KORULUĞUMUZ

Nedir koruluk? Korunan, sık ağaçlıklı yerdir. Belirlenen bir yere belirli miktar ağaç dikilir. Etrafı telle çevrilir. Al sana koruluk…

Bizim köyün koruluğu da böyle oluşturuldu. Pırçalıktepesi mevkisinde 15 hektarlık alanın çevresi çitle, dikenli telle çevrildi. Çam fidanı dikildi. Yıl 1994. Yani Oğulcuk Koruluğuna ilk fidan bundan 26 yıl önce dikildi. İlk yıllarda tutmayan fidanların yerine badem, akasya gibi fidanlar dikildi daha sonraları. Kayseri’de bulunan Oğulcuk Derneği bu işin organizesini yaptı. Bahar mevsiminde  Oğulcuk’a gelip hem fidan dikimini gerçekleştirdi dernek üyesi köylülerimiz, hem de hasret giderdiler. Piknik yapar gibi pilav şenliği yaptılar. İşler güle oynaya kotarıldı.

*

Ne yazık ki yıldan yıla bu heyecan söndü. İlgi azaldı. Koruluğumuz kendi kaderine terk edildi. Etrafındaki çit ve dikenli teller bakımsızlıktan işlevsiz hale geldi. Koruluktaki bazı fidanlar kurudu. Koruluğun içindeki çamlardan ayakta kalanlar büyüdü. Köyümüzün üzerinde yeşil bir örtü oldu. Öyle bir güzellik… Geçen yıl köylü el kol oldu. Bu çamlar budandı. Gerçi hepsi değil ama olsun.

*

Koruluğumuzun ortasından enerji nakil hattı geçiyor. Tam koruluğun üst tarafında bir trafo var. Bu trafodan Belören ve Yazıçepni’ye elektrik veriliyor. Zaman zaman trafo etrafında yangın çıkardı. Cemal Yalçın’ın muhtarlığında trafonun yeri değiştirildi. Bu arıza giderildi.

*

Şimdiki muhtarımız Kemal Yalçın, Cemal Yalçın’ın yeğeni. Çok gayretli. Elinden geldiğince köyün ortak değerlerine sahip çıkıyor. Dün (12 Ekim) akşam üzeri korulukta hızar sesi duyuyor muhtarımız. Evleri koruluğa yakın. Sesin geldiği yere koşuyor. Üç kişi ellerinde hızar harıl harıl çamları kesiyorlar. Muhtarımız:

-Durun, ne yapıyorsunuz, diyor.

Adamlar:

-ÇEDAŞ'tan geliyoruz. Enerji hattının iki tarafından beşer metre yer açıyoruz. Güvenlik koridoru açacağız. Görevliyiz, diyorlar.

Muhtarımız:

-Kimden izin aldınız? İzin belgeniz var mı?

Belge melge yok. Muhtar Kemal Yalçın hemen jandarmayı arıyor. Jandarma gelip tutanak tutuyor. Kesim durduruluyor.

*

Dün sabah (13 Ekim) beni eski Muhtar Cemal Yalçın aradı:

-Hocam gel. Sana ihtiyacımız var. Korulukta ağaçları kesmişler, dedi.

Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Hemen koştum. Manzara içler acısıydı. O 26 yıldır üzerine titrediğimiz çamlar (33 adet) yere serilmişti. Çok duygulandım. İnanın, ağlamaklı oldum.

*

Çayıralan Orman İşletmesinden yetkililer gelmiş. ÇEDAŞ 49 yıllığına kiralamış enerji hattının geçtiği alanı. Onların tasarrufundaymış.

Tasarruf, yetişmiş çam ağaçlarını keserek mi yapılır? Enerji hattını koruluğun dışına taşırsın. Olur biter. Bu da koskoca bir şirkete zor olmasa gerek… Ha, birkaç direk fazla gider.

*

Şimdi köylü olarak bu tezi savunuyoruz. Koruluktan bir tek ağacın kesilmesine razı değiliz. Enerji hattı koruluğun dışına alınsın. Yetkililerden bunu bekliyoruz.