“OĞULCUKLUM” GELİYOR!

Dostlar! Size güzel bir haberim var. Oğulcuk’tan İnsan Manzaraları’nda yer alan anlatılarımızdan bir kısmının yer aldığı “Oğulcuklum” kitabı baskıda. Birkaç güne kalmaz elimizde olur. “Açılsın meydanlar Oğulcuklum geliyor!” diye naralanasım geliyor...

Yazması kolay da bunu kitap haline getirmek ne kadar zor. “Zorumuş meğer!..Meğer!..” Başına gelmeyen bilmez. Yorucu,meşekkatli ve mihnetli...Ama kitap elimize geçince bütün o çekilenler unutulacak inşallah!..

Bizim Köyden İnsan Manzaraları olacaktı kitabımızın adı.Memleketimden İnsan Manzaraları, Nazım Hikmet’in ölümsüz eseri. Bizim Köy de Mahmut Makal’ın. Nazım Usta şiir diliyle anlatmış yurdum insanını. Mahmut Makal kendi köyünü kaleme getirmiş. Ben bu iki ölümsüz yapıttan esinlenerek bu kitabın adını “Bizim Köyden İnsan Manzaraları” koyacaktım. Sırrberk ısrar etti.“Oğulcuklum”da karar kıldık. İyi de oldu yahu!

Bundan sonraki kitabımızın adını “Bizim Köyden İnsan Manzaraları 1,2,3...”olacak. Seri böyle devam edecek. Ömrümüz vefa ederse yazacağız. Sevgili Sırrıberk: “Hocam iki yıla bir kitap hakkın var.” dedi. Bu çok güzel bir jest Arslan Sırrıberk! Şükran kardeşim...

Kitapta sadece bizim köy(Oğulcuk ) yok. Yakın çevredeki köyler kasabalar,hatta kentler var. Bizim köy bir simge. İnsan manzaralarına gelince, her insanın hayatı bir roman. Hani ne derler: “Bir dokun bin ah dinle kase-i fağfurdan.” Yaşadığım yörede sözde kalan bir çok anlatı var. Bu anlatılar yıldan yıla kayboluyor,unutuluyor. Buna gönlüm razı olmadı. İstedim ki bu anlatılar kayda geçsin. Kalıcı olsun.

Anlatıları kayıt altına alırken gerçeğe bağlı kaldım. Bazen fantezi yaptığım oldu. Ama anlatılar ana hatlarıyla bir yaşanmışlığın hikayesidir. Bu hikayeyi olduğu gibi anlatmaya gayret ettim. Bunu yaparken asla kimseleri küçümsemedim. Kırıcı olmamaya çalıştım. Anlatılarımdaki kahramanların çoğu dünya değiştirdi. Yaşayanlar da var. Onları saygı ve rahmetle anıyorum.

Bu kitabın yayına hazırlanıp bizlerle buluşması iki değerli insanın insanüstü gayret ve çabasıyla mümkün oldu. Bu iki insan oğlum Eren ve sevgili dost Sırrıberk Arslan'dır. Kendilerinin maddi manevi desteği her türlü taktirin üstündedir. Teşekkürler Eren! Teşekkürler Sırrıberk!..Ayrıca bu kitabın oluşumunda beni yüreklendirip şevklendiren Doğan Keçecioğlu'na da şükranlarımı sunarım.

Çalışmalarımda bana yardımcı olan herkese teşekkür ederim.

Sürç-ü lisan ettikse affola!

07.06.2014