İRADE Mİ, İNAT MI ?

Demokratik hayatın vazgeçilmez umudu genel seçim nihayet sonuçlandı.
Doğası gereği bütün muhalefet partililerinin hedef aldığı iktidar partisi AKP, 1946 dan bu yana iktidarda iken oylarını yükselten ikinci parti oldu.
Yaklaşık % 47 oy oranı ile neredeyse iki seçmenden birisinin oyunu alan AKP umulmadık bir zafer kazandı.
2002 Genel Seçiminde millet iradesinin ຫ’i parlamentoya yansımış, aldığı oy oranı ile orantısız milletvekili sayısına sahip olan AKP, milli iradeyi temsil etmediği iddialarına muhatap olmuştu.
2007 Genel Seçiminde seçmen iradesinin % 87’sinin parlamentoya yansımış olması, ๾ seçim barajına rağmen mümkün olabilmiş,๾ baraja rağmen tek parti iktidarı sağlanmış, 2002 seçimine göre 2007’de temsil de adaletin sağlandığı ve bu sebeple % 10 seçim barajının gerekli olmadığı gerçeği de anlaşılmış olmalıdır.
Anlaşılması zor olan bir olay var!
Seçim öncesi kime sorsanız, iktidardan memnun olmadığını ifade ediyordu. Büyük iş adamları ve borsacılar haricinde, köylü-çiftçi-işçi-memur- küçük esnaf bu iktidardan memnun değildi. Hatta kimi AKP’li esnaf şikâyetten geri durmuyordu.
Muhalefet her zeminde bu gayri memnun kitlenin şikâyetlerini dile getiriyordu.
Memnun olmadığını ifade eden kesimler, gerçekte memnundu da muhalefete haince bir tuzak mı kurmuşlardı?
Muhalefet, iktidardan memnuniyetsizliği fazla mı abartmıştı?
Gerçek memnun olmayanlar, iktidara alternatif bir çare mi bulamamışlardı muhalefette?
Kim kime yalan söyledi?
Seçim sonuçlarına bakılırsa, ülkenin içinde bulunduğu siyasi, ekonomik, sosyal bir sıkıntı olmadığı hükmüne varılabilir.
Gerçekte öyle mi?
Geniş kapsamlı bir sosyolojik araştırmaya ihtiyaç olduğu aşikar.
Bu genel seçimin Yozgat cephesi hayli enteresan!
MHP’ nin üç, CHP’ nin iki, DP’ nin bir milletvekiline çalıştığı Yozgat’ta AKP beş milletvekili çıkarıyor.
Yozgat, AKP’ ye verdiği % 62 oy oranı ile ülkede en yüksek oranı sağlayan illerden biri.
Seçim öncesi iki milletvekili garanti üçüncüsü ihtimal dahilinde gösterilen AKP de üçüncü sıradan milletvekili seçilen Sn. A.Kadir Akgül den bahsedilmeden AKP nin başarısı anlatılmaz.
Sn. A.Kadir Akgül planlı programlı ve disiplinli bir ekip çalışması ile parti teşkilatlarını ve partili belediyeleri kıskandıracak azim ve gayretiyle önündeki adayları parlamentoya iten peşindekileri de adeta parlamentoya sürükleyerek götüren bir dinamo görevi yapmıştır.
Öyle ki, aday tanıtımında dahi Yozgatlı seçmenin karşısına çıkmaya tenezzül etmeyen, propaganda dönemi boyunca Yozgat’a hiç gelmeyen, bir tek seçmenden oy istemeyen Yaşar Öztürk yeniden milletvekili seçildiğine herhalde herkesten çok daha memnundur.
Onu parlamentoya yeniden götüren ve gönderenler memnun mu? Bilemem.
Sn. Akgül’ü kutluyor, azim ve gayretinin Yozgat’ın kaderinde etkili olmasını diliyorum. Milletvekilliği süresince kendinden hiçbir şahsi beklenti ve talebimin olmayacağını, düşüncelerimin yağcılık değil samimiyet ifadesi olduğunu bu yazıyla zabt altına alıyorum.
Yozgatta sağ siyasetin kendi partisinden olmayana kini ve öfkesi ile maruf 25 yıllık politikacısı CHP’ye kurtarıcı olarak takdim edildi.
Milletvekilliği ve bakanlığı döneminde devletin nimetleriyle peşinden sürüklediği partililerini genel başkanlık hülyası ile avutup olmayacağını görünce de genel seçimi fırsat bilerek “ Kayserili Abdullah mı, Yozgatlı Lütfullah mı?” sloganı ile Cumhurbaşkanlığı hayallerine yelken açan yalanları Yozgatlı yemedi.
Sn. Emin Koç’ un adaylığı ile 2002 genel seçimlerinde CHP nin aldığı oy ve 2007 seçimlerinde aldığı oy karşılaştırılınca vatan kurtaran arslanların CHP ye sağladığı katkı ortaya çıkar sanıyorum. CHP kurmayları nasıl aldatıldıklarının farkına varırlar zahir.
Genel merkezlerinin takdirine uyarak Genel Başkan Yardımcılarını parlamentoya gönderme görevi üstlenmiş gibi görünen ve Muş Valiliğine başladığı günlerde bir vesileyle tanışma fırsatı bulduğum sayın Aslan Kütükçü ile yakından tanımadığım ama methini çok duyduğum Prof.Dr. Mustafa İlbaş’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
DP genel idare kurulu üyeliğinden itibaren tanıdığım gerek mahalli seçimlerde gerek 2007 genel seçimlerinde bir çalışma fırsatı bulduğum değerli ilim adamı Prof .Dr. Taner Demirer’in Yozgat’tan beklenen oyu alamaması ๾ barajı altında kalması Yozgat için büyük kayıptır.
Prof.Dr. Taner Demirer, Prof.Dr. Mustafa İlbaş ve Merkez Valisi Aslan Kütükçü Yozgat siyasetinde seviye açısından da olması gereken değerler.
Yozgat dışında yaşamaları kendilerini Yozgat seçmenine tanıtmak açısından olumsuz etki yapmış olabilir. Bu seçim sonuçlarına bakarak bu değerli insanların siyasete ve Yozgatlıya küsmemelerini diliyorum.
Seçim neticeleri açıklanırken oy dağılımının seyirine bakarsak kesin neticeleri beklemeden ๾ barajı altında kalmanın tüm sorumluluğunu üzerine alarak DP genel başkanlığından istifa ettiğini açıklayan Sayın Mehmet Ağar’ın tavrı örnek bir devlet ve siyaset adamlığı tavrıdır.
Umarım sayın Ağar’ın gösterdiği bu “Adam gibi adam” tavrı seçimi kaybeden partilerin ve parti teşkilatlarının başına çöreklenmiş “kıymeti kendinden menkul” siyasetçilere ve kendini parlamentoya ve siyasete herkesten daha çok layık gören arsız politikacılara örnek olur.
Seçim neticelerinin Yozgat’a ve ülkemize hayırlı olmasını,beş yıl parlamentoda parmak kaldırıp indirmekten öte bir iş yapmamış olanlar bir yana Yozgat’ın yeni temsilcilerinin Yozgat için hayırlı hizmetlere vesile olmasını diliyorum.

Tarih : 27.07.2007