Dünya Yozgatlılar günü

23 Haziran Dünya Yozgatlılar Günü münasebetiyle WOW Otel’deki kutlamaya davet edilmek ve kutlamada bizzat hazır bulunmak 34 yıl Yozgat’ta yaşamış bir Yozgat sevdalısı olarak beni çok mutlu etti. Belki kutlamanın ardından çok zaman geçti. Bu konuda çok yorumlar yazıldı çizildi ama ben bu kutlamanın her yıl bir önceki yılda ki eksikliklerin giderilerek tekrarlanacağını düşünerek o gece aldığım notları sizlerle paylaşmak istedim.

Aslında WOW Otel’e ilk girdiğimde hemen bu kutlamayı gerçekleştiren İstanbul Yozgatlı Dernekler Federasyonu ve Yozgat Kültür ve Dayanışma Derneği Yöneticilerine soruyorum neden 23 Haziran? Bana bu sorunun cevabının içerideki konuşmalarda verileceği ifade ediliyor. Aslında anlamakta zorluk çekiyorum 23 Haziran 1927 de BOZOK mebusu merhum Süleyman Sırrı İçöz vermiş olduğu önerge ile BOZOK isminin YOZGAT ile değiştirilmesini sağlıyor. Yani bir taraftan YOZGAT ismi BOZOK olsun diye bazı federasyon ve siyasiler mücadele verirken bir taraftan da YOZGAT ismine anlam yükleyerek yıldönümü mü kutlanıyor belli değil. Neyse bu kafa karışıklığını bir nebze Yozgat milletvekili Osman Coşkun Beyefendi’nin günlerdir dile getirdiği Yozgat Merkezi ile Sorgun birleşsin merkez ilçenin adı aynı Yozgat olarak kalsın aynen Adapazarı-Sakarya örneğinde olduğu gibi ilin genel adı BOZOK olsun demesi ile atlatıyorum. Niye olmasın Sorgun ile Yozgat tabi ki birleşsin kim istemez. Ama nasıl? Madem öyle, zamanında Organize Sanayiyi olmadı Üniversiteyi veya her ikisini bu iki yerleşim yerinin ortasına yapmış olsaydık zaten bu olay kendiliğinden gerçekleşmiş olurdu. Ama bu da bir proje kalkınmanın önünü açar olmadı Yozgat; her geçen büyüyen ekonomisi, termal turizmi ile en gelişmiş ilçesi olan Sorgun’a bağlanır olur biter.

Neyse biz 23 Haziran’a dönelim. Kutlama başlamadan önce verilen kokteylde bakıyorum birçok Yozgatlı yuvarlak masanın etrafında birleşerek kâh tanışıyor kâh fotoğraf çektiriyor ya da yıllardır görmediği hemşerisi ile hasret gideriyor. Yozgat’tan gelen birçok ünlü sima var. Gerek bürokrat, gerek yerel yönetim ve siyasiler halef ve selef Valilerimiz hep oradalar. Sayın Amir Çiçek bir vefa örneği sergileyerek katılıyor Yozgatlıların gününe. Yine değerli iş adamlarımız, ünlü yazarlarımız, sivil toplum kuruluşlarının bazı temsilcileri, yurt dışından ve yurt içinden gelen birçok Yozgatlı orada. İçerdeki masalara bakıyorum katılacaklarını bildirdikleri halde katılamayan birçok Yozgatlı hemşerimizde var. Birçok masada bir hayli gelmeyen var. Bu konuda Federasyon elinden geleni yapmış ama bu duyarsızlık niye diye sorgulamadan edemiyor insan. Dışarıdaki kokteyl bir hayli uzuyor. Tanışmalar-konuşmalar uzarken bir taraftan da Yozgat’tan gelen veya Yozgatlı olup ta İstanbul’da iş yapan firmalar reklamlarını yapıyorlar. Bir hayli dokümanla tanıtımlarını yapmaya çalışıyorlar. WOW Otel havaalanına yakın güzel bir otel. Her ne kadar Yozgatlılar günü niye İstanbul’da kutlanıyor denilmiş olsa da havaalanına yakın bir otelin seçilmesi gelen konuklara zaman kaybettirmemesi açısından Yozgat’ta havaalanı niye yok ki sorusunu akıllara getirerek içimizi sızlatmaya yetti de arttı bile. Bu arada yemek salonuna geçildiğinde gerek menü ve gerek sunum olarak güzel bir manzara ile karşılaşıyorsunuz. Otel görevlileri ikramları aksatmadan gayet zarif bir şekilde sunuyorlar. Bu arada artan terör olayları ve yürek dağlayan şehit haberleri nedeniyle eğlenceler iptal edilmiş. Devlet erkânından katılacakları daha önce bildirilen birçok ünlü isim ne yazık ki ülkenin yoğun gündemi nedeniyle katılamamıştı. Tabii yapılan konuşmalar, barkovizyondan akan Yozgat tanıtımları, izleyenlere sunulan Yozgat projeleri Yozgat’ın içerdeki ve dışarıdaki dinamiklerini harekete geçirmek içindi ama ne kadar etkili oldu bilinmez. Yozgatlılardan neden çok yoğun katılım ve ilgi olmadı bunlar mutlaka tartışıldı. Programı sunan hemşerimiz Murat Yeni’nin hem coşturan hem duygulandıran esprileri ile telefonla dünyanın dört bir ucundan katılan Yozgatlı hemşerilerimiz zaman zaman katılımcılara duygulu anlar yaşatsa da salonda istenen düzeyde coşku yoktu. Ya memleketin sıcak gündemi ya da katılımın azlığı ya da memleketten yıllarca uzak kalmak mı yoksa başka sebepler mi bilinmez. Ama bu konuda salonu bir hayli coşturan Valimiz Sayın Necati Şentürk’ün hakkını yememek lazım. Yaptığı coşkulu konuşma çok alkış almasına sebep oldu. Sayın Valimin salona verdiği bu coşkuyu Yozgat’a kalıcı hizmetler sunarken tüm Yozgatlılara birebir tattırması da ayrıca en büyük temennimiz.

