Eğer, yazdıklarım doğru okunabilseydi

Bundan en az 2 yıl öncesinden itibaren.

Belediyenin icraatlarını izlerken ..

Ne fala bakmış..

Ne senaryo yazmış..

Ne de kehanette bulunmuştum..

Aynen şunları yazmıştım :

“Bilinmeli ki Yozgat Belediyesine ilişkin iddialar,soruşturulması savsaklanacak ve üzeri örtülecek türden değildir.”

Hemen ardından “Yozgat Belediyesi ne zaman sorgulanacak?” diye sormuş, sorumluların er ya da geç günün birinde hesap vereceğini ısrarla vurgulamış, İçişleri Bakanlığınca ilk soruşturma başlatıldığında da “Devlet nihayet Yozgat’a gelebildi” diye gazeteme manşetler atmış ve bu arada Belediye meclisi üyelerinin de dikkatli olması gerektiğini hatırlatarak “dost uyarısı” mealinde bir de makale kaleme almıştım.

Hatta daha da ileri giderek Yozgat Belediye Başkanı sayın Yusuf Başer’in çoğu icraatlarında hukuku, yasaları, usul ve yönetmelikleri hiçe saydığını sıkca ifade edip Belediye Meclisinin Yozgat Belediyesinin adını “Yusuf Başer’in babasının çiftliği”olarak değiştirmesini önermiştim.

Ve onlarca eleştiri yazılarımın ardından bu köşenin tiryakisi olan değerli okurlarımın hatırlayacağı gibi, 19 Mart 2008 tarihli gazetemizde Belediye hakkında son kez yazdığım “Belediyenin yolsuz işleri vekilleri ilgilendiriyor mu ? ” başlıklı makalemin sonunu ise bakın nasıl bağlamıştım:

“Kimbilir,Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer,bu kentte yanlış icraatlarına ‘dur’ diyecek birileri olmadığı için iktidarın kanatları altında 28 Mart 2009 yerel seçimlerine doğru tam gaz gidiyor.

Oysa frenini patlattığı Belediye otobüsünü seçimlerden önce Yozgat Adliye Sarayı istikametine götürdüğünün farkında olmadan.”

Zaman, bizi Serhat Hoca ile birlikte baştan sona haklı çıkardı.

Önce Yozgat Defterdarlığı denetmenleri, sonra İçişleri Bakanlığı mülkiye başmüfettişi ve daha sonra da Danıştay birinci dairesinin 5 yargıcı hem de oybirliği ile benim yıllar önce vurguladığım gibi, Yozgat Belediyesine ilişkin iddiaların üzeri örtülecek türden olmadığına ve tüm ilgililerin yargı nezdinde hesap vermesi gerektiğine karar verdi.

Sayın Başer,Yozgat Belediyesini bir çiftlik zihniyetiyle yönettiği içindir ki, Kayseri bölge idare mahkemesinin kararını uygulamadı ve görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle 5 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Yozgat’ta hizmet dağılım icraatlarında ayırımcılık yaptığı , bir çıkmaz sokaktaki dilediği apartmanın önünü Belediye imkanları ile asfalttırdığı içindir ki Yozgat Basın Savcılığı tarafından soruşturmadan geçirildi.

Belediyede görevli bir birim müdürünün mahiyetini ve gerekçelerini bilmediğimiz bir dizi şikayetleri nedeniyle adliyede çeşitli sorguların da muhatabı bulunuyor.

Ve önümüzdeki günlerde yanlış icraatları yüzünden peşinden sürüklediği ekibinde yer alan 23’ü meclis üyesi ve 9 Belediye bürokratı olmak üzere toplam 33 kişiyle birlikte Yozgat adliyesinde hesap verecek..

Yani,sizin de izlediğiniz gibi…

Çemsan bölgesindeki hukuk dilinde ”gayrimenkul” yani, taşınmaz olarak nitelendirilen vakıf ve bazı şahıs arsalarını 18. maddenin en ince hileli teknikleriyle Türkiyede hiçbir cingöz Belediye meclisi üyesinin akıl edemeyeceği şekilde belediyenin içinden sürdürülen işlemlerle derenin bir tarafından öbür tarafına taşınmasına müsamaha eden,sonra yürütülen bu taşınmazları ticari alana çevrilmesine ve sonra da akaryakıt ruhsatı verilmesine olanak sağlayanlar, Belediye encümen kararlarını askıya çıkarmadıkları halde askıya çıkarmış gibi gösterip resmi mercileri yanıltanlar..

Üzerinde 25 bin çam fidanının dikili bulunduğu “Yozgatın Acarkenti”olarak adlandırılan fuar alanı karşısındaki ağaçlandırma sahasında hukuka aykırı imar ve yüksek kat uygulamaları yapanlar..

Kamunun ve özel şahısların mağduriyetlerine neden olmanın ve ayrıca bazı şahıslara da özel rantlar sağlamanın elbette bedelini ödeyecekler.

Ve sonra…

Durduk yerde altına ‘otopark’ veya ‘yer altı çarşısı‘ yapılacağı gerekçesiyle icat edilen cumhuriyet meydanı inşaatlarına harcanan milyarların..

Önceki Belediyelerin harcamaları baz alındığında eski başkanların ifadelerine göre, kent içi temizlik işlerine fazladan ödenen trilyonların..

Yine önceki Belediyelerin harcamaları incelendiğinde çiçek, ağaç ve çevre düzenlemelerine fazladan ödenen trilyonların da ..

Günün birinde bunların da hesabı sorulacak..

Sorulacak, sorulmasına da faturayı kim ödeyecek ?

Yazık olacak tüyü bitmedik yetimin hakkına..

Kamunun malına..Vatandaşın vergisine..

Garip ve sahipsiz Yozgatlının Belediye eliyle bilinçsizce ,sorumsuzca harcanan parasına puluna..

Yazık olacak.

¨ ¨ ¨

Evet, yaklaşık 3 yıldanberi gazetecilik sezgimin beni sürekli yönlendirdiği Belediyenin icraatlarına ilişkin eleştirilerimi sayın Yusuf Başer algılayabilseydi ve doğru okuyabilseydi bugün Adliye koridorlarında hesap vermek yerine mesai arkadaşlarıyla birlikte Belediyenin başka sorunlarını çözmenin uğraşını verecek ve de vicdanen rahat olacaktı.

¨ ¨ ¨

Ama öbür yanda ya ben Yozgatsever bir gazeteci olarak vicdanen rahat olduğumu düşünüyorum.

Çünki, Belediyenin keyfi, hukuka ve yasalara aykırı, yolsuz icraatları konusunda doğru bildiklerimi garip Yozgatlı adına zamanında yazarak üzerime düşen görevimi yaptığımı biliyorum.

Vicdanen rahatım ama size bir itirafta bulunmak istiyorum.

Yine de üzgünüm.

Neden mi ?

Çünkü, kendi kendime;

”Keşke” diyorum..

“Keşke,Yozgat Belediyesi halkımızı zarara uğratacak yanlış işleri yapmasaydı.

Ne ben Belediyenin yolsuz işlerini yazsaydım, ne de Belediye ile ilgili bu konularda yayınladığım bir haberden dolayı gazetecilik adına bir büyük başarı ödülü daha alsaydım.

Yozgat zarar görmeseydi keşke..” diyorum.



Tarih : 01.05.2008