“Türkiyenin göbeğinde bulunan bir şehirde ‘üçüncü basamak sağlık hizmeti diye tabir edilen alanlarda bile hastaların źO’i civardaki illere sevkediliyorsa bu durum içler acısı bir tablodur.”
Kim söylüyor bu sözleri..
Bir bilim adamı.
Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp fakültesi hastanesi Dekanı Prof.Dr.Hasan Acar söylüyor.
Ve ekliyor :
“Yozgat’ın bu sorununu çözmekamacıyla , Tıp fakültesi Araştırma hastanemizin bir an önce hizmete açılması için gece gündüz çalışıyoruz. Hastanemiz hizmete açıldığında sorun çözülecektir.”
Yozgat Tıp fakültesinin yeni dekanının tesbitine göre,Yozgatta üçüncü basamak sağlık hizmetlerine giren branşlarda bile hastalar,Kayseri veya Ankara üniversite hastanelerine sevkediliyor.
Acilhasta tedavilerinde ne denli aciz bir kent olduğumuz bu kez bir bilim adamı tarafından Yozgat adına içler acısı bir sorun olarak açıklanıyor.
Tesbit,son derece gerçekcidir.
Çünkü,olayın somut bir örneğiaylar önce yinekentimizde yaşanmıştı.
Yozgat’ın ilk özel hastanesi Şifa hastanesinde görev yapan2’si doktor üç personeli kent içinde trafik canavarının hışmına uğramışlardı.
Olayda yaralanan Şifa’nın 3 personeli nden 2’si, Şifa hastanesinde ilk müdehaleden hemen sonraAnkara’ya sevkedilmişti.
Sonuçta, Şifa’nın doktorlarıYozgat’ta değil, Ankara’da şifaya kavuşmuşlardı.
Eğer,Yozgat’ta üniversitemizin tıp fakültesi eğitim ve araştırma hastanesi olsaydı,Şifa’nın doktorları da Ankara’ya Üniversite hastanelerine gönderilmeyecek, Yozgat’ta tedavi edileceklerdi.
Neden bu örneği veriyorum, biliyormusunuz ?
Üniversite hastanesinin bir kent için ne kadar önemli olduğunu, ortalama insan ömrünün 50 dolaylarında seyrettiği Yozgat’tayaşayaninsanlarınhatta doktorların bilehayatının korunması ve kurtarılması adına ne kadar gerekliolduğunu vurgulmak için.
¨ ¨ ¨
İnsan sağlığını ve hayatını bu kadar yakından ilgilendiren bir kurumun bir an önce hizmete geçmesi kime yarar sağlayacaktır ?
Elbette Yozgat insanına..
Aylardanberi görüyorum ki; Bozok Üniversitesi rektörü sayın Prof. Dr. İnci Varinli, sağlık sektöründe Yozgat’a kaliteli hizmet sunulacağını her fırsatta ifade ettiği Tıp fakültesi hastanesinin en kısa zamanda faaliyete geçmesi konusunda adeta çırpınıyor ve bu amaçla Yozgat’ın zenginlerinden yardım bekliyor ve hayırseverlerinden destek bulabilmek amacıyla her kapıyı çalıyor.
Peki, yeterli ve gerekli desteği bulabiliyorlar mı?
Şimdi,Tıp fakültesi Dekanı sayın Prof.Dr. Hasan Acar’ın hemşehrilerimizin tıp fakültesine sağladığı katkılara ilişkin açıkladığı yardım miktarlarını bir kere daha hatırlayalım :
Yozgat il genelindeki yaklaşık 1000 cami cemaatinden toplanan toplam bağış tutarı 42 bin Tl.(Bu para üniversite vakfına aktarılmış)
Hayırsever işadamı Erdoğan M.Akdağ’dan 60 bin TL.
Köksallar mobilya fabrikasından 6 bin Tl.
İş adamı Mustafa Koç’dan 800 liralık çimento ve kum.
Lezzet yemek fabrikasından da bir miktar su…
Ya diğer varlıklı kişi ve kurumlardan ?
Bugüne kadar ‘kuruş’ katkı yok..
Nasıl, iyi mi ?
¨ ¨ ¨
Yozgat’ta üniversite hastanesi kurulmadığı halde Tıp fakültesi doktorları, Dekan Hasan Acar’ın öncülüğünde İlimizde kene ile mücadele için oluşturulan bir ekiple ilçeleri dolaşıpvatandaşlara onbirlerce kene imha aparatları dağıtıyor..
