Kendimle ilgili fazlaca kafa yorduğum bir dönemde olduğumu daha önce sizinle paylaşmıştım. ''Yetişkin olma'' konusunda biraz zorlanıyorum ne yalan söyleyeyim. Hal böyle olunca bol bol çocukluk anılarıma, o zamanki hislerime dönmeye başladım elimde geldiğince. Bir yerlerde takılmışım belli ki bul hadi bulabilirsen. Okuduğum kitaplar, yaptığım araştırmalarla yol almaya başladığımı hissediyorum, fena sayılmam bence.
İşte bu içimdeki çocuğu keşfetme sürecindeyken benim garip diye nitelendirebileceğim bir durum yaşadım. Yazarken bile gülümsüyorum bu tatlı tesaadüfe.
Bir şeyler başarmak, başarılı bir insan olmak sanırım çoğumuz için önemli ama ben biraz dozu aştığımı farkettim. Başaracağımdan emin olmadığım hiçbir şeyi denememişim mesela. Kenardan kenardan kaçmışım hep. Farkedince ufak ufak bu başarı ve takdir edilme istediğimi deşmeye başladım. Altından çok çok sevdiğim ilkokul öğretmenimin çıktığını farkettim. Öğretmenlik çok kutsal bir meslek ama ilkokul öğretmenin yeri bambaşkadır benim gözümde. İlkokul öğretmeninin bir insan hayatına etkisi anne-baba kadar neredeyse. Ben ilk öğretmenim konusunda oldukça şanslıydım. Onu o kadar çok seviyor ve örnek alıyordum ki gözüne girmek, onay alabilmek için bütün enerjimi sarfediyordum. O da hepimizin hayatlarına teker teker dokunuyor, çok özel bir öğrenci gibi hissettiriyordu bize. Sizde bilirsiniz ilkokul öğretmeni farklıdır, ona duyulan sevgi çok farklıdır. Kendisi çok iyi bir eğitimciydi. Hala o tahta sıralarda otururken kendimi ne kadar güvende hissettiğimi hatırlıyorum dün gibi.
Ama ne yazık ki hikaye böyle devam etmiyor. 3. sınıftayken öğretmenimin tayini çıktı ve bizi başka bir öğretmene emanet edip gitmek zorunda kaldı. İşte o günden sonra eğitim hayatım boyunca hiçbir zaman çok değerli, çok özel bir çocuk gibi hissedemedim kendimi. Çünkü ne yazık ki bütün öğretmenler bu kadar hassas olmuyor. Başka başka öğretmenlerin eğitim sistemlerine alışmaya çalışırken o denemekten korkmayan, cesur, girişken çocuk yavaş yavaş törpülenmeye başlamış. Bu hislerim pekişe pekişe bir yerde asla onay görmeyen bir başarı takıntısına dönüşmüş.
Aman Ece yine ne anlatıyorsun diyeceksiniz belki ama gerçekten geçmişi deşmeye başladığınızda o küçük halinizden dünyaya bakmak, kaygılarını hissetmek tuhaf hissettiriyor insana kendini. Bazı anlam veremedğiniz davranışlarınızın ya da düşüncelerinizin sebebini o ufak çocukda bulabiliyorsunuz. Sıklıkla anne-babanızda da bulabiliyorsunuz ama bu da başka bir yazının konusu olsun.
Bir anımı anlatayım dedim ama lafı uzattıkça uzattım. İzninizle hemen toparlıyorum. Psikolojiyle ilgilenen bir arkadaşımla buluştuk. Kendimle ilgiili farkettiğim bu gelişmeleri anlattım ve üzerine bolca muhabbet ettikten sonra eve döndüm. Telefonum çaldı ve tanımadığım bir numaraydı. Telefonu açtım ve ' Ece nasılsın kızım? Ben ilkokul öğretmenin' dedi. Gerçekten inanamadım. Sanki beni duymuş ve yarım kalan bir işimiz olduğunu hissetmiş gibiydi. Geçen yıllarda o neler yaptı, ben neler yaptım uzun uzun konuştuk. Yazılarımı takip ettiğini ve düşüncelerimden dolayı benimle gurur duyduğunu söyledi. 'Sanki yazdıkların benim kalemimden çıkıyor, cesaretini çok takdir ediyorum' dedi. İnanabiliyor musunuz? Yıllar sonra içimde kalan o onaylanmamışlığı hissedip aramıştı sanki beni. Eserine son bir dokunuş yapması gerektiğini hissetmiş gibi. Yaşadığım en güzel tesadüflerden birisiydi. Telefonu kapattıktan sonra dönüp o mavi önlüklü Ece'ye göz kırptım. Artık almam gereken son onayı almıştım. Hayat geçmişi kurcalama artık hadi önüne bak demek için göndereceği son işareti de göndermişti. Sanırım artık daha huzurlu devam ediyorum.
Eğer öğretmenim bu yazımı da okursa o gün beni aramasının benim için ne kadar önemli olduğunu haftalar sonra öğrenecek.
Yoluma yıllar sonra bile ışık olduğu için, öğrettiği her şey için teşekkür ediyorum.
07.05.2020
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ
sülün Arslan
28.03.2024 10:34:10Sorgun dan sınıf arkadaşımın kızına başarılar diliyorum
Eda Tuğrul
08.08.2020 12:46:48Hepimiz hayatmızın bazı dönemlerinde yaşadığımız evreleri inceleyip kendimizi sorgularız diye düşünüyorum. Ve sorguladıkça mucizeler bulduğumuzu. Sizinle aynı platformda yazmak beni mutlu ediyor. Şansınız bol olsun, kaleminiz hiç susmasın 🙏🎈
Emine Hacigumus
12.05.2020 09:57:54Kutluyorum seni güzel kızım,hepimizin hayatında böyle anlamlı hikayeler var benide ilk okuluma çok sevdiğim değerli öğretmenlerime götürdü yazın Yolun açık olsun...
Aliye Koçer
11.05.2020 18:19:08Kendinizle iç hesaplaşmalarınızı cesurca paylaştığınız için sağolun. Birsürü insana yalnız olmadığını hissettiriyorsunuz benim gözümde. Kendisiyle ilgili sorunları herkesin sakladığı bir dönemde büyük bir iş bu yaptığınız
Hüsniye salar
10.05.2020 14:55:39Eceviğim yazını okurken çok guygulandım beni ilkokul yıllarıma götürdün tesadüfki aynı şeyleri yaşsmışız ama ben senin kadar şsndlı olmadım geriye ket vuran bütün şeylerin üstüne gidemedim birkere cesaretim kırılmışdı senin bunu bir tesadüf sonunda farkatmene sevindim bundan sonrski hayatın çok başarılı geçsin canım
Ayşe Fitoz
10.05.2020 12:01:47Tebrikler yolun açık olsun