Fevzi ÖZTÜRK

PENCEREM

Bilenin bilmeyene borcu var

Geleceğe güvenle bakmayan toplumları korkuları, kaygıları yönetir.
Sokaklar güvenli değildir, ondan korkarsın.

Trafikte kazadan, işsizsen ekmek bulamamaktan, işin varsa kaybetmekten, okuyorsan üniversiteyi kazanamamaktan, çiftçiysen kuraklıktan, esnafsan işyeri kapatmaktan…
Terörde şehir acıları, gözyaşı görmekten korkarsın.

Bütün bunlar birleştiğinde insanların bencilliğinden, sahteliğinden, ülkenin iyi insanlarının tohumları niye bu kadar bozuldu diye diye korkarsın…

Bütün bu korkular rüzgarı dağları sardığında özgür düşünmekten bile korkar olursunuz. Yani köleleşir, kendi düşüncelerini söyleyemeyip başkasının duymak istediği gibi konuşmaya başlarsın.
Benim ülkemin koşullarına uyan bu gözlemlerim her gün biraz daha çoğalarak büyümeye başladı.Bana değmeyen yılan çok yaşasın anlayışıyla beslenen bazı medya yazarlarının, çok bilmiş sessizlerin, “günü” dolayısıyla kendilerini kurtaranların, suya sabuna dokunmadan iktidara yaranan yazıları boy göstermekte. Oysa medyanın görevi bilineni görüneni yinelemek sahibinin sesi olmak yerine, bilinmeyeni duyulmayanı yazmak karanlıkta kalanı gün yüzüne çıkarmak olmalı.

Yoksulluğun, sefaletin, hırsızlığın diz boyu olduğu bir ülkede hep olumluyu yazmak hak etmediğiniz yerde olduğunuzu gösterir. Aydınların cahillere, bilenin bilmeyene, okumuşların okumayanlara borçları vardır. Onları bilgilendirmek doğruları korkusuzca yazmak söylemek olmalıdır. Aksi sen cahilsin cahil kal, sen yoksulsun yoksul kal gibi olur. Belki yaptıklarımız rahatımızı bozacak, prim yapmayacak, sıkıntılar zorluklar kapınızı çalacaktır ama insanı güçlü yapan güçlüklere göğüs germek değil midir.Ünlü şairin dediği gibi “Sen yanmazsan karanlıklar nasıl çıkar aydınlığa.”
¨ ¨ ¨
Bu vesileyle bayramınızı kutlar iyiliklere açılan kapı olmasını dilerim…

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