Ne menem bir traji-komik unutkanlık

Yozgat kent merkezi köprülü alt geçit projesi 6 ayda 6 trilyon tl’na gerçekleştirilmişti.
Hem de yıldırım hızıyla.
Amaç,kent içi trafiğini ve de yayaları rahatlatmaktı.
Geçen yıl olanları bir hatırlayın.
“Biraz daha sabır.Az kaldı.Köprülü alt geçit bitecek.Yozgatlı’nın sıkıntıları da bitecek”demişti vilayet ve belediye yöneticileri 6 ay süren inşaat boyunca..
Halk sabırla katlandı tüm sıkıntılara.
Proje bittiğinde rahatlayacağını umuyordu.
Köprülü alt geçitin inşaatı bitti ama halkın ve yayaların sıkıntıları bitmedi.

¨ ¨ ¨
Burada hemen bir parantez açarak bu projeyi Yozgatın kent içi trafiğini rahatlatmak amaç ve niyetiyle 6 trilyon lira harcayarak 6 ayda tamamlattıran ve tamamlanmasına katkıda bulunan başta AKP iktidarına, Adalet Bakanı Sayın Cemil Çiçek, Devlet Bakanı sayın A.Latif Şener ile Yozgat milletvekillerine ,Vali ve Belediye Başkanımıza ve emeği geçen herkese kent sakinleri adına teşekkür etmek istiyorum.
Proğram dışı bir projeye 6 trilyon lira ödenek ayırmak ve sözkonusu projeyi bir inşaat sezonunda tamamlattırmak öyle sıradan bir hizmet değildir.Takdir etmek gerekir.

¨ ¨ ¨
Amma velakin…
Maliyeti yüksek bir projenin kapsamında yayalar için alt vela üst geçişlerinin düşünülmemesi..
Daha doğrusu unutulması..
Yaya güvenliğinin umursanmaması...
Yozgat Cumhuriyetinin yatırım tarihinde böylesine büyük bir gafletin yaşanması…
Tesessüfü de gerektirir.
Ve dahası bu şehirde yürüyen işlerin kimlerin elinde ve hangi el yordamıyla nasıl gittiğinin son bir göstergesi olarak vurgulanması gerekir.

¨ ¨ ¨
Böyle bir gaflet Yozgat’tan gayri Türkiyenin hangi il’inde,hangi ilçesinde veya hangi kasabasında yaşanmış olabilir?
Kent merkezinde araç ve yaya trafiği rahatlasın diye büyük bir proje tasarlanıyor.
Belediyenin uzmanlık derecesi bir kere daha kanıtlanan teknik ekibi köprülü alt geçitle ilgili bir vaziyet planı hazırlıyor.
Ama planda yaya trafiği ve güvenliği için son derece elzem olan alt ve üst geçişleri unutuluyor.
Vaziyet planı Karayolları Bölge Müdürlüğüne ihale için teslim ediliyor.
Karayollarının ilgili ve bilgili uzmanları da “Yozgat,bu köprülü alt geçitle ikiye bölünüyor. Güvenli yaya geçişleri unutulmuş.Vatandaşlar, nereden veya nasıl geçecek,bu nasıl vaziyet planı?” demiyor.
Belki de bir anlamda “Siz,nasıl olur da siyasi dayatma ile bizim iki ayağımızı bir pabuca sokarsınız. Aha bizde sizin projenizi aynen ihaleyi çıkarıyoruz” demeye getiriyor.
Proje ihale ediliyor.Müteahhit işe başlıyor.
Tam 6 ay boyunca Yozgat’ın Valisi, Belediye Başkanı,teknik sorumluları…
Yozgat’ın cümle mimarı,inşaat mühendisi, ustası, kalfası…
Ve Yozgat’ta imar ve inşaat işlerinden anladığını iddia ederek yapılan her işi “Ben olsaydım şöyle yapardım” diye eleştiren bildik zevatı…
İnşaat bitene kadar konuşan çok bilmişleri..
Maalesef hiçbiri..
“Yahu bu Yozgat’ı gazze şeridi gibi ortadan bölen projenin yaya alt ve üst geçitleri unutulmuş.Bu şehrin insanları Adnan Menderes bulvarında karşıdan karşıya geçişlerinde niye yolu uzatıyoruz?”demiyor.
Sanki,ilgili-ilgisiz,bilgili-bilgisiz ağzı olup da konuşan herkesin basireti bağlanıyor.

¨ ¨ ¨
Ve inşaat bittiğinde ortaya yaya alt geçişleri unutulan 6 trilyonluk bir devasa proje çıkıyor
İl’in valisi ve belediye başkanı harekete geçiyor ,geçiyor ama iş de maalesef işten geçiyor.
Şimdilerde yaya geçişleri için yeni projeler çiziliyor.
Biri Gamze Modaevi ,diğeri Bellona hattına olmak üzere iki yere yaya alt geçişlerinin yapımına karar veriliyor.

¨ ¨ ¨
Bu yaz siz yine seyreyleyin E-88 karayolu inşaatının mükerrer filmini.
Ortalık yine toz duman olacak.
Şehir içi trafiği yine dolambaçlı yollardan verilecek.
Vatandaş,yaya alt geçiş inşaatı çilesini tekrar çekecek.
Ve daha da önemlisi tüyü bitmemiş yetimin 400-500 milyar lirası güme gidecek..
Lafa söze düşkün Yozgatlı hemşehrilerimiz ise bu sezonda da birbirlerine traji-komik yol hikayesini anlatmakla geçirecek.

¨ ¨ ¨
Bilmem dikkat ediyor musunuz ?
Yozgatta son yıllarda sergilenen icraatlar deneme yanılma sonra düzeltme yöntemiyle yapılıyor.
Hatta kimileri de kafasına estiği gibi hareket ederek Yozgatın kıt bütçesini ve imkanlarını çarçur edebiliyor.
Kimi,”İtalyadan iş makınaları getireceğim”diye Belediyenin paralarını uçuruyor veya 10 milyon dolara maledilecek Et Entegre fabrikasını 32 milyon dolara kabul buyurarak Yozgatlıyı faizleriyle birlikte trilyonluk borcun altına sokuyor.
Kimi,Cumhuriyet meydanındaki Atatürk’e tıpa tıp benzeyen Atatürk heykelini söktürüyor, yerine Atatürk’e benzemeyen bir başka heykel yaptırıyor.Öbürü Atatürk’e benzeyen yeni bir heykelin siparişini veriyor
Kimi,Valiliğin önündeki hükümetin bahçesi içerisine bir gecede zabıta kulübesi inşa ediyor.
Ertesi günü il’in bir diğer yöneticisi zabıta binasını yıktırıyor.
Kimi bazı kamu kurumlarında doğrudan alımlar, kılıfına uydurulup el altından yapılabiliyor.
Kimileri de seçildikleri ve atandıkları makamları babalarının çiftlikleri gibi kullanabiliyor.
Ve de kentin tam orta yerine yapılan alt geçitin yaya geçişleri de cümle ilgili ve bilgililer tarafından unutulabiliyor.

¨ ¨ ¨
Yozgat’ta nedeni ne olursa olsun yapılan ne kadar yanlış iş varsa hiçbirinin sorumlusu sorgulanmıyor.
Hatayı yapanlar bedel ödemiyor.
Her yanlış,sahibinin yanına kar kalıyor.
Onun için de Yozgat,her dönem sıkca traji-komik icraatlara sahne oluyor.
Ve işte bir sahipsiz,bir sefil ve bir garip Yozgat,böyle sürüp gidiyor….

Tarih : 19.05.2006