Yine Yozgat’ın müzmin hastalığıolan “guatr” ile ilgili binlerce insanımızı taramadan geçiriyor.
Yozgat’ın sağlık hatta beslenme sorunlarına çözüm arıyor.
Hastanenin eksikliklerini gidermek için kamuoyuna çağrı üzerine çağrı yapıyor.
Elin Kayserilisi Boydak Holding yöneticileri Yozgat’a gelip Tıp fakültesi hastanesi binasının tefrişini yapmayı üsleniyor.
Alın size, Yozgat adına iç karartan bir durumu daha:
Kayserili Boydak ailesinin erdemli yaklaşımına karşın bizimvarlıklı işadamlarımızdan hiçbir çaba yok…
¨ ¨ ¨
Şimdi,burada bazı hemşehrilerimiz diyebilirler ki;
“Devletin parası bitmedi ya, YÖK Yozgat’a Tıp fakültesi yaptıracaksa parasını da göndersin ”
Elbette, YÖK ödeneğini gönderiyor göndermesine ama geç gönderiyor..
İşte, o zaman üniversitede işler, hızlı gitmiyor, hizmetler gecikiyor.
Rektörlüğün ve Dekanlığın Yozgatlı hayırseverlerden yardım istemelerinin nedeni, Yozgat insanına bir an öncekaliteli sağlıkve tedavi hizmeti vermek..
¨ ¨ ¨
Yozgat Tıp fakültesinin Eylül ayında hizmete geçmesi planlanmıştı.
Beklenmedik sürpriz gelişmeler ve aksilikler ortaya çıkınca açılış ertelendi.
Gözüken o ki; 2010’nun Ocak ayında en modern cihazları,profesörleri ve uzman kadroları ile faaliyete geçecek.
Bu hastane kime hizmet verecek?
Zengini,fakiri-genci,ihtiyarı ile Yozgat’ta derdine derman arayan insanlara hizmet vermeyecekmi ?
Hemşehrilerimiz, Allah göstermesin ama acil durumlarda Ankara, Kayseri yollarında can cekişmek yerine canlarını bu hastaneye emanet etmeyecek mi ?
Öyleyse bu ilgisizlik niye ?
Şimdi sözün burasında halen internette devam eden “Yozgatspor için ne düşünüyorsunuz?” anketimize bir okurumuzun gönderdiği mail aklıma geldi.Okurumuzun biri zenginlerimizi eleştirdiği mailinde aynen şunları yazmıştı:
“Bu şehrin büyük zenginleri neden üniversitesine destek vermez, cami – mescidvb. hayır hasenad işleri yapmaz, devletine vergi veremez ve Yozgatsporun da semtine uğramaz.”
Şimdi ben de bir vatandaş olaraksormak istiyorum:
“Bu benim aziz ve muhterem varlıklı hemşehrilerim, Kayserili Boydak ailesi kadar Yozgat’ın temel ihtiyaçlarına karşı neden sorumluluk duymaz, ciddi bir sağlık problemi yaşaması halinde canını emanet edeceği Yozgat Tıp fakültesi hastanesine de niye sahip çıkmaz.?”
Evet,Yozgat’ta kurulmasındanbüyük heyecan ve mutluluk duyduğum Tıp fakültesi hastanesinin hizmete hazırlandığı bugünlerde ben de bu sorunun cevabını çok ama çok merak ediyorum.
¨ ¨ ¨
Bayramınız kutlu olsun.
30.11.1999
OKUR YORUMLARI
osman
29.10.2009 12:35:00
dürüst gazeteci diye geçinen osman hakan kiracı dün medyada senin kadim dostun cemil çiçeğin damadına ve kızına ihalesiz verilen işten bahsediliyo ve 1.5 trilyon haksız kazanç elde ettiği yazıyo.sen bunu ne zaman yazmayı düşünüyon..lütfullah kayaların malvarlığı gibi bide bu cemil çiçeğin malvarlığını yazsanda biz hemşerileride öğrensek olmaz mı?
