Çelik yığını demeyin,
Yüreği var trenin,
Dolduğu zaman,
Beni bir trene bindirin.
(Yılmaz Göksoy)
Milli eğitim camiasında başarılı hizmetleri ile hep anılan “Sayın Yılmaz Güksoy” hocamın dizeleri ile başladım yazıma.Sayın Hocam iyi bir eğitimci, iyi bir araştırmacı aynı zamanda Yozgat’ın meselelerinin halline gönül vermiş duyarlı bir insan..Yozgat’ın yıllardır bir türlü demiryolu güzergahına alın(a)maması Hocamı derinden etkilemiş olacak ki bu konuda Osmanlıdan bu yana yapılan tüm teşebbüsleri arşivlemiş. Bana ulaşan bu belgeler ışığında; benim bu yazımda konu edeceğim Yozgat’ın demiryolu ile ilgili hayal kırıklıkları mutlaka Yozgat’ın yerel basınında zaman zaman yer almıştır. Ama ben tekrar olsa bile yine de böyle bir projenin gerçekleşmesi umudunun doğduğu şu günlerde bunları yazmaktan kendimi alıkoyamadım..
Yozgat’ın demiryolu konusundaki ta Osmanlıdan Cumhuriyet dönemine ve günümüze kadar nasıl da ıskalandığının belgeleri var elimde..Hayretler içerisinde incelediğim bu belgeler de her seferinde Yozgat’ın nasıl da sebepli-sebepsiz güzergahtan çıkarıldığını görüyor ve üzülüyorum. Yozgat’ın demiryolu konusundaki talihsizliği Sultan Abdülaziz’in Haydarpaşa’dan Bağdat’a demiryolu yapılması isteği başlar. Sultan Abdülhamit Hanın daha sonra gerçekleştireceği bu projenin içerisinden Yozgat ne yazık ki Çarlık Rusyasının Anadolu’yu işgal hevesine takılarak çıkarılır..Bağdat hattı Konya’dan geçirilir ve Yozgat demiryolundan mahrum kalır.
II.Meşrutiyetle birlikte yine Sivas’a demiryolu götürme isteği doğunca bu konuda araştırma yapan heyet bu kez Yozgat’a bile gelmeden Sivas Hattının Yerköy-Karanlıklıkdere mıntıkasından geçmesine karar verir.Bunu işiten Yozgat’ın ilk gazetecisi “Sadık Bey” 1910’yılında Yozgat Gazetesi’nde “heyetin Yozgat’a bile uğramadan raporlarını Yerköy-Karanlıkdere’den yana yazdıklarını” ifade eder. Yine aynı gazetede Sadık Bey “büyük bir hata yapıldığının bunun için tekrar bir heyetin gönderilmesini” Yozgat Milletvekillerinden ister..Daha sonraları söz konusu gazetede, ilgili bakanlığın projenin hatalı olduğunu kabul edip hattın Yozgat’tan geçeciğini hatta Sulusaray mevkiinde Samsun demiryolu ile birleşeceği müjdesi verilir. Ne yazık ki şimdilerde olduğu gibi bu da gerçekleşmez 1914 yılında yaşanan hayal kırıklığı “Yozgat’a yazık” oldu başlığı ile aynı gazetede tekrar verilir.Okudukça yarabbim diyorum bu ne şansızlık!.Siz tam Anadolu’nun ortasında olacaksınız, böyle bir konumda demiryolu hatları sizin sağınızdan solunuzdan geçecek ama sizin iliniz her ne hikmetse şimdilerde olduğu gibi daima projenin dışına itilecek. Bunu anlamak o kadar zor ki!
Elimdeki notlara baktıkça hem üzülüyor hem de hayretim artarak devam ediyor..Yozgat’ın bu konuda ki şanssızlığı bunlarla da sınırlı değil..Atatürk’ün 15 Ekim 1924 günü Yozgat’a gelişlerine müteakip Yozgat halkı Ata’larından “memleketlerinin gelişmesi için tren yolu hattı” istiyorlar.Atatürk’te “önleyici bir durum fennen bir sakınca yoksa arzularının yerine getirileceği” vaadinde bulunuyor..Ama Şefaatli-Musaköy kısmının sert inişli çıkışlı oluşu bahane edilerek demiryolu hat yaklaşık fazladan 150 km uzatılarak Kayseri’den-Sivas’a götürülüyor .İşin asıl garip olan yanı hattı 150 km uzatmak pahasına da olsa çok inişli, çıkışlı ve sert bulunduğu için geçmişte rağbet edilmeyen Şefaatli-Musabeyli hattı günümüzde yine ne yazık ki Yozgat atlanarak gündemde yerini almaya başladı bile.
