Güzel bir bahar akşamı. Hafif bir rüzgar esiyor insanın içini ferahlatırcasına.. Bursa’nın devasa büyüklükteki Kültür Parkında’yız eşimle. Akşam katılacağımız program için ilk kez geldiğimiz bu mekana biraz erken geliyoruz. Parkı gezmek için nerden başlayacağımızı bilemiyoruz. Öylesine büyük ki! Ortadaki devasa havuz henüz su ile doldurulmamış ama çevre tanzimleri mükemmel. Koca ağaçlar parkta mesire alanına dönüştürmüş bir çok alanı. Bakıyoruz insanlar nevaleleri ile gelmişler piknik yapıyorlar. Yer yer çocuk parkları, luna parklar, çiçekler arasına kurulmuş kafeteryalar, lokantalar bakıyorum insanlarla dolu. Henüz tam anlamıyla sezon açılmamış ama okulun son günler olması dolayısıyla kalabalık öğrenci grupları velileri ile piknik yapıyorlar, öğrenciler kendi aralarında eğleniyorlar. Bursa’nın en merkezi alanlarının ortasında yer alan bu muhteşem park çok çeşitli girişleri ile tam bir oksijen merkezi. Eşimle bizi büyüleyen bu mekanı programa yetişmemiz gerektiğinden doğru dürüst gezemiyoruz bile. Ama ilk fırsatta bir sabah kahvaltısı için gelmeyi düşünerek bizi bu akşam hemşerilerimizle, Yozgatlılarla buluşturacak mekana “Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu”na doğru ilerliyoruz.
Aslında Mudanya’dan Bursa’ya giderken yol üstündeki ilan panosunda okuyorum ilk kez 1. Sürmeli Gecesi’nin 5 Haziranda yapılacağını. Sonra www.yozgatgazetesi.com da yer alıyor gecenin olacağının haberi. Gazeteden “Bursa İli Yozgatlılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Sayın İdris Şimşek Beyefendi”nin telefonun alıyorum. Kendileri ile yaptığım görüşmede gece ile ilgili ön bilgi alıyorum ve eşimle katılmaya karar veriyoruz. Program öncesi kapıda derneğin satışa sunduğu Yozgat bazlaması ve ayrandan müteşekkil akşam yemeğimizi yiyoruz. Bakıyorum tiyatronun her iki giriş kapısında da Yozgatlı hemşerilerimiz sabırsızlıkla kapının açılmasın bekliyorlar. Her şeyin mükemmel olması için kırmızı-siyah renklerinde, saat kulesi amblemli tişörtleri ile teşrifatçı Yozgatlı gençler kimi kavurga satıyor kimi gelenlere yerlerini gösteriyor. Kapıda öğrencim “Mustafa Dinçer” ile karşılaşıyorum dernekte belli ki aktif görev üslenmiş biletlerimizi alırken ve yer bulmada bize yardımcı oluyorlar. Açık Hava Tiyatrosu bayağı büyük bir tiyatro oturma planında herkesin sahneyi rahatlıkla izleyebileceği bir konumda ayarlanmış. Bakıyorum arka sıralara katılım fazla gözükmüyor. Tabii ilk başlarda gecenin ilerleyen saatlerinde tüm oturma alanlarının tıklım tıklım dolacağını düşünemiyoruz.
1. Sürmeli gecesi programı “Devlet Bakanı Sayın Cemil Çiçek Beyefendi”nin konuşması ile başlıyor. Sayın Bakan konuşurken bakıyorum salonda Yozgat’tan gelen konuklar içerisinde sadece “Sayın Emniyet Müdürümüz Ekrem Nalcı ve Eşleri Sayın Emsal Nalcı Hanımefendi”yi görüyorum. Geceye ilk gelen konuklar arasında Sayın Nalcı’lar. Bir kez daha takdir ediyorum güler yüzlü başarılı Emniyet Müdürümüzü. Dışarıda ki Yozgatlılar, Bursa da yaşayan Yozgatlılar için bu denli önemli olan bir gecede doydukları ilin insanlarını yalnız bırakmadıkları için..Teşekkürler Sayın Müdürüm siz o gece bir çok Yozgatlıdan daha önce oradaydınız. Görev yaptığınız ilinize dışarıda da sahip çıktınız. Fahri hemşerilik bu olsa gerek..
