Hop dedik yani…

Olacak gibi değil, siyaset dünyasında seviyeyi bir türlü tutturamıyoruz...

Oysa “Akla ziyan sözler, siyasetçiler arasında dahi sarf edilmemeli…” derler.

Katılırım…

Ülkeyi yönetme, halkı temsil noktasına gelmiş insanların, özellikle de siyasetçilerin konuşma ve davranışlarında belli bir seviye tutturmaları gerekir.

Seviyesi düşük, hakaretamiz, belden aşağı,  sıradan cümleler ve suçlamalardan her devlet adamı ve politikacı kaçınmalı…

“Belden aşağı” vurucu  cümleler hiç kullanılmamalı.

Rencide edici sözlerden geri durulmalı…

Amma gelin görün ki, hemen her an bir siyasetçi çıkıp “gaf” yapmasın…

Nitekim;

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Alman mevkidaşı Heiko Maas ile yaptığı ortak basın toplantısında, Türkiye’nin turizm sezonundan önce koronavirüs salgını konusunda güvenli hale getirileceğini ifade etmiş.

Buraya kadar güzel.

Ama bakan hızını alamamış olmalı ki:

“Turizm sezonuna güvenli bir şekilde girebilmek ve vatandaşlarımızın güvenliği için bazı tedbirler aldık. Otel ve restoran çalışanları, tur rehberleri, şoförler, havaalanında çalışanlar dahil, turistin görebileceği herkesi Mayıs sonuna kadar aşılayacağız” demiş...

Özetle “Turistin görebileceği herkes aşılı ve emrinizde” demek istiyor sayın bakan.

.

Bu kadar mı yani…?

Evet, turiste ve dövize ihtiyacımız ortada.

Dış borçları taksit taksit, yüksek faizle dolar alarak ödüyoruz.

Nedeni rezervler ekside.

Merkez Bankasının, yanlış politikaları yüzünden 128 milyar doların çarçur edildiği iddiasına hala yanıt bulunamadı..

Özetle, 128 milyar doların nerede olduğu bilinmiyor.

Enflasyon koşuyor.

Ardından dolar…

Durdur durdurabilirsen faizleri…

Rahmetli 9. Cumhurbaşkanı Demirel’in, dünyada patlak veren ekonomik kriz ve ülkemize uygulanan ambargolar döneminde sarf etmek zorunda kaldığı “Ülkemiz 70 sente muhtaç hale getirildi” sözleri bile bizi bu denli üzmemişti…

“Yeter ki siz ülkemize gelin, sizin karşınıza herkes aşılanmış, virüssüz çıkacak ve  emrinizde olacağız” mealinde bir cümle kullanmak, bir dışişleri bakanına yakıştı mı?

“Hop dedik” yani sayın Çavuşoğlu…

Altındaki koltukta “hayat boyu” oturacağını sanıyorsan bilemem.

Ama ortaya koyduğun performansın (!)  faturası muhakkak çıkar.

Benden hatırlatması…