Adınız ve Soyadınız
29.10.2009 10:54:00
Osman bey kardeşim hassasiyetinize içtenlikle katılıyorum. eline, yüreğine, kalemine sağlık; Sahi nerede
bu varlıklı insanlar. Ali CANSEVER
enver
28.10.2009 10:36:00
yozgat devlet hastanesinde yozgatsporlu sporculara bu sene bakılmadığını ve bunun nedeninin neden olduğunu bilen varmı acaba? birileri ordaki yetkililere sordumu acaba yozgatsporumuz sporcularına neden bakılmadığını? ve lütfen cevabı bu sitede yayınlarsanız sevinirim
Adınız ve Soyadınız
24.10.2009 07:32:00
devlet hastanesinde hasta yatırmıyorlar bunu bir araştırın
ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
12.10.2009 21:00:00
Siz Anadolu basının ve dolayisiyle Yozgatımızın medar-ı iftiharı dürüst,tarafsız,basın ahlak yasasına uymayı kendine düstur edinmiş gazeteci doğanlardansınız.Bununla beraber gerek Yozgat şehri ve gerekse Yozgat halkı için bıkmadan usanmadan hep birşeyler yapma gayreti içinde olduğunuzu biliyoruz.Bu nedenle makalelerinizi hep çok önemli ve can alıcı konulardan seçiyor ve okyucularınıza ve ilgililerine çok güzel bir anlatımla sunuyorsunuz.Size bu yorucu ve inatçı çalışmalarınızın ve daha nice başarılarınızın devamı için sağlıklı bir yaşam diler İstanbuldan sevgi ve selamlarımı sunarım.ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
yasar türk
09.10.2009 11:04:00
çok güzel yazınızdan dolayı kutları sizi osman bey gazetenizi her gün okumaya çalışıyorum yozgatı çok iyi bir şekilde anlatıyorsunuz teşekkürler saygılar sunarım
rıfkı
01.10.2009 10:19:00
osman bey,her zaman olduğu gubi genel yozgatın en hayati ,en temel ve en en en önemli bir meselesini daha kaleme almışsınız.dikkat ediyorum boş şeyler değil hep dolu şeyler yazıyorsunuz.onun için sizin yazılarınızın tiryakisiyim.allah yozgatta bizi senden ve gazetenden mahrum etmesin.
hakketen bu bizim yozgat zenginleri çok pinti.eskileri yenileride böyle.babaları neyse evlatları da öyle ..bunlar bırak yozgata kendilerine de para harcamıyorlar.en büyük zevkleri luks arabalara ve 4x4 lere binmek.onu da birbirlirene hasetlikten biniyorlar.hasetlik duygularını tatmin eçin sadece lüks arabalara para harcıyorlar.ben aslında yozgatın zenginlerine acıyorum.niye mi kazandıkları parayı bile yiyemiyorlar.kaldı ki yozgatta,camiye,hastaneye,hayır işlerine mi harcayacaklar.adamlar boydaklar kayseriden gelip üniversite hastanesine gatkıda buluyunoyorlar,bizimkiler seyrediyorlar.insan utanır,utanır.böyle zenginlik olmaz olsun.tümüne yazıklar olsun.
herkese selam
halit yagiz
30.09.2009 18:46:00
merhaba agabey her oldugu gibi yine yozgatin kanayan yaralarindan birine parmak basmissiniz bizim yozgatlilar sozde milliyetci onlara sorsan mangalda kul birakmaz (lafla tabiii) ama isin icine para girince babalarini bile tanimazlar iste bunun icin birazda solculara gipta ile bakiyorum adamlar cebindeki iki liranin birini sevdikleri ile paylasiyorlar yozgatlilarda almaktan baska dusunceleri yok vermek lugatlarinda yokki onlarin allah islah etsin yinede yazalim belkide insaflisida cikar kefenin cebi olmadigini sadakai cariyenin anlamini duyar da biraz elini cebine atar verdiginide zaten vergiden dusuyorlar deveye demisler boynun niye egri diye oda nerem dogruki demis anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna bile az saygilarimla gecmis bayraminizda kutlu olsun agabey
ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
26.09.2009 21:53:00
