TAMTAMLARLA YAMYAMLARI KOVALAMAK

Sayın Cumhurbaşkanımızın 23 Ocak 2017’de başlayan Afrikadaki üç ülkeye yaptığı ziyaretinin ilk durağı Tanzanya idi. Tanzanya’nın milli geleneklerine göre “Tamtam” denen bir çalgısını da çalan Sayın Erdoğan bu davranışıyla ve daha sonradan yaptığı konuşmalarıyla da pekiştirdiği çok önemli mesajlar verdi.
Bu mesajlara geçmeden önce çocukluğuma dair bir hatıra gözümün önüne geliverdi. O da şudur: Bizim köyde, ben 7-8 yaşlarında iken bir gece ay tutulmuştu. Rahmetli annem 2-rekatlık bir namaz kıldı ve dua etti. Ama bu arada köyde epeyce bir gürültü koptu. Kimi silah atıyor, kimi teneke çalıyordu. Annemden bunun sebebini sorduğumda, o işin hakikatini bilmesine rağmen şöyle bir inanış genel kanaat olarak köye hakim olmuştu. “ Güya şeytanlar ve şerli mahluklar ayı perdelemiş ve dünyaya gelen ışığına mani oluyorlardı. Köyden atılan silah sesleriyle o mahlukatı korkutup kaçırıyorlardı.” Ben de bu olayın hakikatini öğreninceye kadar böyle düşünmüştüm.
Bu “Ay Tutulması” dediğimiz şey esasen; dünya gölgesinin ay üzerine gelmesinden ibaret olan astronomik bir olaydır. Bu azametli bir tasarruf-u İlahî olan hadiseye karşı, nafile olarak 2- rekatlık bir “Husüf” namazı kılınır. Konuyu dağıtmadan biz dönelim Sayın Erdoğan’ın ziyaretlerine ve ziyaret esnasında vermiş olduğu mesajlara:
1-Yıllarca kıta Afrikasının (yeraltı ve yerüstü) bütün zenginliklerini sömüren Batılı yamyamları korkutup kaçırmak için o tamtamların başına geçti ve bütün o haşarat-ı muzırra kabilinden olan o mahlukatı ve kalıntılarını korkutup kovmaya geldiğini ilan etti.
2-O masum ve mazlum milletlere de, dünya beşten büyüktür diyerek kendilerine güven telkin ediyordu.
3-Bundan sonra size destek veren biz varız. Bütün o sömürge zihniyetini ülkenizden kovun diyordu.
4-Başta IMF olmak üzere, size sahte reçete vererek sizi ölümcül hastalığa maruz bırakanlara karşı; işte alın bunu diyerek hakiki ve sağlam bir reçete sunuyordu.
5-Suret-i haktan görünüp; din, millet, sevgi, şefkat, himmet vb. değerleri istismar eden FET֒cüleri de ülkenizde asla barındırmayın diye telkinatta bulunuyordu.
Bütün bu gayretler inşallah hayırlı neticeler verecektir, zira “Medeniyet, hürriyet ve fazîlet âlem-i insaniyette hükümferma olmağa başlamıştır.”

16.02.2017