Nesrin MASARİFOĞLU

IŞIK

GIPTA EDİLİR BİR İL : KONYA

UNESCO’nun dünyada “korunması gereken kültür mirasları” arasına aldığı “Sema Töreni”ni bilmiyorum asıl vatanında yani Konya’da hiç izlediniz mi?. Türk İslam Medeniyetinin yetiştirdiği en önemli mutasavvıflarından biri olan “Mevlana Celaladdin-i Rumi” yi daha iyi tanımak, onun felsefesi ile özdeşleşmek, kabzedilen ruhunuzu maddeden arındırarak manevi anlamda dinlendirmek istiyorsanız mutlaka ve mutlaka hiç vakit kaybetmeden Konya’yı ziyaret ediniz. Mevlevilik ile bilgi dağarcığınızı artırmak ve taşıdığı sembolik anlamlar nedeniyle her bir ritüeli sizi bambaşka âlemlere götürecek olan “Sema törenleri”ni nefis tasavvuf müziğinin akabinde izlemek istiyorsanız mutlaka Konya’yı görünüz. Görsel ve işitsel anlamda en katı gönülleri bile yumuşatan Sema gösterileri Konya’yı bu denli geliştiren, güzelleştiren acaba tek unsur mu diyenleriniz için: Konya kültürel anlamda sahip olduğu zengin mirasına sahip çıkması nedeniyle bir “Turizm şehri”, aynı zamanda uçsuz bucaksız ovasında yapılan tarımla büyük bir “tarım şehri”, üçü ilde üçü ilçede kurulan altı tane çok büyük organize sanayi bölgesi ile bir “sanayi şehri”, ilçelerdeki şubeleri ile birlikte seksen bine yaklaşan öğrenci potansiyeli ile de ayrıca bir “üniversite kentidir”. Konya için söylenecek, örnek alınacak, gıpta edilecek sadece bunlar mı? Hizmet üretmek, hizmetin ilin sakinlerine en iyi şekilde sunumu; fiziksel sosyal ve kültürel belediyecilik açısından “Konya Belediyesi”örnek çalışmaları ile de ayrıca çok takdir edilir noktada..Niye Konya diyenleriniz için geçtiğimiz günlerde sevgili eşimle “732.vuslat yıldönümü” diğer bir değişle “Şeb-i Arus” törenleri nedeniyle çok mükemmel bir organizasyonla Konya’da dolu dolu dört gün geçirdik. Yedi asır önce yaşamış olmasına rağmen halen eserleri, düsturları, etrafına ışıtan ziyası ile güncelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş, gönüllerimize taht kuran Hak aşığı Mevlana’yı ziyaret etmek, dergâhını vecd ile mihmandarlar eşliğinde gezmek büyük bir ayrıcalık oldu bizim için. Konya ve Mevlana ile ilgili gezimde aldığım notlardan o kadar çok yazılacak anekdot var ki! Hangisinin detaylarını yazayım bilemiyorum..Konya örnek bir il. Konya’nın gayet başarılı Büyükşehir Belediye Başkanı “Sayın Tahir Akyürek”in ifadelerinden: Konya’nın nasıl ülkeye yük olmadığını, aksine değer katan, katma değer üreten, ülkeyi ayakta tutan vatansever insan yapısı ile ülke birliğine ve bütünlüğüne katkıda bulunan “marka bir il” olduğunu öğreniyoruz. Konya aynı zamanda bir milyon dolar ihracatı, 250 bin dolar ithalatı ile ticaret fazlası veren bir il. Arkasından sormak istiyorum. Acaba tüm iller Konya’nın ticari hedefini yakalayabilse uykularımızı kaçıran, acaba tekrar bir krizin ayak seslerimi dedirtecek kadar bizi tedirgin eden cari açık bütçemizde kapanır mı kapanmaz mı? Tabii Konya’da gezilecek görülecek merkez ve ilçelerinde o kadar çok güzellik var ki.Tarihi dokuyu korudukları “Sille”de bunlardan biri..Tabii bunların hepsini yazmak tek bir yazıda zor. En iyisi felsefi görüşünüzü, manevi ikliminizi artırmak, bir şehrin nasıl kalkındığını, bir üniversitenin de ayrıca bir şehre ne kadar çok katma değer kattığını görmek istiyorsanız buyurun bir Konya ziyareti yaparak kendiniz de yakından görün.Aslında bu yazımda bir üniversite içinde bulunduğu ile ekonomik, kültürel ve sosyal anlamda ne katar yine içinde bulunduğu ilin endüstrisine nasıl katkıda bulunur bunu yazacaktım ki araya Konya gezisi girdi. Gezi programının içinde Türkiye’nin en büyük üniversitelerinden biri olan “Konya Selçuk Üniversitesi” ni tanımak da vardı. Yozgat’ın nüfusu kadar öğrencisi olan bu büyük üniversite kampusunu, sosyal ve kültürel etkinlikleri için yapılmış modern salonlarını, bilgi ve iletişim teknolojilerinin öğrencilerin istifadesine nasıl modern alanlarda sunulduğunu görünce ülkemadına, bilimin gelişerek ülkemin istifadesine sunulması adına büyük bir mutluluk duydum. Kampus adeta büyük bir şehir.Ayrıca yapılan güzellikler, öğrencilerin istifadesine sunulan sosyal tesisler asla yeterli görülmemiş halen kampus alanı şantiye gibi..Ek binalar, yeni yeni sosyal alanların inşaatları çepeçevre sarmış kampusu.. Kampus dışında Konya halkı adeta seksen bin öğrenciyi barındırmak, kimseyi açıkta koymamak için uydu kentler oluşturmuş.. Kampusun içindeki alışveriş merkezleri, banka şubeleri, lokanta ve kafeteryalarla başlı başına öğrencinin acil ihtiyacını giderme cihetine gidilmiş..Hele kampustaki “S.Ü.Merkez Kütüphanesi” görülmeye değer..En çok da zemin kattaki tüm ulusal ve yerel gazetelerin çıktığı ilk günden bu yana arşivlenmekle kalmayıp,CD lere aktarıldığı “Gazete Arşivi”dikkatimizi çekiyor hemen Yozgat Yerel Gazetelerinin arşivlendiği klasörün yanında alıyoruz soluğu. Açıyoruz duygulanarak. Yozgat’ta Cumhuriyetin ilanından bu yana çıkan yerel gazetelerin bir kısmını hemen oracıkta buluyoruz..Üstelik isteyen herkese bir CD fiyatına yörelerindeki gazetelerin aktarılarak verildiğini duyunca da mutlu oluyoruz..Üniversite Konya’ya sadece ekonomik anlamda bir boyut getirmemiş kültürel ve sosyal anlamda da katkısı çok büyük,Adım başı kültürel anlamda aktivitelerin tanıtımı var. İl bu anlamda da çok hareketli.Konya’dan ayrılırken bu gezinin organizasyonunda tüm emeği geçenleri yürekten kutluyorum. Ayrıca Konya ile ilgili öğrendiklerimizden sonra imrenmemek mümkün değil. Yol boyu düşünüyorum m Yozgat’a getirmek mümkün değil. Sanayi ve tarımda halimiz malum ama yine de ilim adına tek bir şey var beni mutlu eden, Alt yapıyı hazırlayabilirsek -belki yıllar alacak ama- önümüzdeki yıllarda Selçuk Üniversitesi büyüklüğünde bir üniversite Yozgat’a da inşa edebiliriz. İşte bu ufukta mümkün görünüyor

Tarih : 27.12.2005
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