Sayın Devlet Bakanı Cemil Çiçek konuşmalarında “sırf bu gece için 400 km geldim 350 km gidiyorum. Ama görüyorum Bursa’da ki hemşerilerimiz daha gelememişler. Dışarıdaki Yozgatlılar içeride yaşayanlardan daha çok. Yardımlaşma ve dayanışma içerisinde, üzüntü ve sevinçlerinizi paylaşarak aranızda dayanışma sağlayınız. Diğer illerin sakinleri hiçbir zaman illeri ile olan ilişkilerini kesmiyorlar. İlinizle olan irtibatınızı kesmeyiniz. 40 yıldır Ankara’da olup da daha Yozgat’a gitmeyenler var. Biz Yozgatlılar alnımız açık. Devletine ve milletine bağlı başımız dik. Her zaman Yozgatlı olmak hepimiz için gurur vesilesidir.” Dedi özet olarak.. konuşmasının sonunda “her zaman beraber olun, çocuklarınız okutun..Senede bir kez toplantı yapıp dağılmayın.” Diyerek hem acil gitmesi gerektiğini ifade ederek geceden ayrıldı.
Sayın Bakanın konuşmalarından sonra iki mahalli sanatçı Aşık Reyhani ve Ozan Ahmet Gültekin türküleri ile geceye renk kattılar. Sayın Başkan İdris Beyefendi ve ekibi dikkat ediyorum gecenin güzel geçmesi için günlerce süren hazırlıklarına gece boyunca da gayet titiz davranarak devam ediyorlar Sayın İdris Şimşek bey - Dernek başkanı kırmızı kravatı tüm program hazırlıklarını ihtiva eden kırmızı dosyası ile bizzat ayakta gecenin güzel geçmesi için yönetmeye devam ediyordu.
Mahalli sanatçıların akabinde sahneye sempatik hemşerimiz maceracı lakaplı “Murat Yeni” nefis ve nüktedan sunumuyla sahnedeki yerini alarak program akışını yönetmeye başladı. Cafer Genç bey’in şiir dinletisinden sonra sahnede berrak ve gür sesi ile yerel kıyafetler içerisinde sanatçı “Canan Çetin Hanımefendi” yer aldı. Kâh bizleri Yozgat Çamlığına kâh Yozgat yaylalarına götüren, dinlemeye doyamadığım güçlü bir ses kimi zaman bizi duygulandırdı kimi zaman neşelendirdi. Canan Hanım Anadolu’dan derlenmiş bir potpuri ile programını tamamlarken geç vakit de olsa Sayın Bursa valisi ve Yozgat Valisi programa katıldılar. Sayın Valilerin yanı sıra Yalova Emniyet Müdürü, Bursa Nilüfer Belediye Başkanı, Gemlik Kaymakamı, Bursa Milletvekili Ali Kul Beyefendi, Cumhuriyet Başsavcısı, Adliye mensupları da salonda yer aldılar.
“Sayın Valimiz amir Çiçek Beyefendi Murat Yeni”nin sıcak ve samimi sunumuyla sayın valimiz sempatik ve güler yüzlü simasıyla “Yozgat ilinden, ilçelerinden tüm köylerinden size selam getirdim” diyerek başladığı konuşmasını “gecenize tabiî ki geleceğim. Nerede Yozgatlı varsa ben oradayım bunun için and içtim ve gidiyorum Tek vücut olmak için Yozgat’la işe koyulduk ve gidiyoruz. Yozgat’ta 2023 gelişim vizyonun ortaya koyduk. Geleceğe güvenle bakıyoruz. Bizde sizleri 9-10-11 Temmuzda yapacağımız festivale bekliyoruz “ diyerek konuşmasını tamamladı.
