Tüm öfkemiz kanla beslenenlere

Ne güzel söylemiş Mehmet Akif ERSOY ;
“Girmeden bir millete tefrika, düşman giremez,
Toplu vurdukça gönüller, onu top sindiremez.
Sen, ben desin efrat, aradan vahdeti kaldır.
Milletler için, işte kıyamet o zamandır”
Şimdi şöyle bir bakıyoruz İslam Coğrafyasına nasılda parçalanmış, savrulmuş birçok ülke. Çeşitli oyunlarla, entrikalarla araya nifak tohumları saçılarak birbirine düşürülmüş. Ya sonrası ortalık toz duman. Yanan yakılan, yıkılan şehirler. Parçalanmış, silahların hedefi olmuş, enkaz altında, bombaların önünde, silahların hedefinde binlerce kadın, çocuk, genç, yaşlı. Ya da göç etmek zorunda kalan mülteci durumuna düşen, iltica etmek uğruna azgın suların alıp götürdüğü bedenler.
Ya yeraltı zenginlikleri, ya da stratejik konumları iştahını kabartmış birilerinin. Üs kurarım hükmederim politikası ile tek parça işlerine gelmediği için çok parçalı denkleme dönüştürmüşler bu tarih ve mistik kokan ülkeleri. Yıllarca omuz omuza kardeşçe yaşayan toplulukları bir kıvılcımla birbirlerine katmışlar. Baştakilerde baş olmak uğruna bu oyunun bir parçası olmuş. Doğrultmuş silahı kendi halkına. Ne tarih kalmış ne kültür ne de insanlık her şey yerle bir olmuş.
Yetmemiş kendi parçalanırken sınır komşusunun da akıbeti kendine benzesin diye eğitip donatılan teröristlerin sınırı geçmesine, komşu ülkeyi karıştırmasına çanak tutmuş. Hep birileri bölgede daha çok söz sahibi olsun bu ülkeleri parçalandıktan sonrası yutması sömürmesi, iliğini emmesi daha kolaylaşsın diye. Toplumları iyi tahlil eden, zaaflarını iyi keşfeden güçler içeride ve dışarıdaki işbirlikçileri ile İslam ülkelerini parçalamaya adamışlar kendilerini.
Sonuç acı, kan ve gözyaşı. Aidiyetsiz, vatansız ya da vatanında huzursuz, canı malı namusu her an tehlikede olan binlerce insan. Tek tek bakın tüm bu coğrafyanın mensuplarına hepsinin hikâyesi farklı olsa da sonuçları aynı. İşte bu tehlikeleri gördükten sonra bizim sabrımızı test etmeye kalkan bu güçler şimdide bizim ülkemiz üzerinde türlü türlü oyunlar oynamakta. Bu güzel ülke ne yazık ki bir değil birçok terör örgütüyle şu anda mücadele etmektedir.
Bizim birliğimiz, dirliğimiz, bölünmez bütünlüğümüz ve değişmez sınırlarımız için canını ortaya koyan güvenlik güçlerimize aslan gibi vatan evlatlarımıza kalleşçe ve haince tuzak kurarak saldırmakta, emeline ulaşmak için sivil halkı çocukları bile hedef alacak kadar gözü dönmüş teröristler mutlaka güçlü Türkiye Devletinden en etkili karşılığı alacaklardır.
Bu coğrafyada yaşananlardan ibret alarak vatan hainleri ile dili, dini, mezhebi, ırkı ne olursa olsun bu ülkeyi vatan kabul eden bayrağımıza sahip çıkanları mutlaka ayırt etmek zorundayız. Birbirimize düşmemiz için her türlü yolu deneyen halkı kışkırtanların oyununa gelmeden her birimizin son derece aklıselim davranarak, devletimizin yanında,sabır ve metanetle olaylara yaklaşmamız gerekmektedir.
Tabii ki acımız ve öfkemiz çok büyük. Arkalarında yürek yakan farklı hikâyeler bırakanşehitlerimizin acısını her birimiz ta yüreğimizde hissediyoruz.Tarih ve kültür birliğine ve birçok ortak paydaya sahip olduğumuz, Çanakkale’de omuz omuza kurtuluş mücadelesi verdiğimiz dili, ırkı, mezhebi farklı olsa da tek bayrak, tek vatan, tek millet diyen kardeşlerimize asla öfke duyamayız.
Ama tüm öfkemiziradesini düşman ülkelerin kullanımına vermiş sadece kanla beslenenvatan haini ve satılmışlara ve de onların destekçilerine…
Yeni yılın ülkemize birlik, beraberlik, huzur ve refah getirmesi dileği ile yeni yılınız kutlu olsun.