Değerli Osman beyciğim.Makalenizi okuyunca hem çok duygulandım hemde çok üzüldüm.İki satırda ben yazayım dedim.Sonra yazınızı birkere daha okudum ve öylece kaldım.Sonra kendi yaptığım aklıma geldi onu yazayım dedim.Kaçuv yani kanserli çocuklara umut vakfının başkanı çocuk onkolojisi doktoru prof.İNCİ YILDIZ komşumuz.Vakfa yardım toplamak için kitap bastırmışlar 10 TL bedelle satıyorlar.Biliyorum herkes bu tip yerlere bağış yapmak ister ama yapacağı 5-10-20 TL bağış için bankalara gidipte sıra beklemeye üşenir.Bu işi ben üstleneyim dedim ve hocamdan kitapları aldım.Yaşadığımız site içinde evleri tek tek gezerek kitap sattım bağış topladım.Kitap kanserden bahsettiği için bazıları kitap almadı ama 50 TL.bağışta bulundular.Topladığım paraları İnci hocama teslim ettim.Sağolsunlar onlarda bir teşekkür yazısı ile beni onurlandırdılar.Diyeceğim şu insanımız karınca kararınca bağış yapmak istiyor ama üşeniyor.Ayağına giderseniz seve seve veriyor hele bu yardım hastane için olunca Bozok Yaylasının evlatlarının mutlaka gönlünden birşeyler vereceğine eminim.Biz çocukluğumuzda bayramlarda boynumuzda kumbaralar ile kızılay için rozet takıp bağış toplardık.Bu güzel olay mazide kaldı maalesef.Ama yinede bazı gönüllü esnaf dükkanlarına koyacakları kumbaralar ile hastane için bağış toplayabilir.Mesela Sevgili Altan Karslıoğlu sayın İnci Varinli hocam ile birlikte bu işe öncülük edebilirler.İstanbuldan sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
yozgatlı
26.09.2009 13:04:00
Bir toplumun yada bir milletin ilerlemesini ne sağlar diye bir soru sorulsa bana, hiç düşünmeden (acizane) birinci şey sağlık, ikincisi eğitim derdim tereddütsüz.
Her hangi bir konu üzerinde karar vermek, fikir yürütmek, icat etmek, geliştirmek vs. hani "sağlam kafa sağlam vücutta olur" ya. Bu bağlamda önce sağlıklı bir bedene, sonra sağlıklı bir akla ve en sonunda bu sistemi harekete geçirecek bilgi birikimine yani eğitime sahip olmak geliyor.
Neden ülkemizde her şeyi dünya konjönktöründen geç takip ediyoruz yada ithal ediyoruz. İşte bu nedenle. Bir ülkeyi düzeltmek yada bozmak bu ikili sistemden yani eğitim ve sağlıktan geçiyor. Biz bunu halen farketemedik galiba.
Ülkemizin dünyayı geç takip ettiği gibi biz yozgatlılarda ülkemizin çok gerisinde kalıyoruz.
"Bizler bizim için yapılanlara bile başkalaşmışız."
Yozgatımızın hiç bir sorununu bu konudan soyutlayamayız, hatta bunun altına hepsini koyabiliriz. Hiç bir konuda yapamadığımız seferberliği inşaallah çok önemli olan bu konuda bari yapabilmeyi diliyor ve dua ediyorum. Gücü olan herkesin gerek bu konuda gerekse eğitim konusunda destek olması gerekiyor.
Unutmayalım Yozgatımızın geleceği bizim geleceğimiz söz konusu. İşte bu güne kadar önleyemediğimiz göçün, geri kalmışlığın, yetişmiş beyin azlığının hatta ekonomimizin, siyasetimizin çözümü için bir adım bu bence.
Bugün şehirimiz neden üniversitesi ile hastanesi ile bir cazibe merkezi haline gelmesin işte o zaman göç veren değil göç alan bir yer olabiliriz. Tabiki akabindede ticaretimiz, ekonomimiz gelişecektir.
Herkes kendi gücü nisbetinde her platformda gerek üniversitemiz için gerekse bünyesindeki tıp fakültesi için propaganda yapmaya nacizane davet ediyorum.
Ve eminimki Yozgatımıza yapılacak olan bu güzel hizmetin, yani Tıp Fakültesi Hastanesinin, bir şekilde uzunda sürse bile, açıldıktan sonra şu an kılını kıpırdatmayan zenginlerimiz. Tedavi için bir çok kişinin önüne geçecek ve imtiyaz kullanacaktır.
Fakat yinede diyorum tekrar diyorum haydi Yozgat elele diyelim hiç yapmadığımız bir şey yapalım ve şehrimizi yüceltelim...
osman
29.10.2009 12:35:00dürüst gazeteci diye geçinen osman hakan kiracı dün medyada senin kadim dostun cemil çiçeğin damadına ve kızına ihalesiz verilen işten bahsediliyo ve 1.5 trilyon haksız kazanç elde ettiği yazıyo.sen bunu ne zaman yazmayı düşünüyon..lütfullah kayaların malvarlığı gibi bide bu cemil çiçeğin malvarlığını yazsanda biz hemşerileride öğrensek olmaz mı?
