GÖZ BUNU

Dede Korkut’ta geçer. Hikayenin adı: Basat’ın Tepegöz’ü Öldürmesi. Tepegöz, tek gözlü bir canavar. Oğuz’un başına bela olmuş. Oğuzlar Tepegöz’e her gün iki adam ve beş yüz koyun verdiler. Oğuz’da adam kalmayacak neredeyse. Bir yiğit çıktı. Adı Basat. Basat bastı Tepegöz’ü. Tek gözünü kör etti. Öldürdü onu. Kurtardı Oğuz’u Tepegöz’ün elinden.

Hikayenin özeti böyle. Tamamını merak edenler okusun efendim. Ben Tepegöz’ün yalınız gözüne yaktığı ağıdı alıntılayacağım. Bakınız Tepegöz tek gözüne ne diyor?:


“ Aksakallı yaşlıları çok ağlatmışım
Aksakalının bedduası tutmuş olacak gözüm seni
Ak bürçekli ihtiyarcıkları çok ağlatmışım
Gözünün yaşı tutmuş olacak gözüm seni

Bıyıcığı kararmış yiğitçikleri çok yemişim
Yiğitlikleri tutmuş olacak gözüm seni
Elceğizi kınalı kızcağızları çok yemişim
Ahları tutmuş olacak gözüm seni


Öyle ki çekerim ben göz bununu
Hiç bir yiğide vermesin kadir Tanrı göz bununu
Gözüm gözüm, ey gözüm, yalınız gözüm!..”

Anlaşılacağı üzere “Göz bunu” göz rahatsızlığı demek. Göz hastalığı yani. Yaş kemale erdikten sonra göz mercekleri saydamlığını yitiriyor. Ak su iniyor göze. Perdeleme oluyor. Cisimlerin karaltısı, gölgemsi görüntüsü algılanmakta. Net görüş hak getire... Buna “katarakt” diyorlar.

Hayat arkadaşım Fatma (Peruz) da katarakttan muzdaripti. K.Maraş’ta Uğur Göz Hastanesi’nde başarılı bir operasyon geçirdi. Dr. Ahmet Metin Başkan, Fatma’nın gözündeki perdeyi aldı. Şimdi ayna gibi görüyor çok şükür.

Bir tarihte Çona’nın Memet de katarakt olmuş. Oğlu Resul aldı getirdi Kayseri’ye. Göz doktoru Sündüz Hanım bir güzel muayene etti Memet emmiyi:

-Katarakt, dedi. Kesin çözüm ameliyat... Başka çare yok.

Kabul etti Çona’nın Memet. Ne yapsın? Göz bu. Adamcağızın dünyası kararmış. Ameliyat olmayacak da ne yapacak?..

Doktor gün verdi. O gün geldiler. Doktor Sündüz Hanım başarılı bir ameliyatla gözüne kavuşturdu Çona’nın Memet’i. Gözüne bir mercek koydu ki doktor hanım,gayri kalsın. Her şeyi ayan beyan göstermede. Dönüp geldiler Oğulcuk’a.

Bir gün sordu Resul babasına:
-Baba! Nasıl iyi gorüyon mu?

Memet baba, şöyle bir baktı Resul’a. İki katlı odanın balkonundan taa uzaklarda Topakkaya’yı işaret etti eliyle:

-Sen ne diyon oğlum? Vallaha Topaggaya’daki gayayı gorüyom.
Resul güldü. Mutlu oldu babasının bu sözüne. Memet emmi devam etti:
-Ammaaa gozümün onunü pek goremiyom...
Resul’un sevinci kursağında kaldı. Bir yakın gözlüğü aldı da yakın görüş sorununu çözdü babasının.

01.04.2016