Prof. Dr. M.Öcal Oğuz

BOZOK YAZILARI

Yozgat’ın birkaç deliye ihtiyacı var !..

Yozgat’ta iyi gitmeyen bir şeyler var… Öyle olmasa nüfusumuz başka yerlere gider mi? Göç veren iller arasında ön sıralarda olur mu? Her seçim döneminde milletvekili sayısı azalır mı? Bunların sorumlusu “devlet” mi, “millet” mi?
Ben devlet alt yapı kursun, teşvik versin, cesaret versin, kredi versin, millet de üstüne bir şeyler koysun, emek versin, risk alsın fikrindeyim.
Yozgat’a çok yakın bir zamanda Yüksek Hızlı Tiren geliyor. Yozgat ile Ankara arası bir, Sivas yarım, Eskişehir ve Konya iki, İstanbul ise yaklaşık üç saate düşüyor. Mesafeleri güvenli, ucuz ve hızlı bir şekilde bu derece daraltan bu projenin Yozgat’a olacak olumlu etkilerini iyi okumak gerek. Ben Yozgat’ta bu yönde bir heyecan görmüyorum. Bu heyecan olsa nüfus azalar, Yozgat göçer mi?
Bu YHT projesiyle, iyileştirilecek kara yoluyla veya açılacak havalimanıyla öncelikle Yozgatbir kültür ve turizm güzergâhı hâline getirilmelidir. Yozgat, Hitit, Galat, Selçuklu ve Osmanlı dönemi gibi pek çok uygarlığın ve kültürün kalıntı ve eserlerine sahip olmasına rağmen henüz UNESCO Dünya Miras Listesinde veya Geçici Listede herhangi bir varlığa sahip değildir. Bu konu mutlaka ve acilen ele alınmalıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığıyla ortak çalışmalar başlatılmalıdır.
Yozgat tarımsal üretim, Bozok Yaylası ve Türkmen hayatı açısından son derece elverişli şartlara sahiptir. Bu konu cesur bir planlama ile Açık Hava Müzesi olarak kurgulanmalıdır. Yozgat Belediyesi için bu iş 40-50 evden, 15-20 kara çadırdan oluşacak küçük bir mahalle inşa etmek kadar kolaydır. Üniversite ile işbirliği içinde en fazla altı ayda kurulabilir. Dünyada başkente bir saat mesafedeki bu tarz müzelerin ne işe yaradığını ben merak edenlere uzun uzun anlatırım.
Yozgat kaplıcalar bölgesidir. Kaplıcalar, ılıcalar ve tarihî hamamlar kültür ve sağlık turizmine kazandırılmalıdır. Özel sektörü de küçük belediyeleri de bir heyecan sarmalı bu konuda. Yeteri kadar tanıtım yok. Buna rağmen özellikle yaz aylarında ortaya çıkan turizm hareketlenmesi, iyi bir yatırım ve tanıtımın sonuçlarını hayal etmemizi sağlıyor.
Yozgat’ın ormanları bakir ve temizdir. Sağlık ve spor turizmi için pek çok imkân sunmaktadır. Doğayı tahrip etmeden bu alanların kullanımı konusunu gündeme almalıyız. Temiz hava ve doğal gıda gerektiren hastalıkların tedavisinde, pek çok spor kulübünün kamp çalışmalarında Yozgat önemli bir seçenek olabilir.
Üniversite bana göre Yozgat’ın son şansıdır. Bu bilim, eğitim ve eğitimli nüfus fırsatı iyi değerlendirilmelidir. Üniversite “teori”nin ve “araştırma”nın yanına “uygulama”yıda koymalı, bünyesindeki her birim ve bölüm aracılığıyla sahaya inmelidir. Öncelikle Ziraat ve Veteriner fakülteleri Yozgat’ın yerli tohum ve hayvan ırklarının halk tarafından yeniden üretilmesine, modern tarzda tüketime sunulmasına öncülük etmelidir.
Yozgat, insanoğlunun asla vazgeçemeyeceği gıda ihtiyacına cevap vermek için doğal, sağlıklı ve güvenli gıdanın üretildiği, sanayi ürününe dönüştürüldüğü, paketlenip marketler kanalıyla pazara sunulduğu bir tarımsal sanayi kenti olmayı hayal etmelidir, planlamalıdır, projelendirmelidir.
Kültür, turizm, sağlık, tarım, hayvancılık gibi sektörler, Yozgat’ın çıkış noktaları arasında önde geliyor. Yalnız halkın öncülere ve yol göstericilere ihtiyacı var. İçimizden birilerinin bu alanlarda cesur projeler hayal etmesi gerekiyor. Bu hayalperestlerin sadece fedakârlık timsali olacaklarını düşünmüyorum. Onların zaman içinde yaptıkları öncülükle kazacakları sevapların yanındayeterince para da kazanacaklarına inanıyorum.
Belediyeler, Valilik, Üniversite ve Bakanlıklara bağlı İl Müdürlükleri, bu alanlarda sunulan projeleri cesaretlendirmeli, kendileri de taşın altına ellerini koymalıdır.

Bir de Yozgat’ta sosyal hayatı güçlendirmeliyiz. Sosyal hayatın güçlenmediği, kente gelenlerin önlerine konan seçeneklerle kendilerini mutlu, huzurlu ve güvenli hissetmediği yerlerde bu yatırımlar heba olur. Bu konularda halk eğitimi ile yatırımlar eşgüdüm içinde yürütülmelidir.
Bizim biraz deliye, macerapereste, hayalpereste ihtiyacımız var. Atalarımız “Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu evermiş” veya “Akıllı köprü arayıncaya kadar deli suyu geçmiş” gibi sözleri, aşırı garanticiliğin eleştirisi olarak anlamlıdır.
Niye Yozgat’tan birkaç deli çıkmıyor ve Yozgat’ın kaderini değiştirmiyor?
Bayramınız kutlu olsun!

05.07.2016
OKUR YORUMLARI
ankara da bir Yozgat'lı
15.08.2016 09:39:00

Sn Hocam daha önceki yazılarınızı da okumuş bir kısmına tenkit de yazmıştım.doğru bulduklarım ve desteklediklerimde oldu fakat bu son yazınıza yüzdeyüz katılıyorum dikkatimi çeken ;1nci paragrafın son iki cümlesi acının özeti.7 nci paragraf muhataplarının hiç işine gelmez.8 nci paragraf ise tamamen katıldığım,çıkacak birkaç delinin ilk yapması gereken.saygılarımla

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