Tabii Yozgat’ın demiryolu umudu yine 30 Eylül 1943 günü Yozgat Gazetesinde verilen haberle yeşerir. Aynı gazetede “Yerköy-Yozgat, Alaca-Çorum demiryolunun keşfini yapmak için bir heyetin ilimize geldiğini, bu yolun Yerköy-Divanlı-G.Elmahacılı üzerinden geçmesi tasarlandırıldığı” duyurulur..Maalesef bu çabalarda akim kalır.
Sanki gizli bir güç Osmanlıdan bu yana trenin Yozgat’tan geçmesine direniyor. Ya da her konuda olduğu gibi bu da Yozgat’ın kısmetsizliği olarak tarihe geçiyor..Sanıyorum artık buna dur demenin zamanı geldi geçiyor bile.. Doğuya giden trenlerin yolunu 126 km kısaltacak olan “Sekili-Yozgat-Sivas” demiryolunu yapımına mutlaka başlanılmalıdır..
Sayın Adalet Bakanımızın 25 Temmuz 1990 tarihli İleri Gazetesinde yer alan demecini okuyorum elimdeki notlardan. Sayın Çiçek:EN BÜYÜK İKİ MESELEMİZ-“Ankara-Sivas Demiryolu Güney Kuzey Hattı ve Atatürk Yoludur”diyor.Yıl 1990 aradan 15 yıl geçmiş..Şu an Yozgat’ın belki de en büyük şansı Sayın Çiçek hükümette. Gayet etkili bir Bakan ve Yozgat halkı Müstakil Üniversitesini istediği kadar demiryolunu da hiç vakit kaybetmeden istiyor..
Aksi halde Yozgat halkı “Kara Tren gelmez mi ola/ Düdüğünü çalmaz mı ola” türküsünü daha ne kadar söylüyecek..
“NOT: Bu yazıyı kaleme aldığım akşam bir haber kanalında alt yazı Çorum Milletvekillerinin illerinde müstakil üniversite kurulması için önerge verdiklerini duyuruyor. Sonra sormak istiyorum Çorum bize göre ekonomik durumu çok daha iyi bir il. Yozgat kendini Ankara’ya bağlayacak olan hızlı treni istediği kadar, tek çıkış kapısı olarak gördüğü Üniversitesini de istiyor. Acaba bu konuda ki isteğimizi, sessiz çığlıklarımızı yeterince ilgililere duyuramadık mı?”
Tarih : 02.11.2005
Yüreği var trenin,
Dolduğu zaman,
Beni bir trene bindirin.
(Yılmaz Göksoy)
Milli eğitim camiasında başarılı hizmetleri ile hep anılan “Sayın Yılmaz Güksoy” hocamın dizeleri ile başladım yazıma.Sayın Hocam iyi bir eğitimci, iyi bir araştırmacı aynı zamanda Yozgat’ın meselelerinin halline gönül vermiş duyarlı bir insan..Yozgat’ın yıllardır bir türlü demiryolu güzergahına alın(a)maması Hocamı derinden etkilemiş olacak ki bu konuda Osmanlıdan bu yana yapılan tüm teşebbüsleri arşivlemiş. Bana ulaşan bu belgeler ışığında; benim bu yazımda konu edeceğim Yozgat’ın demiryolu ile ilgili hayal kırıklıkları mutlaka Yozgat’ın yerel basınında zaman zaman yer almıştır. Ama ben tekrar olsa bile yine de böyle bir projenin gerçekleşmesi umudunun doğduğu şu günlerde bunları yazmaktan kendimi alıkoyamadım..
Yozgat’ın demiryolu konusundaki ta Osmanlıdan Cumhuriyet dönemine ve günümüze kadar nasıl da ıskalandığının belgeleri var elimde..Hayretler içerisinde incelediğim bu belgeler de her seferinde Yozgat’ın nasıl da sebepli-sebepsiz güzergahtan çıkarıldığını görüyor ve üzülüyorum. Yozgat’ın demiryolu konusundaki talihsizliği Sultan Abdülaziz’in Haydarpaşa’dan Bağdat’a demiryolu yapılması isteği başlar. Sultan Abdülhamit Hanın daha sonra gerçekleştireceği bu projenin içerisinden Yozgat ne yazık ki Çarlık Rusyasının Anadolu’yu işgal hevesine takılarak çıkarılır..Bağdat hattı Konya’dan geçirilir ve Yozgat demiryolundan mahrum kalır.
