Günümüzde sosyal belediye anlayışı

Malum bahar ayında bizi bir beş yıl daha yerel yönetimde temsil edecek Belediye Başkanımızı seçeceğiz. Şöyle bir çeşitli belediyelerin web sayfalarına girerek araştırdım. Belediyelerin her biri çarşaf çarşaf yaptığı icraatları sergilemiş sayfalarında. Bir kısım belediyeler ise yeni dönem projelerini koymuşlar sırasıyla. Belediyelerin web sayfalarında bile bir tatlı telaşın izlerini görmek mümkün. Sosyal ve kültürel anlamda yapılan çalışmalar da konulmuş sayfalara. Hele Büyükşehir belediyelerin hummalı bir çalışmanın içerisinde oldukları web e o kadar yansımış ki! Bilhassa geçmiş dönemde yapılanlar bir bir sıralanmış. Yapılanmayanlar bir sonraki planlamaların içerisinde yer almış. Velhasıl tüm belediyeler olanca güçleri ile kendilerini anlatmaya çalışmışlar.
Günümüzde belediyeler, fonksiyonlarını her geçen gün artırarak hem sosyal hem kültürel anlamda bir dolu hizmet götürürler bir ilin sakinlerine. Hep si bulundukları şehri bir marka şehir yapmak hatta daha da ileri giderek yaşanabilir bir dünya kenti yapmak iddiası ile çıkarlar yola. Bir ilin trafiğinden tutunda, şehrin kültürel ve tarihi miraslarına sahip çıkmak, konut ihtiyaçlarını gidermek, şehrin fiziki konumunu en verimli şekilde değerlendirmek , ilde yaşayanların kültürel ve sosyal anlamında ihtiyaçları göz önüne alınarak bir bir insani ihtiyaçlarını giderme adına projeler ortaya koyma ve bunların uygulanmasını sağlama hep belediyelerin öncelikleri olmuştur. Bakıyorum her bir belediyelerin uygulamaya koyduğu o çok sosyal projesi var ki görünce işte diyorum hizmetin merkezine insanı alma bu olmalı..Günümüzde her birimizin bireysel olarak karşılamakta zorlanacağız bir sürü insani ihtiyaçlarım oluyor işte bu noktada devreye belediyeler giriyor. Her geçen gün bir yenisi eklenen bu projeler o ili yaşanabilir bir kentte dönüştürürken, aynı zamanda içinde yaşayanlarında mutlu bir şekilde hayatlarını idame ettirmesine vesile oluyor.
Sosyal ve kültürel projelere bakıyorum, bu projeler sosyal duyarlılığın bir neticesi olarak ortaya konmuş ve sosyal belediyecilik anlayışını en iyi şekilde topluma yerleştirmiş. Bu projeler içerisinde neler yok ki! Kimsesizlere, yoksullara sahip çıkılan projeler.. Meslek edindirme kursları..Çevrenin, tarihi dokunun korunması, yeraltı ve yer üstü zenginliklerin en iyi şekilde değerlendirilmesi için ortaya konan etkili projeler. Yaşlılara-güçsüzlere-engellilere yönelik onları koruyan kollayan projeler..Bir ilde sadece yaşayanlara yönelik projeler yer almaz belediyelerde birde vefat edenlere duyulan saygının gereği mezarlıkların düzenlenmesi ölen insana yapılan son vazifelerin kolaylaştırılması için ortaya konan projeler. İldeki doğa-kültür ve tarihe sahip çıkılan bunların nesillere aktarılmasında, korunmasında, teşhirinde belediyeyi etkin kılan projeler.. Sağlık-spor ve eğitimde yaptığı yatırımlarla toplumun bedensel ve ruhsal sağlığı korunurken aynı zamanda verimli vakit geçirmeleri ve toplumun bilinçlenmesi kültür seviyesinin artırılması için ortaya konan projeler. Sanatsal faaliyetler desteklenerek toplumda keşfedilmemiş yeteneklerin ortaya çıkmasını etkin kılmak. Yeni ticari faaliyet alanları oluşturarak ticaret yapmak isteyenlere fiziki alan bakımından kolaylık sağlamaya yönelik faaliyetler. Görsel anlamda şehri güzelleştirerek ruha göze hitap edep eden böylece ruhsal ve bedensel dinlenmeyi sağlayan yeşil alanları, çocuk parkları, eğlence merkezleri, alınan tedbirlerle düzenli bir trafiği hedef edinmiş bir sürü proje demeti ile bir şehri marka şehir yapmaya yönelik çalışmaların her biri ayakta alkışlanacak projeler.
Kısaca artık Belediye Başkanı teşkilatın başında en yetkili olarak sadece sevk ve idare etmekten, belediyeye bağlı kurumları denetlemekten, belediye bütçesini uygulamaktan sorumlu değil, yerel sorunları halletmeye çalışırken aynı zamanda hizmetin odağına insanı alan bir anlayışla belde insanının huzur ve mutluluğu için yapılması gereken ne varsa onları yapmakla hükümlüler velhasıl günümüzde belediye başkanı almak öyle bir sorumluluğu almak çok zor hak edenler alsın diyoruz bu görevi.
Ülke genelinde araştırmalarımdan çıkan özet bu, ya ilimizde durum nasıl. Bu şablonun ne kadarı ilimize uyuyor, projeleri gördükten sonra bu başka bir yazıya inşallah….

