YOZGAT BİR TERMAL KENTİ OLUYOR

Yozgat bir termal kenti olmaya adım adım emin adımlarla yaklaşıyor. Defalarca yazdım dört etrafımız şifalı sularla kaplı. Bırakın şu geleneksel hamam işletmeciliği anlayışı ile kaplıca işletmeyi.. Ben 30 yıl önce geldiğimde kaplıcalar nasılsa halen o anlayışla işletiliyor dedim. Bakın dedim Kozaklı küçük bir ilçe ama kaplıcaları beş yıldızlı tesisleriyle yörenin tüm “sağlıkla gelen turizm” alanında ki meyveleri topluyor dedim. Yozgat’ta bile ilçelerimizdeki kaplıcaları bırakıp Kozaklıya giden çok aile var dedim. Bundan rahatsız olduğumu ifade ettim..Tüm yazdığım sürece zaman zaman bunları dile getirdim. Adeta bu konuda feryat ettim. Üniversite kenti olma yolunda ilerlerken kaplıcalarımızı dört bir yandan turizme kazandırsak fenamı olur dedim. Hangi ilde var bu kadar sıcak su..Neredeyse her ilçede bir şifalı su kaynağı var ama ne ekonomiye nede turizme kazandırılmış. Ha onları şarıl şarıl boşa akıtmışsın ha günümüzdeki gibi onları değerlendirmişsin dedim. Dünyada yeni trent “kaplıca turizmi”. Öyle tesisler yapalım ki Yozgat ve ilçelerini dünya turizmine kazandıralım. Sayın Valim bu konuda büyük bir hassasiyet taşıyor. Nitekim giden Sayın Vali zamanında başlayan çalışmalar bir bir sonlandırılıyor..Nasıl mı Boğazlıyan Cavlak’ta “apartlar, dubleks, otel, hastane, günübirlik termal, alışveriş merkezi, açık ve kapalı yüzme havuzu, spor salonu, koru park ve hayvanat bahçesinden oluşan tesisin” temelleri atıldı. Proje o kadar büyük ki dünya turizmine açılmak kaydıyla programlanmış. Ardından Sorgun’da ki kaplıca suları serada ekolojik tarımın yapılabilmesi için değerlendirilecek üstelik bu konuda yurt dışından gelen müteşebbisler ikna edilerek projeleri hayata geçirilmeye çalışılıyor. Bu çalışmaların mimarı, sessiz ve derinden Yozgat ekonomisini canlandırmaya kendini adamış “Yozgat Sanayici ve İş Adamları Derneği” ve derneğin çalışkan başkanı “Sayın Ahmet Özdemir”. Sayın Özdemir Yozgat’ı turizme kazandırmak için elinden geleni yapıyor. Sayın Başkan son günlerde çok önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. Yozgat’ın tarihi, turistik ve kültürel değerlerinin tanıtılması açısından büyük önem taşıyan proje kapsamında yabancı uyruklu gençleri Yozgat’a davet etti. Yapılan açıklamada söz konusu gençlerin “kırsal kesimler nasıl kalkınır, gelişir, yada neden kalkınamadığı, kalkınması için neler gerektiği gibi konuları da detaylı inceleyip araştırarak ülkelerine döneceklerini ve yatırımcılar içinde bilgi ve kaynak oluşturacak broşürler bastırarak tanıtım yapacakları söylendi.” Buyurun bir dernek işte böyle örnek teşkil edecek çalışmalara imza atar. Ben Sayın Özdemir ve ekibini kutluyor başarılı projelerinin devamını bekliyorum..
Daha bitmedi Sorgun, Sarıkaya, Yerköy’de konutların debisi yüksek jeotermal enerji kaynakları ile ısıtılması konusunda projeler bir bir kimi Bakanlar Kurulu’ndan geçirilerek, kimi AB fonlarından istifade edilerek hayata geçiriliyor. Gönül Cavlak’ta temeli atılacak olan tesislerin bir benzerinin de diğer ilçelerde faaliyete geçirilmesi görün o zaman Yozgat dört mevsim nasılda kaplıca turizmine gelenlerle dolar taşar. Kaplıcaya gelen konuklar aynı zamanda Yozgat’ın tarihi, kültürel ve turistik beldelerini de ihya eder. Yozgat’a oluk oluk para akar. Ulaşım, gıda, tekstil sektörü ihya olur. Yozgat’ta nice işsizimize iş kapısı olur. Sayın Mehmet Özdemir siz Yozgat’ın nasıl kalkınacağını keşfettiniz.. Geriye iş adamlarını, kaplıca turizmine yatırım için Yozgat’a çekmek kalıyor..

TARİH:7 TEMMUZ 2007

Tarih “7 Temmuz 2007” Bursa’dayız..Eşim, damadım kızlarım oğlum ve sevgili annem hep birlikte sevgili dünürlerimin evindeyiz..Hayırlı bir işimiz var..Her iki tarafın aile büyükleri ile biricik oğluma evin hanımefendi kızını istemek için bir aradayız. Söz kesiliyor gençlerin söz yüzükleri takılıyor. Hepimiz son derece mutluyuz. En büyük mutluluklardan birini tadıyoruz. Evladın mürüvvetini görmek, anne ve babanın onun en mutlu gününde sağlıklı bir şekilde evladının yanında yer alması hakikaten çok güzel duygular. Onu bizzat yaşayarak öğreniyoruz. Söz kesiminden “3 Ağustos”a kadar müthiş bir koşuşturma içerisinde tüm hazırlıklarımızı tamamlayıp bizi seven ve kendilerine müteşekkir olduğumuz çok değerli dostlarımızla düğünümüzü yapıyoruz. Her şey o kadar hızlı oluyor ki bu koşuşturma içerisinde Yozgat gündemini takip edemiyorum. Uzak yoldan gelen misafirlerim, düğün hazırlıkları, müthiş bir tempo ile koşuşturma derken gündemi takipte bayağı zorlanıyorum. Ara sıra Yozgat linklerini takip ederek, bilhassa Yozgat Gazetesini Internet ten okuyarak bilgi sahibi oluyorum. Gazetemizin yeni sayısında yayınlanacak bu yazımı gelinimi ve oğlumu Bursa’ya oradan da okyanuslar ötesine uğurlamış olacak olan bir annenin hassasiyeti ile yazıyorum. Ayrılık gerçekten çok zor ama tek teselli kısmet olursa tekrar görüşme umudumuzun olması. Tek tesellimiz o..Rabbim sevdiklerimizle ebedi ayrılık vermesin diyorum. Çocuklarımız yeter ki mutlu ve mesut olsunlar, biz onların uzakta oluşlarına dayanabiliriz ama huzursuz ve mutsuz olmalarına asla.
Ben hazır yeri gelmişken düğünümüze katılan, çiçek gönderen tüm gönül dostlarımıza ve arkadaşlarımıza, akrabalarımıza, bu mutlu günümüzde bizi yalnız bırakmadıkları için müteşekkir olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Allah onlardan razı olsun. Rabbim tüm evlenenlere ömür boyu mutluluk ve hayırlı evlatlar ile birlikte iki cihan saadeti versin diyorum..


Tarih : 24.08.2007