Bursa İli Yozgatlılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı İdris Şimşek beyefendi yaptıkları konuşmalarında ise “ Abbas Sayar’ın Yozgat var Yozgatlı Yok sözüne atıfta bulunarak Bursa da Yozgat’da var Yozgatlı da var” diyerek salondan büyük bir alkış aldı. Bu arada sayın Başkanın konuşmalarından programın sponsorlarının “Bursa Çimento, Şaypa Yönetim, Güzeldağ Kuyumculuk, Güneş Sigorta, Doruk Tıp Merkezi, İhtisas Optik, Orijin Mühendislik.” olduğunu da ayrıca öğreniyoruz.
Canan Hanımın ardından sahneye çıkan “Sayın Uğur Işılak” sahne duruşu, başarılı orkestra ekibi ve müziği ile olduğu kadar felsefi anlamıyla da insanı mest eden enfes parçaları ile tıklım tıklım tiyatroyu dolduran Yozgatlı konukları ve Yozgatlı olmayıp ta programa katılan Yozgat sempatizanı Bursalıları coşturdukça coşturdu. Salon vatan, bayrak, millet sevgisi temalarının işlendiği, kardeşliğe, birliğe, beraberliğe atıfta bulunulduğu enfes Sayın Işılak Parçaları ile inledi. O gece hep bir ağızdan “Biz biriz ve beraberiz” mesajları ile son olarak ta Sanatçı Efkan Zeki konseri ile gece son buldu……
İşte böyle Bursa da unutulmaz bir Yozgat akşamından aldığım notları sizlerle paylaşmak istedim.. Yozgat’ta kısmetse Sürmeli festivalinde 9-10-11 Temmuzda buluşmak üzere Bursa’dan selam ve sevgiler….
tarhanam akdağmadenim yozgatim anadolum
05.02.2014 00:22:00Esselamun aleykum verahmetullahi tüm yozgatli hemşerilerime ve tüm Anadoluma ablam yazilarini zevk le beğenerek okuyorum verdiğiniz emeğe çok minnettarım ve teşekkürü borç bilirim güzel şehrimiz bursa da bu kadar yozgatli olduğunu bilmek sevinç ve mutluluk veriyor bizlere araniza yeni katılan bir yozgatli olarak bu birlik ve beraberliğin ahiret te dek sürmesini Allahtan niyaz ederim yazilarin icin cookk TSK ederim emeği gecen herkese
Mustafa KESKİN
23.07.2009 08:49:00Yorumunuz Selam Hocam Sizin O güzel okurken insanoın tüylerini diken diken eden anlatımınıza yorum yapmak ne haddime inanın ben çok duygulandım ve orada Öğrenciniz Mustafa DİNÇER le karşılaşmanız yıllar sonra tanımanız bu olayıda yazınıza almanız çok hoştu tüm yozgat ve yozgatlı olarak sizinle gurur duyuyoruz kaleminize sağlık hocam.
yozgatlı
09.07.2009 16:43:00Aynı muhteşemlik yozgattaki festivallerdede yaşanıyomu acaba sayın çiçek ve çiçekler dışarıda savurdukları yozgatlılık nutuklarını neden bu güne kadar yozgat için bir şey yapmadığı konusundada atsaya.
Bende yozgatta yaşayamıyorum gurbetteyim ve bunun acısını yüreğinde yaşayanlardanım keşke bizim yozgatımızda bir bursa gibi izmit gibi adapazarı gibi olsaydıda bizde memleketimizde yaşayabilseydik. Gurbette yetişiyo çucuklarımız ve aidiyet duygusu nedir öğrenemiyorlar.Herşeyini yalnız yaşamak zorunda kalıyorsunuz. Ve eminimki dışarıda yaşayan tüm insanlar aynı duyguları yaşıyorlardır. Peki yozgatta yaşayanlar çokmu iyi kesinlikle deil bizi dışarıya iten nedenler onlarıda içeride yakıp kavuruyor.
Bence sayın çiçek ve çiçeklerin omuzlarında bu memleketin çok ağır bir ahı var. İnşaallah bu yük onların omuzlarını acıtırda memleketleri için bi şeyler yapmaları gerektiğini hatırlarlar...
nadir
28.06.2009 10:11:00bursada yaşayan ve o geceye katılan bir yozgatlı olarak bu yazınızdan büyük bir keyif aldım.Bize moral verdiniz.sağolun.