Sayın Ekrem Nalcı beyefendi...
Emniyetin gülen yüzü


Yeni Emniyet Müdürümüz Ekrem Nalcı Beyefendi.. Trabzon, Sivas, Bursa ve Eskişehir gibi önemli illerde emniyetin en üst birimlerinde geçen şan ve şerefli bir hizmet geçmişi var. Atandığı günden beri basından takip ediyorum. Son derece gayretli, sevecen, güler yüzlü ve idealist. İnsan sevgisi ile dopdolu. Adeta Emniyetin gülen yüzü.
Geldiği günden beri hiç durmuyor. Alışık olmadığımız gayet şık icraatlar sergiliyor. Sivil Toplum kuruluşları, kamu kurum ve kurluşları ile gayet sıcak ilişkiler içerisinde. Kah Parti İl temsilcilerini ziyaret ediyor. Kah emniyetin tüm kapılarını halka açıyor, kah kendileri bizzat halkın içinde. Sık sık emniyet birimlerinin projeleri ile basının karşısında. Velhasıl sırçalı köşklerde sevk ve idareye kalkışmıyor. Bizzat aktif olarak görevinin başında.Yapımı adeta yılan hikayesine dönen yeni Emniyet Müdürlüğü binasını bitirmek için müthiş bir gayretin içerisinde. Çalışmalarından memnun kaldığı tüm Emniyet Birimlerini bu muhteşem binada toplayarak koordineyi daha güçlü sağlamaya çalışıyor.
Yozgat halkının huzur ve güvenliği için tüm birimleri ile koordineli hizmetler sunarken bu arada polis teşkilatı olarak toplumun sosyal ihtiyaçlarını da göz ardı etmiyor. Bakıyorum eşleri Sayın Emsal Nalcı hanımefendi ile kah kimsesizlerin, kah yoksulların, kah öksüzlerin yanında. Sayın Emsal Hanımefendi bizzat takip ediyorum, sosyal ve yardım amaçlı çalışmalarda lokomotif görevini görüyor emniyet mensuplarının eşlerinin arasında.. Tüm mensup eşlerini toparlıyor ve yardım çalışmalarını bizzat organize ediyor. Eşinin daima yanında oda hizmet yarışında Yozgat Halkına..
Aslında çok kısa hizmet dilimine sığdırılamayacak kadar gayretli bir çalışmanın içerisinde Sayın Emniyet Müdürümüz..Bu çalışmaların devamı gelecektir. Sayın müdürümüz Yozgat için bir şanstır. Bu şansı iyi değerlendirmek ve vatandaş olarak bizlerde ilgili konularda daima Türk polisinin yanında olarak onların işini kolaylaştırmalıyız yaşanabilir bir Yozgat için. Yozgat bir huzur beldesi. Bu huzur beldesini bozmak isteyenlere fırsat vermeyen bir emniyet teşkilatımız ve bu teşkilatın başında da Sayın Nalcı Beyefendi varken bizler kendimizi daima daha güvende hissedebiliriz.
Sayın müdürüm bu düşüncelerle ilimize hoş geldiniz diyorum. Başarılı çalışmalarınızın devamını diliyor saygılarımı sunuyorum...


Tarih : 26.01.2009