Koronavirüs salgını için ‘ilahi bir uyarı’ diyenlere diyecek bir sözüm yok! Dedikleri de
gerekçeleri de doğu…
Salgını bir ‘saldırı’ olarak görenlerin arasına karışıp iki çift söz etmek istiyorum.
GERÇEKTEN SALDIRIYSA…
Eğer bu virüs gerçekten bir saldırı ise insan ürünü…
Böylesine tehlikeli bir ürün hiçbir devletin sırtını döneceği, görmezden geleceği türden
değildir…
Diyelim ki ABD, yükselişinden rahatsız olduğu, dünya sahnesindeki ve uzay karanlığındaki
yerine göz diktiğine inandığı Çin’i dize getirmek için koronavirüsü kullandı.
Ya da falan ülke filan ülkeyi mahvetmek için bu virüsü üretti.
Şimdi tüm dünyayı saran virüsten kurtulmak için savaş veriyor insanlık.
On binlerce, yüz binlerce hatta bir tahmine göre milyonlarca insan ölecek…
Tamam, virüs yok olacak ama bir başka virüsün üretilmeyeceğinin de garantisi yok…
Hatta…
Bu bir test veya deneme idiyse daha tehlikelileri ve gen tercihinde bulunanları üretilebilir ki
biyolojik savaş tam da bu olsa gerek.
Tank, top, uçak, nükleer silah gibi ölüm araçlarının pabucunu dama atacak olan bu silaha
sahip olanlar yer kürenen de sahibi olacak gibi görünüyor.
Ancak…
Bugün koronavirüs vakasında ABD’nin Çin’i geçmiş olması, Avrupa’nın çaresizlik içinde
kıvranması gösteriyor ki virüs kimseye dost değil!
ZAFERİN RENGİ ‘PİRÜS’ OLACAK!
İnsanoğlu koronavirüse karşı bir ölüm kalım savaşı veriyor dedim ya kazanılacak ‘zafer’in
rengi ‘Pirus’ olacaktır!
Bilindiği gibi, Yunan kolonisi Tarentum Kralı Pirus, Roma’ya saldırır ve ne pahasına olursa
olsun çılgınlığıyla savaşı kazanmak için her şeyini feda eder.
Pirus zaferi, yıkıcı büyüklükte kayıplar pahasına kazanılan bir zafer. Kazanılan zaferin verilen
kayıplardan sonra anlamsız hale gelmesini ifade eder. MÖ 280 ve MÖ 279 yıllarında Grek
kolonisi Tarentum Kralı Pirus Roma’ya saldırır ve ne pahasına olursa olsun savaşı kazanmak
için her şeyini feda eder.
Evet, 5 yıl süren savaşı Kral Pirus kazanmıştır ama neredeyse Romalılar Dakar da kayıp
vermişti.
Yunanlı tarihçi Plutark’ın “Bir zafer daha kazanırsam tamamen biteceğim” dediğini belirttiği
sözün ve ‘zafer’in sahibi Pirus, dünden bugüne seslenerek, koronavirüse karşı verilen savaşta
kazanılacak zaferin ne büyük bedeller ödeteceğini haykırıyor…
YENİ DÜNYADA YERİNİZİ ALIN
Bilgi ve korku kirliliğiyle çevrelenen karantina uygulamaları bir hayatta kalma mücadelesi
ama elle tutulup gözle görünmeyen bir mikrobun uzayı fetheden, para ve silah gücüyle sarhoş
olmuş insanlığa insanlığını hatırlatıyor olduğu da bir gerçek.
Tamam…
İnsan akıllı, dünya güzel, evren muhteşem…
Ancak…
Hesaba katılması gereken başka şeyler, güçler de varmış. Onu anladık.
Siyasetin sesinin kısıldığı…
Ticaret savaşlarının kesildiği…
Bölgesel ve küresel savaşlarda doğal almayan bir ateşkes sağlandığı görülüyor…
Komşunun komşuya, ülkenin ülkeye (mesela Almanya ve Fransa’nın İtalya’ya) sırtını
döndüğü, el öpmenin, misafirliğe gitmenin bittiği, hepimiz bir gemideyiz anlayışın ayağa
katlığı, içi/içeriği belirsiz yeni bir dünya kuruluyor.
Yerinizi alın…
Ve bilin ki bunu başaramayan kişilere, şirketlere, ülkelere yeni dünya da yer yok.