Adınız ve Soyadınız
29.10.2009 10:54:00Osman bey kardeşim hassasiyetinize içtenlikle katılıyorum. eline, yüreğine, kalemine sağlık; Sahi nerede
bu varlıklı insanlar. Ali CANSEVER
enver
28.10.2009 10:36:00yozgat devlet hastanesinde yozgatsporlu sporculara bu sene bakılmadığını ve bunun nedeninin neden olduğunu bilen varmı acaba? birileri ordaki yetkililere sordumu acaba yozgatsporumuz sporcularına neden bakılmadığını? ve lütfen cevabı bu sitede yayınlarsanız sevinirim
Adınız ve Soyadınız
24.10.2009 07:32:00devlet hastanesinde hasta yatırmıyorlar bunu bir araştırın
ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
12.10.2009 21:00:00Siz Anadolu basının ve dolayisiyle Yozgatımızın medar-ı iftiharı dürüst,tarafsız,basın ahlak yasasına uymayı kendine düstur edinmiş gazeteci doğanlardansınız.Bununla beraber gerek Yozgat şehri ve gerekse Yozgat halkı için bıkmadan usanmadan hep birşeyler yapma gayreti içinde olduğunuzu biliyoruz.Bu nedenle makalelerinizi hep çok önemli ve can alıcı konulardan seçiyor ve okyucularınıza ve ilgililerine çok güzel bir anlatımla sunuyorsunuz.Size bu yorucu ve inatçı çalışmalarınızın ve daha nice başarılarınızın devamı için sağlıklı bir yaşam diler İstanbuldan sevgi ve selamlarımı sunarım.ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
yasar türk
09.10.2009 11:04:00çok güzel yazınızdan dolayı kutları sizi osman bey gazetenizi her gün okumaya çalışıyorum yozgatı çok iyi bir şekilde anlatıyorsunuz teşekkürler saygılar sunarım
rıfkı
01.10.2009 10:19:00osman bey,her zaman olduğu gubi genel yozgatın en hayati ,en temel ve en en en önemli bir meselesini daha kaleme almışsınız.dikkat ediyorum boş şeyler değil hep dolu şeyler yazıyorsunuz.onun için sizin yazılarınızın tiryakisiyim.allah yozgatta bizi senden ve gazetenden mahrum etmesin.
hakketen bu bizim yozgat zenginleri çok pinti.eskileri yenileride böyle.babaları neyse evlatları da öyle ..bunlar bırak yozgata kendilerine de para harcamıyorlar.en büyük zevkleri luks arabalara ve 4x4 lere binmek.onu da birbirlirene hasetlikten biniyorlar.hasetlik duygularını tatmin eçin sadece lüks arabalara para harcıyorlar.ben aslında yozgatın zenginlerine acıyorum.niye mi kazandıkları parayı bile yiyemiyorlar.kaldı ki yozgatta,camiye,hastaneye,hayır işlerine mi harcayacaklar.adamlar boydaklar kayseriden gelip üniversite hastanesine gatkıda buluyunoyorlar,bizimkiler seyrediyorlar.insan utanır,utanır.böyle zenginlik olmaz olsun.tümüne yazıklar olsun.
