Geçen yıl Meslek Odaları seçimlerinin yapıldığı Mart ayında Yozgat Gazetesi’nde yine canhıraş bir şekilde yazıyorum. Aman diyorum piyasa koşulları çok zorlaştı; sanayileşebilmemiz, kalkınabilmemiz, marka il olabilmemiz, hani hep söylenen “makûs talihimizi” yenebilmemiz için illa ki tüm seçimlerimizde çok ama çok dikkatli olmalıyız. Adeta 8 Mart 2005’de “MESLEK ODALARI SEÇİMLERİ YAPILIRKEN” başlıklı yazımda feryat ediyorum. Her seçim arifesinde yaptığım gibi Yozgat için Yozgat’ın güzel insanları için istenirse ulaşılabilecek çok geniş ufuklar, ilimizi bu ufuklara taşıyacak portreler çiziyorum. Yine o yazımda “ Esnaf ve iş adamlarımızın sorunlarına ciddi çözüm üretebilecek, deneyim ve bilgi sahibi, ilimizi oda üyelerini çeşitli platformlarda en iyi şekilde temsil yeteneğine sahip, bilgi üretebilen, teknoloji devrimini gerçekleştirebilecek kadar güçlü ve ne istediğini bilen, oda çıkarını daima kendi çıkarının üstünde tutan, gerektiğinde ilin menfaatine olan durumlarda diğer oda başkanları ile hemen organize olabilme, onlarla birlikte hareket edebilme, gerektiğinde lokomotif görevini yüklenebilme yetisine sahip, dürüst ve nitelikli meslek odaları başkanlarına eskisinden daha çok ihtiyacımız olduğunu unutmayalım” diyorum.
Aslında o gün yazdıklarımı okuyunca, söz konusu yazımdan bu yana nerdeyse bir yıl geçmiş. Günümüze dönüp acaba neler değişmiş diye baktığımda en çok da “Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası”nın çalışmaları dikkatimi çekiyor. Gerek yazılı ve görsel basından ve gerekse şeffaf bir şekilde hazırladıkları “web sayfası”ndan takip ettiğim kadarıyla Yozgat TSO’nın genç ve dinamik Başkanı “Sayın Şenol Taştan Beyefendi”yi ve ekibini bayağı başarılı buluyorum. Yozgat TSO bir yıldan daha kısa bir sürede göz dolduran birçok çalışmaya imza atmışlar. Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası birçok sivil toplum kuruluşuna örnek olacak proje üretme, üretilen projelerin hayata geçirilmesi konusunda örnek bir ekip çalışması sergiliyor. Üstelik bu konuda ciddi çalışmalar yapan oda bünyesinde bir “Proje Üretim Merkezi” kurulmuş.Daha da ileri gidilerek AB’nin onay verebileceği, dolayısıyla teşvik alınabilecek evsafta projeler için gerekli her türlü dökümanı sağlayarak bir nevi danışmanlık hizmeti gören “Avrupa Birliği Projeleri Destek Ofisi” de faaliyete geçirilmiş. Sadece bunlar mı? Belki takip etmeyenleriniz için ayrıca yazmak istiyorum. Öncelikle iş adamlarına ve yönetici kademesinde çalışanlara eğitim programları uygulamışlar. Akademik kadrolar tarafından verilen eğitim programlarının ana başlıklarına bakıyorum, gelenekselliği ve statükoyu kırmanın, çağdaş dünya ile ticari anlamda başa çıkmanın yollarından biri olan “fark yaratabilmenin” yolları ile “işletme karlılığının “ artırılması amaçlanmış.“Sayın Taştan”ı RTV’de “Yozgat’ın Nabzı” programında takip ediyorum yine çok ilginç bir projeden söz ediyor. Dikkat kesiliyorum.”Risk Sermayesi Şirketi”. Bir nevi müteşebbislerle, yerel sermayenin riski paylaşması gibi güzel bir proje. Mütereddit sanayiciyi acaba yüreklendirir, 5084 in yapamadığını yapabilir mi? Bu proje ile dışarıdan gelecek yatırımcı sayısı artabilir mi? Bunu zaman gösterecek. Temennimiz bu proje ile 2. 3. Organize Sanayi Bölgesini açmak.