ÇOK MU ZOR GÜZEL AHLAKA SAHİP OLMAK?

Yoğun bir propaganda ve referandum sürecinden ve bir türlü bitmeyen tartışmalardan her birimiz çok yorulduk. Bu atmosferden kurtulup kendimizi manevi atmosferin dinginliğinde dinlendirmeye gerçek huzuru orada aramaya hatta bir nefis muhasebesi yapmaya ne dersiniz?
Üç aylara girdiğimiz Ramazanı özlemle beklediğimiz şu mübarek günlerde merhamet ve şefkat abidesi;Âlemlerin Rabbi tarafından “Âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimizin” ne kadar izindeyiz? Onun ahlakını ki; Hz. Ayşe Validemizin dediği gibi “O’nun ahlakı Kur’an’dı” ne kadar hayatımıza uygulayabiliyoruz yani sünnetleri ne kadarını yerine getirebiliyoruz bunu sorgulamak zamanı gelmiş olmalı her birimiz için. Yani hiç olmazsa şu günlerde kendimize kardeşliğimize birlik ve beraberliğimize zarar verecek hertürlü taşkınlığa bir son vermemiz gerekmez mi?

O Peygamber ki inançsızlığın, zulmün, her türlü haksız uygulamaların, cehaletin kol gezdiği bir dünyayı değiştirmiş; toplumlara hak ve adaleti, sevgiyi, paylaşmayı, kul hakkı adı altında insan hakkını, demokrasiyi, hürriyeti tesis etmiştir. Yılların kötü alışkanlıklarını ortadan kaldırmış tüm âlemlere rahmet olarak gönderildiğini ispat ederek tüm insanlığa ibret olacak uygulamaları ile asırlardan beri önder olmuştur.

Kur’an ahlakına sahip olacağız inancımız gereği o zaman Sevgili Peygamberimizi yakından tanımamız onun hayatını sahih kaynaklardan öğrenmemiz öğrendiklerimizi uygulamamız gerekmez mi? Sevgili Peygamberimiz en faziletli amelin güzel ahlak olduğunu söylediğine göre ne yapmalıyız?
Peygamber efendimizin güzel ahlakını örnek almalıyız. Yüreği insan sevgisi ile dolu, temizliğe sadeliğe çok önem veren, ihtişamı reddeden, asla yalan söylemeyen, insanlara fakir zengin ayrımı yapmadan eşit davranan, asla sesini yükseltmeyen, hiç kalp kırmayan, ticari ahlakı kul hakkı olarak gören, tüm meşguliyetlerinde sadece ve sadece Allah’ın rızasını gözeten bir Peygamber ve biz onun ümmetiyiz.Daha çeşitli kaynaklardan öğrendiğimiz günümüzde çok ihtiyaç duyduğumuz onun güzel ahlakını anlatmaya ne yerimiz ne de zamanımız yeter. Peki, böylesine güzel hasletlerle bize önder olan Sevgili Peygamberimizi ne kadar örnek alıyor onun sünnetlerine ne kadar uyuyoruz.

Şöyle çevremize baktığımızda ne kadar çok İslam ahlakına ters gelen uygulamalarla karşılaşıyoruz. Toplumda maalesef bir yozlaşma, maddiyatın esiri olma, paylaşmayı ret eden, ticari alanda kar edeyim de nasıl olursa olsun tüm yolları mubah gören kalbi kararmış insanlarımız da var. Bir kere birbirimize sevgi muhabbet beslememiz gerekirken çeşitli fraksiyonlara ayrılarak yollarımız ayırır selamı sabahı keser olduk. Önce bir mahalle bizi sahiplenirken şimdilerde düştüğümüz durumlarda en yakınlarımız bile bize çok uzak. Bireysel ve bencil bir yaşamın pençesinde kıvranıp duruyoruz. Toplumsal huzura aç hissediyoruz. Artık sükûnet anlayış ve sevgi istiyoruz. Birbirimize güvenmek emanetimizi teslim ederken emanetin emin ellerde olduğuna inanmak istiyoruz.

Kendi manevi dünyamızda yüreğimizde insan sevgisi, paylaşan merhamet eden ve edilen, yalanın, aldatılmanın, menfaat çatışmaları yüzünden kaybedenin olmadığı nezaketin, hoşgörünün, tevazünün hâkim kılındığı bir adil, hür ve demokratik dünyada biz de yer almak istiyoruz. Başucu kitabımız Kur’an ve onun ahlakına sahip sevgili Peygamberimizin ahlakını anlatan kitaplar olsun. Artık incinmek, incitilmek, incitmek haksızlığa uğramak istemiyoruz. Yeni dönemi böyle birbirimize saygı duyarak, güvenerek, huzur içinde yaşamak istiyoruz.