Yapılan konuşmalara, sunulan projelere bakıyorum yeni bir şey yok. Daha önceki programlarda dile getirilenler var. Aslında kalkınma konusunda projesi olan herkes orada yer almalıydı. Hazır tüm Yozgat erkânı oradayken uygulanabilir projeler sunulabilinirdi. Aslında o gün orada projeler yarışmalıydı. Bakıyorum eğitim, tarım, hayvancılık, jeotermal kaynaklarının verimli kullanılması ve turizm konusunda farklı bir söylev yok. Anlatılanlar hep bildik, hep tanıdık. Daha önceki programlarda seslendirilen projeler. Ha unutmadan Dernek sponsorluğunda Yozgat’tan getirilen 14 tane başarılı ilköğretim öğrencisi 5 gün boyunca İstanbul’da gezdirildikleri gibi ayrıca o gece takdir belgesi ve hediyelerle ödüllendirildiler. Ödüllendirilenler sadece öğrenciler değildi ayrıca Yozgat’a bir şekilde emek veren, faydası dokunan, en iyi şekilde Yozgat’ı temsil eden birçok isme onur ödülü verildi. İlk kez olması hesabıyla mutlaka unutulanlar, atlananlar oldu. Ama sonraki yıllarda unutulanların yanı sıra yeni isimlerde bu ödüle aday gösterilecektir mutlaka..

Aslında bu kutlama programı tüm dünyada yaşayan Yozgatlıları, birlik ve beraberlik duyguları içerisinde bir araya getirmek, Yozgat’ın kalkınması adına uygulanabilir her bir projeyi devlet erkânının önünde sunarak uygulanmasını sağlamak, aynı zamanda Yozgat’a hizmet etmiş insanları bir şekilde ödüllendirerek bu konuda şevki ve teşviki artırmak amacıyla ilk kez kutlandı. Mutlaka hatalar eksiklikler olacaktır. bu program bir emeğin ürünüydü nitekim bir çok sponsor maliyeti yüklenmişti. Mekan çok nezih Yozgatlıya yakışır bir durumda hazırlanmıştı.. O gece Yozgatlı olmamasına karşın Kale Grubunun Kurucusu İbrahim Bodur Beyefendi ilerleyen yaşına rağmen Yozgatlıya olan saygısından bizzat yardımcısından destek alarak sahneye kadar çıktı ve çok güzel bir konuşma yaptı. Onur ödülünü ne kadar çok hak ettiğini bir kez daha gösterdi ve birçok Yozgatlı iş adamı için de iyi bir emsaldi. Bunlar çok güzel örneklerdi. Her bir katılımcıya verilen Katılım Belgesi ve Saat Kulesinin kişiye özel hazırlanan kristal maketleri çok zarif bir davranıştı. Aslında notlarım arasında atladığım çok ayrıntı var. Ama bu yıl bu kadar yeter diyorum. Baştan sona çok keyif alarak takip ettiğim bu kutlama programını gerçekleştiren gerek İstanbul Yozgatlı Dernekler Federasyonu ve gerekse Yozgat Kültür ve Dayanışma Derneği Yöneticileri belli ki çok emek vermişler. Ben onları yürekten kutluyorum.