“Yozgat TSO”nın çalışmaları bizi şaşırtarak devam ediyor. Buyurun “IRC (Yenilik Aktarım Merkezi)” ağı Yozgat’ta da kurulmuş. Bu teknolojik ağ sayesinde, dünya teknolojileri ile birlikte işletmelerin teknolojik gelişimleri sağlandığı gibi, teknoloji transferlerinin daha kolay, ürün tanıtımları ve pazarlanmasının ülke sınırlarını aşacak şekilde yapılabilmesinin, sınırlar ötesi her türlü partnerlerin daha kolay bulunmasının yolu açılmıştır.Bunlar hayata geçirilen projelerden bir kaçı. Bir de ön hazırlıkları tamamlanmış projelerden söz ediliyor. Bunlardan biri belki de en önemlisi, Yozgat’ta görülen ihracat potansiyelini tetikleyerek, ihracatı artıracak ihracatçı ile dış pazarlar arasında ki iletişimi sağlayacak “Dış Ticaret Departmanı” nın kuruluyor olması.Ayrıca Sayın Taştan’ın projeleri hayata geçirmek için sürekli Ankara ile dirsek temasında olduğunu bilmemiz de ayrıca bizi rahatlatıyor. TSO; Yozgat ekonomisinin gidişatını belirleyecek, ekonomik alanda geleceğinin şekillenmesinde büyük katkı sağlayacak şimdi sıkı durun gayet ayrıntılı “Master Plan” çalışması içinde olduğunu da ayrıca ulusal basından öğreniyoruz.Henüz yeni yönetimin görevi devralmasının üzerinden bir yıl bile geçmedi. Zamanla yarışılarak yapılan işlere gıpta ile bakıyorum. Tüm emeği geçenleri kutluyorum. Mutlaka yapılanlar çok güzel çalışmalar bunu özellikle belirtmek istiyorum fakat asla yeterli olmamalı. Ne zaman ilimizde müteşebbislerin sayısı ve kişi başına düşen milli gelir katlayarak artacak ve ne zamanki sanayileşmede büyük atılımlar geçekleşecek o zaman işte o zaman ne sosyo-ekonomik anlamda az gelişmişlik kalacak ne de ilimizde eğitim kalitesi yerlerde sürünecek ve ne de Yozgat”ta yaşayanlar bu ilden göç etmeyi düşünecekler..Biz Yozgat’ı seviyoruz. Bizim gidecek başka ilimiz yok. Artık pırıl pırıl insanların bu denli ciddi ve özverili çalışmalarını görünce ilimiz adına haklı olarak çok umutlanıyoruz. Yozgat’ta üniversite kurulması kararı ile “Toplumsal sinerji”yi yakaladık. Bunun arkası geliyor. Şu anda Yozgat’ta birçok kurum şehrin güzelleşmesi-kalkınması için harıl harıl faaliyetin içindeler. Biz de bu konuda yapılan her güzel çalışmayı büyük bir şevkle köşemize taşımayı görev edindik. 8 Mart 2005 de sözünü ettiğim yazımın sonunda ancak güçlü sivil toplum oluşumları ile“metaformoz”u ilimizde çok daha kolay ve kısa zamanda gerçekleştiririz demişim, galiba metaformuz yavaş yavaş gerçekleşiyor..
Tarih : 28.02.2006
Aslında o gün yazdıklarımı okuyunca, söz konusu yazımdan bu yana nerdeyse bir yıl geçmiş. Günümüze dönüp acaba neler değişmiş diye baktığımda en çok da “Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası”nın çalışmaları dikkatimi çekiyor. Gerek yazılı ve görsel basından ve gerekse şeffaf bir şekilde hazırladıkları “web sayfası”ndan takip ettiğim kadarıyla Yozgat TSO’nın genç ve dinamik Başkanı “Sayın Şenol Taştan Beyefendi”yi ve ekibini bayağı başarılı buluyorum. Yozgat TSO bir yıldan daha kısa bir sürede göz dolduran birçok çalışmaya imza atmışlar. Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası birçok sivil toplum kuruluşuna örnek olacak proje üretme, üretilen projelerin hayata geçirilmesi konusunda örnek bir ekip çalışması sergiliyor. Üstelik bu konuda ciddi çalışmalar yapan oda bünyesinde bir “Proje Üretim Merkezi” kurulmuş.Daha da ileri gidilerek AB’nin onay verebileceği, dolayısıyla teşvik alınabilecek evsafta projeler için gerekli her türlü dökümanı sağlayarak bir nevi danışmanlık hizmeti gören “Avrupa Birliği Projeleri Destek Ofisi” de faaliyete geçirilmiş. Sadece bunlar mı? Belki takip etmeyenleriniz için ayrıca yazmak istiyorum. Öncelikle iş adamlarına ve yönetici kademesinde çalışanlara eğitim programları uygulamışlar. Akademik kadrolar tarafından verilen eğitim programlarının ana başlıklarına bakıyorum, gelenekselliği ve statükoyu kırmanın, çağdaş dünya ile ticari anlamda başa çıkmanın yollarından biri olan “fark yaratabilmenin” yolları ile “işletme karlılığının “ artırılması amaçlanmış.