II.Meşrutiyetle birlikte yine Sivas’a demiryolu götürme isteği doğunca bu konuda araştırma yapan heyet bu kez Yozgat’a bile gelmeden Sivas Hattının Yerköy-Karanlıklıkdere mıntıkasından geçmesine karar verir.Bunu işiten Yozgat’ın ilk gazetecisi “Sadık Bey” 1910’yılında Yozgat Gazetesi’nde “heyetin Yozgat’a bile uğramadan raporlarını Yerköy-Karanlıkdere’den yana yazdıklarını” ifade eder. Yine aynı gazetede Sadık Bey “büyük bir hata yapıldığının bunun için tekrar bir heyetin gönderilmesini” Yozgat Milletvekillerinden ister..Daha sonraları söz konusu gazetede, ilgili bakanlığın projenin hatalı olduğunu kabul edip hattın Yozgat’tan geçeciğini hatta Sulusaray mevkiinde Samsun demiryolu ile birleşeceği müjdesi verilir. Ne yazık ki şimdilerde olduğu gibi bu da gerçekleşmez 1914 yılında yaşanan hayal kırıklığı “Yozgat’a yazık” oldu başlığı ile aynı gazetede tekrar verilir.Okudukça yarabbim diyorum bu ne şansızlık!.Siz tam Anadolu’nun ortasında olacaksınız, böyle bir konumda demiryolu hatları sizin sağınızdan solunuzdan geçecek ama sizin iliniz her ne hikmetse şimdilerde olduğu gibi daima projenin dışına itilecek. Bunu anlamak o kadar zor ki!
Elimdeki notlara baktıkça hem üzülüyor hem de hayretim artarak devam ediyor..Yozgat’ın bu konuda ki şanssızlığı bunlarla da sınırlı değil..Atatürk’ün 15 Ekim 1924 günü Yozgat’a gelişlerine müteakip Yozgat halkı Ata’larından “memleketlerinin gelişmesi için tren yolu hattı” istiyorlar.Atatürk’te “önleyici bir durum fennen bir sakınca yoksa arzularının yerine getirileceği” vaadinde bulunuyor..Ama Şefaatli-Musaköy kısmının sert inişli çıkışlı oluşu bahane edilerek demiryolu hat yaklaşık fazladan 150 km uzatılarak Kayseri’den-Sivas’a götürülüyor .İşin asıl garip olan yanı hattı 150 km uzatmak pahasına da olsa çok inişli, çıkışlı ve sert bulunduğu için geçmişte rağbet edilmeyen Şefaatli-Musabeyli hattı günümüzde yine ne yazık ki Yozgat atlanarak gündemde yerini almaya başladı bile.
Tabii Yozgat’ın demiryolu umudu yine 30 Eylül 1943 günü Yozgat Gazetesinde verilen haberle yeşerir. Aynı gazetede “Yerköy-Yozgat, Alaca-Çorum demiryolunun keşfini yapmak için bir heyetin ilimize geldiğini, bu yolun Yerköy-Divanlı-G.Elmahacılı üzerinden geçmesi tasarlandırıldığı” duyurulur..Maalesef bu çabalarda akim kalır.
Sanki gizli bir güç Osmanlıdan bu yana trenin Yozgat’tan geçmesine direniyor. Ya da her konuda olduğu gibi bu da Yozgat’ın kısmetsizliği olarak tarihe geçiyor..Sanıyorum artık buna dur demenin zamanı geldi geçiyor bile.. Doğuya giden trenlerin yolunu 126 km kısaltacak olan “Sekili-Yozgat-Sivas” demiryolunu yapımına mutlaka başlanılmalıdır..
Sayın Adalet Bakanımızın 25 Temmuz 1990 tarihli İleri Gazetesinde yer alan demecini okuyorum elimdeki notlardan. Sayın Çiçek:EN BÜYÜK İKİ MESELEMİZ-“Ankara-Sivas Demiryolu Güney Kuzey Hattı ve Atatürk Yoludur”diyor.Yıl 1990 aradan 15 yıl geçmiş..Şu an Yozgat’ın belki de en büyük şansı Sayın Çiçek hükümette. Gayet etkili bir Bakan ve Yozgat halkı Müstakil Üniversitesini istediği kadar demiryolunu da hiç vakit kaybetmeden istiyor..
Aksi halde Yozgat halkı “Kara Tren gelmez mi ola/ Düdüğünü çalmaz mı ola” türküsünü daha ne kadar söylüyecek..
“NOT: Bu yazıyı kaleme aldığım akşam bir haber kanalında alt yazı Çorum Milletvekillerinin illerinde müstakil üniversite kurulması için önerge verdiklerini duyuruyor. Sonra sormak istiyorum Çorum bize göre ekonomik durumu çok daha iyi bir il. Yozgat kendini Ankara’ya bağlayacak olan hızlı treni istediği kadar, tek çıkış kapısı olarak gördüğü Üniversitesini de istiyor. Acaba bu konuda ki isteğimizi, sessiz çığlıklarımızı yeterince ilgililere duyuramadık mı?”
Tarih : 02.11.2005
02.11.2005
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