herkese selam
halit yagiz
30.09.2009 18:46:00merhaba agabey her oldugu gibi yine yozgatin kanayan yaralarindan birine parmak basmissiniz bizim yozgatlilar sozde milliyetci onlara sorsan mangalda kul birakmaz (lafla tabiii) ama isin icine para girince babalarini bile tanimazlar iste bunun icin birazda solculara gipta ile bakiyorum adamlar cebindeki iki liranin birini sevdikleri ile paylasiyorlar yozgatlilarda almaktan baska dusunceleri yok vermek lugatlarinda yokki onlarin allah islah etsin yinede yazalim belkide insaflisida cikar kefenin cebi olmadigini sadakai cariyenin anlamini duyar da biraz elini cebine atar verdiginide zaten vergiden dusuyorlar deveye demisler boynun niye egri diye oda nerem dogruki demis anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna bile az saygilarimla gecmis bayraminizda kutlu olsun agabey
ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
26.09.2009 21:53:00Değerli Osman beyciğim.Makalenizi okuyunca hem çok duygulandım hemde çok üzüldüm.İki satırda ben yazayım dedim.Sonra yazınızı birkere daha okudum ve öylece kaldım.Sonra kendi yaptığım aklıma geldi onu yazayım dedim.Kaçuv yani kanserli çocuklara umut vakfının başkanı çocuk onkolojisi doktoru prof.İNCİ YILDIZ komşumuz.Vakfa yardım toplamak için kitap bastırmışlar 10 TL bedelle satıyorlar.Biliyorum herkes bu tip yerlere bağış yapmak ister ama yapacağı 5-10-20 TL bağış için bankalara gidipte sıra beklemeye üşenir.Bu işi ben üstleneyim dedim ve hocamdan kitapları aldım.Yaşadığımız site içinde evleri tek tek gezerek kitap sattım bağış topladım.Kitap kanserden bahsettiği için bazıları kitap almadı ama 50 TL.bağışta bulundular.Topladığım paraları İnci hocama teslim ettim.Sağolsunlar onlarda bir teşekkür yazısı ile beni onurlandırdılar.Diyeceğim şu insanımız karınca kararınca bağış yapmak istiyor ama üşeniyor.Ayağına giderseniz seve seve veriyor hele bu yardım hastane için olunca Bozok Yaylasının evlatlarının mutlaka gönlünden birşeyler vereceğine eminim.Biz çocukluğumuzda bayramlarda boynumuzda kumbaralar ile kızılay için rozet takıp bağış toplardık.Bu güzel olay mazide kaldı maalesef.Ama yinede bazı gönüllü esnaf dükkanlarına koyacakları kumbaralar ile hastane için bağış toplayabilir.Mesela Sevgili Altan Karslıoğlu sayın İnci Varinli hocam ile birlikte bu işe öncülük edebilirler.İstanbuldan sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
yozgatlı
26.09.2009 13:04:00Bir toplumun yada bir milletin ilerlemesini ne sağlar diye bir soru sorulsa bana, hiç düşünmeden (acizane) birinci şey sağlık, ikincisi eğitim derdim tereddütsüz.
Her hangi bir konu üzerinde karar vermek, fikir yürütmek, icat etmek, geliştirmek vs. hani "sağlam kafa sağlam vücutta olur" ya. Bu bağlamda önce sağlıklı bir bedene, sonra sağlıklı bir akla ve en sonunda bu sistemi harekete geçirecek bilgi birikimine yani eğitime sahip olmak geliyor.
Neden ülkemizde her şeyi dünya konjönktöründen geç takip ediyoruz yada ithal ediyoruz. İşte bu nedenle. Bir ülkeyi düzeltmek yada bozmak bu ikili sistemden yani eğitim ve sağlıktan geçiyor. Biz bunu halen farketemedik galiba.
Ülkemizin dünyayı geç takip ettiği gibi biz yozgatlılarda ülkemizin çok gerisinde kalıyoruz.
"Bizler bizim için yapılanlara bile başkalaşmışız."
Yozgatımızın hiç bir sorununu bu konudan soyutlayamayız, hatta bunun altına hepsini koyabiliriz. Hiç bir konuda yapamadığımız seferberliği inşaallah çok önemli olan bu konuda bari yapabilmeyi diliyor ve dua ediyorum. Gücü olan herkesin gerek bu konuda gerekse eğitim konusunda destek olması gerekiyor.
Unutmayalım Yozgatımızın geleceği bizim geleceğimiz söz konusu. İşte bu güne kadar önleyemediğimiz göçün, geri kalmışlığın, yetişmiş beyin azlığının hatta ekonomimizin, siyasetimizin çözümü için bir adım bu bence.
Bugün şehirimiz neden üniversitesi ile hastanesi ile bir cazibe merkezi haline gelmesin işte o zaman göç veren değil göç alan bir yer olabiliriz. Tabiki akabindede ticaretimiz, ekonomimiz gelişecektir.
Herkes kendi gücü nisbetinde her platformda gerek üniversitemiz için gerekse bünyesindeki tıp fakültesi için propaganda yapmaya nacizane davet ediyorum.
Ve eminimki Yozgatımıza yapılacak olan bu güzel hizmetin, yani Tıp Fakültesi Hastanesinin, bir şekilde uzunda sürse bile, açıldıktan sonra şu an kılını kıpırdatmayan zenginlerimiz. Tedavi için bir çok kişinin önüne geçecek ve imtiyaz kullanacaktır.
Fakat yinede diyorum tekrar diyorum haydi Yozgat elele diyelim hiç yapmadığımız bir şey yapalım ve şehrimizi yüceltelim...