Hikmet ablamız Hakkın rahmetine kavuştu.Yengemizin ani ölümü bizleri derin acılara gark etti.En çok da Hacimer(Haci Ömer )abimi O abimiz ki bizim baba vekilimiz.Allah razı olsun kendisinden.Bizim elimizden tuttu.Okuttu.Babam her ne kadar razı olmasa da o bizi yalnız bırakmadı.Hacimer abim 55 yıldır bir yastığa baş koyduğu hayat arkadaşının ölüm haberini duyunca tevekkül etti.Çocukları Zelanin ve Zülküfün karşısında metanetini kaybetmedi. Sadece « HasbunAllah ve nigmel vekil ! » dedi.Aynı tümceyi birkaç kez yineledi. Elbette Allah ne güzel vekildi.Ondan gelen her şeye katlanmak rıza göstermek bizlerin boyun borcuydu.
İnsan hasta olur.Yorgan döşek yatar.Doktor hastane İlaç,tedavi sonuç vermez.Emr-i Hak vaki olur.Ölüme alışılır.Hikmet yenge ayaktaydı.Bir gün bile yatmadı.Uyudu,uyanamadı Ol sebepten ani ölümü bizi çok sarstı.
Bir hafta önce Hacefendiler Toplantısında « Hoş geldin! » edip selamladım rahmetliyi. Bu toplantıyı düzenlemekle ne kadar güzel bir iş yaptığımızı şimdi daha iyi anlıyorum.
Bakın,dedi, ben Mustafayi öpüyorum. Bunlar benim elimde büyudü.Bunlar benim evladım.
Bunlardan kastı benle Mehmet.Gerçekten de Hikmet yengemiz gelinimiz olduğunda ben dokuz yaşındaydım,Mehmet altısına basmıştı.Ellili yılların sonu :1959. Babam imam Başhorozda.Biz Başoruz deriz Başhoroza.Anlatımızda da Başoruz diyeceğiz. Başoruza göçtük,Başoruzlu olduk
Babam Ali Özkanın kızı Hikmetle nişanladı Hacimer abimi.Hikmet kız bizim Gelin kızımız oldu. Gelin bacımız,Hikmet ablamız Dal boylu,endamlı,manken gibi bir güzel gelin. Şimdilerde genc kızlar,gelinler kilo almamak için her yolu deniyorlar.Kilo vermek için akla ziyan yol ve yöntemlere baş vuruyorlar. Hikmet ablamız yaradılıştan böyleydi.Bir gram bile fazlası yok.Selvi boylu bir afet-I devran.
Kısa bir nişanlılıktan sonra Hacimer abim Hikmet yengeyi kaçırdı.Kaçırdı dediysem de söz gelimi canım.Hikmet ablamızın da rızası var bu kaçışa.Kaçtılar desek daha doğru olur her halde. Bunlar kaçtılar bir gece yarısı.Geldiler Oğulcuka.Bizim eve de baskın geldi Ali emmi.Kardeşleri İbrahim ve Abidin amcalarla.Gelip gitmeler oldu.Ben neden sonra olaya vakıf oldum:
Amaaa!.. Hacimer abim Hikmet yengemi gaçırmış mı? dedim.Anam bana bir kızdı:
Allah canını almasın duzsuz Bu insanlar niye gelip gidiyor sanıyon? Bir iki sumsaladı böğrüme böğrüme...Bir bakıma hirsini benden çıkardı.
Hikmet yengemiz dal boylu.Bir gram fazlası yok.Ama o yıllarda bu, bir gelin için aranan vasıf değil.Gelin dediğin etli butlu olur.Şöyle bir elleştin mi bir seklemi sallayıp savurmalı.Öyle gelin mi olur,üfürsen uçacak. Özellikle Emin amcam pek tutmadı Hikmet yengeyi.Gıyabında Guruelin (kuru gelin) dedi ona.Guru gelin dediysek türküsü bile var yahu. Gerçi yengemizle bir ilgisi yok ya...:
Dam başında yatıyor
Yil (yel) yorganı atıyor
Öte git guru gelin
Kemiklerin batıyor
Hikmet yengemiz son yıllarında çok kilo aldı.Hele yürümeyi pek sevmemesi yüzünden bacak kasları iflas etti.Romatizmadan,siyatikten şikayetçiydi.Ama bunlar vukuat-ı adiyeden sayılır.Ölüm nedeni kronik böbrek yetmezliğiydi yengemizin. Ölüm raporuna böyle yazılmıştı.
Bahanesiz ölüm yok. Ecel gelmiş cihane,baş ağrısı bahane
Gelimli gidimli dünya,sonucu ölümlü dünya...Ahireti mamur olur inşallah.
Nur içinde yatsın! Işıklar içinde uyusun...