MÜSLÜMANLIĞIMIZI ÇEK ETMEMİZ GEREKEN ZOR ZAMANLARDAN GEÇİYORUZ (2)

B-) İbadetimde Müslüman Gibi Mi Davranıyorum?

   İnsan madde ve mana yönü olan yani beden ve ruhtan müteşekkil  çift yönlü bir varlıktır. Her iki yönünün de hayatiyetini devam ettirmek için, kendisini güçlü kılacak şeylerle desteklenmeye ihtiyacı vardır. Ancak insanlar genellikle, mana bünyelerinden çok maddi bünyelerinin beslenmesi konusunda istekli, gayretli  ve çoğunlukla da ihtiyacı olmayan şeyleri bile tüketme ve biriktirme çabası içerisindedir. Dahası maddi bünyelerini aşırı beslemenin sonucu olarak diyet, perhiz ve uzman kontrolüne bile gereksinim duyar hale gelmiştir. Mana bünyelerinin yani ruhlarının ihtiyacı ve açlığın çoğunlukla farkında bile değillerdir. Hatta bu hususta, gaflet ve tembellik içeresinde ve bu açlıklarını gidermek için çözümü  de genellikle yanlış yerlerde ararlar. Bütün varlığı yaratan Yüce Rabb’imiz, maddi bünyemizin doğru beslenmesi için doğal, helal, temiz olan şeylerin miktarınca yenilmesini tavsiye etmiştir.  Ruhumuzun doğru beslenip gıdalanması için de Allah’ın zikri yani O’nun hatırdan çıkarılmadan bir hayat sürülmesi  yanında, ibadet ve salih ameller işlenmesi tavsiye edilmiştir. Bütün bunların da Hz. Peygamberin örnekliği ve ahlakı çerçevesinde ifa edilmesi istenmiştir.
    Bu çerçeve de ibadet söz konusu olduğunda aşağıdaki soruları kendimize sorup doğru cevaplar alabilmeliyiz.
1. İbadeti, kendim için  ihtiyaç olarak hissediyor ve görüyor muyum? Ya da ibadetsiz bir yaşama mı talibim?
2. İbadetim de devamlı mıyım? Ya da aklıma geldikçe ve ortamına girdikçe mi ibadet ediyorum?
3. İbadetlerimi yalnızca Allah tealanın rızasını gözeterek, sırf onun için ve O beni görüyor bilinci ile mi ifa ediyorum? İçinde yaşadığım toplunun bir örfü, adeti,  alışkanlığı şeklinde mi? ya da gösteriş için mi icra ediyorum?
4. İbadetler, davranışlarıma iyi yönde tesir edip onları değiştirip dönüştürüyor mu? Ya da ibadet ayrı diğer işler ayrı anlayışıyla mı hareket ediyorum? Bir taraftan ibadet edip diğer taraftan yalan yanlış işlere  mi dalıyorum?
5. Öncelikle ifa etmem gereken farz ibadetlerimi ifa ettikten sonra mensubu olduğum topluma karşı kişisel vazife ve yükümlülüklerimi de ibadet anlayışı içerisinde yerine getiriyor muyum? Ya da tembellik ve atalet içerisinde miyim?
6. İbadetlerimi onlara ayrılan zaman da yani vaktin de mi eda ediyorum? Ya da zaman buldukça veya ortam oldukça mı yapıyorum?
7.Hayat kitabım olan Kur’anı Kerimi kesintisiz olarak ibadet anlayışı içerisinde okuma ve anlama çabası içerisinde miyim? Ya da onunla Ramazan-ı Şerif ayı, dini gün, gece veya ölüm ve cenaze ortamlarında mı muhatap oluyorum?
8. İbadet etmek ve ibadet mekanlarında bulunmak bana huzur mu veriyor? Ya da sıkılıp daralıyor muyum?
9. Kişisel ve ailevi huzurumun ibadetten geçtiğinin farkın da mıyım? Ya da evimi ibadet mekanı olmaktan çıkarıp huzursuzluk ve tartışma mekanına mı döndürdüm?
10. Aile ile ahiret birlikteliğinin ancak herkesin ferdi ibadet, dini ve insani yükümlülüklerini yerine getirmesinden geçtiğinin farkında mıyım? Ya da  ailede sadece kendi ibadetime  mi önem veriyorum?
11. İbadetlerimin sahip olduğum sayısız nimetler için bir şükür aracı ve yolu olduğunu biliyor ve ona göre mi hareket ediyorum? Ya da Allah teala tarafından emredilmiş bir yük ve külfet anlayışı içerisinde miyim?