatın imarını murat edip insan dediğimiz, “Ahsen-i takvim” sırrına mazhar ve “Halife-i arz” olarak bu varlığı meydana getirmiş ve kıyamete kadar da bu varlığın neslinin devamını arzulamaktadır.

Bu sebepledir ki, iki farklı cinsin meşruiyet içerisinde bir araya gelmesini ve bunlardan sağlam nesiller yetiştirilmesini emretmiş, aynı zamanda evladını koruma ve kollaması için de ana-babaya, “Rahîm isminin” birer cilvesi olarak fevkalade bir şekilde “şefkat” dediğimiz bir duygu yerleştirmiştir. Ve yine bu birlikteliği devam ettirmek ve neslin çoğalmasını temin için cinsellikte, cüz’i bir de avans mahiyetinde bir haz ikram etmiştir. Ancak, burada hemen şunu belirteyim ki bu lezzet; cennet nimetleri arasında sayılan ve meşruiyet çizgisinde yaşayan ehl-i iman için ahirette verilecek nimetin çok cüz-î bir nümunesidir.

Yani dünyada insan neslinin üreyip çoğalması murattır. Ama hakîki bir insan, insanoğlu insan, hani adam gibi adam derler ya, işte öyle bir insan…Evet işte bu, “Eşref-i mahlukat” dediğimiz bu insanın da meydana gelmesi, sağlam birer aile kurumu vasıtasıyla oluşacaktır.

Aile, bir neslin ve bir milletin temelidir. Evlilik bir fıtrat kanunu olarak tavsiye ve emredilmiş, boşanma ise asla tasvip edilmemiştir. Boşanma; dînen, ahlâken ve örfen tasvip edilmemekle birlikte, mecburiyet tahtında ruhsat verilmiştir. Buraya kadar ifade etmeye çalıştığımız husus şudur: Bir aile karşılıklı bir şekilde zevk için, haz ve tat için kurulmadan ziyade, bir neslin mevcudiyeti ve devamı için kurulur. Evet bu kurumun başlangıcında sevgi ve aşk vasıta olur, ama bununla birlikte bu aile; hürmet, şefkat ve saygı ile devam edebilir. Yoksa, sadece zamanla sınırlı bir duygu, ebediyetle alakalı bu kurumu ayakta tutamaz.

Evlilik ebedî bir bağlılıktır. Bu bağlılık, çocuk oyunu değildir. Belli bir vakitte bir araya gelip oyundan sonra bu oyunu bitirmek hiç değildir. Orada meydana gelen ve boşanmadan etkilenen çocukların nasıl bir sosyal ve psikolojik travma geçirdiklerini hiç mi görüp işitmiyorsunuz? Bunları nasıl tedavî edeceksiniz?

Gazete manşetlerindeki o sahte gülücükler sizleri ne zamana kadar teselli edecektir? Sizce mutluluk bu mudur? Bunlar, bu topluma rol-model olamazlar. Bunları afişe edip reklam edenler de bu millete ihanet ettiklerinin farkına varırlar mı acaba?
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