“Sayın Taştan”ı RTV’de “Yozgat’ın Nabzı” programında takip ediyorum yine çok ilginç bir projeden söz ediyor. Dikkat kesiliyorum.”Risk Sermayesi Şirketi”. Bir nevi müteşebbislerle, yerel sermayenin riski paylaşması gibi güzel bir proje. Mütereddit sanayiciyi acaba yüreklendirir, 5084 in yapamadığını yapabilir mi? Bu proje ile dışarıdan gelecek yatırımcı sayısı artabilir mi? Bunu zaman gösterecek. Temennimiz bu proje ile 2. 3. Organize Sanayi Bölgesini açmak.“Yozgat TSO”nın çalışmaları bizi şaşırtarak devam ediyor. Buyurun “IRC (Yenilik Aktarım Merkezi)” ağı Yozgat’ta da kurulmuş. Bu teknolojik ağ sayesinde, dünya teknolojileri ile birlikte işletmelerin teknolojik gelişimleri sağlandığı gibi, teknoloji transferlerinin daha kolay, ürün tanıtımları ve pazarlanmasının ülke sınırlarını aşacak şekilde yapılabilmesinin, sınırlar ötesi her türlü partnerlerin daha kolay bulunmasının yolu açılmıştır.Bunlar hayata geçirilen projelerden bir kaçı. Bir de ön hazırlıkları tamamlanmış projelerden söz ediliyor. Bunlardan biri belki de en önemlisi, Yozgat’ta görülen ihracat potansiyelini tetikleyerek, ihracatı artıracak ihracatçı ile dış pazarlar arasında ki iletişimi sağlayacak “Dış Ticaret Departmanı” nın kuruluyor olması.Ayrıca Sayın Taştan’ın projeleri hayata geçirmek için sürekli Ankara ile dirsek temasında olduğunu bilmemiz de ayrıca bizi rahatlatıyor. TSO; Yozgat ekonomisinin gidişatını belirleyecek, ekonomik alanda geleceğinin şekillenmesinde büyük katkı sağlayacak şimdi sıkı durun gayet ayrıntılı “Master Plan” çalışması içinde olduğunu da ayrıca ulusal basından öğreniyoruz.Henüz yeni yönetimin görevi devralmasının üzerinden bir yıl bile geçmedi. Zamanla yarışılarak yapılan işlere gıpta ile bakıyorum. Tüm emeği geçenleri kutluyorum. Mutlaka yapılanlar çok güzel çalışmalar bunu özellikle belirtmek istiyorum fakat asla yeterli olmamalı. Ne zaman ilimizde müteşebbislerin sayısı ve kişi başına düşen milli gelir katlayarak artacak ve ne zamanki sanayileşmede büyük atılımlar geçekleşecek o zaman işte o zaman ne sosyo-ekonomik anlamda az gelişmişlik kalacak ne de ilimizde eğitim kalitesi yerlerde sürünecek ve ne de Yozgat”ta yaşayanlar bu ilden göç etmeyi düşünecekler..Biz Yozgat’ı seviyoruz. Bizim gidecek başka ilimiz yok. Artık pırıl pırıl insanların bu denli ciddi ve özverili çalışmalarını görünce ilimiz adına haklı olarak çok umutlanıyoruz. Yozgat’ta üniversite kurulması kararı ile “Toplumsal sinerji”yi yakaladık. Bunun arkası geliyor. Şu anda Yozgat’ta birçok kurum şehrin güzelleşmesi-kalkınması için harıl harıl faaliyetin içindeler. Biz de bu konuda yapılan her güzel çalışmayı büyük bir şevkle köşemize taşımayı görev edindik. 8 Mart 2005 de sözünü ettiğim yazımın sonunda ancak güçlü sivil toplum oluşumları ile“metaformoz”u ilimizde çok daha kolay ve kısa zamanda gerçekleştiririz demişim, galiba metaformuz yavaş yavaş gerçekleşiyor..
Tarih : 28.02.2006
28.02.2006
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