Sürur ÖZTÜRK

EZBER BOZAN

Dünya şampiyonunu görmeyen bir şehir “marka şehir” olabilir mi?

Bir şehir düşünün ki, bağrından çıkardığı bir sporcusu dünya şampiyonu olsun ama o şehrin ne mülkî âmirlerinden, ne ilgili daire müdürlerinden, ne milletvekillerinden, ne de sivil toplum kuruluşlarından tek bir temsilci bile çıkıp basit bir kutlama / tebrik mesajı bile yayınlamamış olsun…

İnsan, bu durumu tanımlayacak bir kelime bulmakta bile zorluk çekiyor…

Malûmunuz, Yozgatlı sporculardan Rıza Kayaalp, 2011 Dünya Güreş Şampiyonası’nda grekoromen stil 120 kiloda dünya ve olimpiyat şampiyonu Lopez’i mağlûb ederek şampiyon oldu.

Dünya şampiyonu bir sporcunun memleketi eğer “normal” bir şehirse, o şehrin valisi, belediye başkanı, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, milletvekilleri, en azından bir kutlama / tebrik mesajı yayınlayıp, böyle büyük bir başarıya imza atmış olan sporcusunu tebrik eder.

“Normal” bir şehir, böyle bir kutlamanın, hem o sporcuyu yeni başarılar elde etmeye, hem de sporcu olmak isteyen gençleri daha çok çalışmaya azmettirici bir teşvik olacağını bilir. Bu aynı zamanda bir nezaket ifadesidir. O şehrin onlara yüklediği sorumluluğun da bir gereğidir.

Gelin görün ki, 22 yaşındaki bu genç sporcu altın madalya kazanmış, dünya şampiyonu olmuş, Dünya Güreş Şampiyonası’nda Türk bayrağını dalgalandırmış, ama Yozgat’tan ses seda yok.

Hatırlayacaksınız; Yozgat Boğazlıyan Pansu Şekerspor Kulübü’nden Mehmet Ateş, geçen yıl Temmuz ayında İstanbul’da düzenlenen ve 14 ülkenin katıldığı Uluslararası Ahmet Cömert Boks Turnuvası’nda 54 kiloda şampiyon olarak Yozgat’a altın madalya kazandırdığında da aynı durum yaşanmıştı. Ben o zaman da “Yozgat’a altın madalya getiren şampiyon boksöre bir çeyrek altın bile yok mu?” başlıklı bir yazı yayınlayarak, yetkililerin umursamazlığına dikkat çekmiştim.

Belli ki, bu aymazlık, Yozgat bürokrasisinin ve Yozgat yerel siyasetçilerinin olduğu kadar, Yozgat’taki sivil toplum kuruluşlarının da genel yapısını yansıtıyor. Bir de utanmadan “Yozgat’ı marka şehir yapacağız” diyebiliyoruz. Sizce, bütün imkânsızlıklara rağmen büyük başarılar elde edecek seviyelere gelmiş olan hemşehrilerine sahip çıkmayan bir şehir “marka şehir” olabilir mi?

Kafasını kuma gömmüş bir devekuşu gibiyiz…

Ayıptır yahu!... Vallahi ayıptır!... Yazıklar olsun!..

15.09.2011
OKUR YORUMLARI
ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
02.10.2011 10:01:00

Değerli Sürur Beyciğim. Yozgatlı sporculardan Rıza Kayaalp, 2011 Dünya Güreş Şampiyonası’nda grekoromen stil 120 kiloda dünya ve olimpiyat şampiyonu Lopez’i mağlup ederek şampiyon olmuştu. Sizde Yozgat Gazetesindeki köşenizde “Dünya şampiyonunu görmeyen bir şehir “marka şehir” olabilir mi”? diye haklı sitemlerinizi belirtmiştiniz.Değerli kuzenim Celalettin Çapanoğlu, yaklaşık kırk yıldır Çapanoğlu ailemizin gerek yurt içinde gerekse dünyanın muhtelif yerlerinde yaşayan fertlerini bulup bizzat görüşerek şecere (soyağacı) çalışmasını bitirdi.Şecere de yer alan kişi sayısı göz önüne alındığında yaklaşık üçyüzelli yıllık bir geçmişe sahip dünyanın en büyük aile soyağaçları içine girebileceğini tahmin ediyoruz.Bu günlerde de İzmir’de bir firma internet’e yükleme çalışmasını yapıyor.Bu çalışmalar neticesi kıymetli sporcumuz Rıza Kayaalp’in de akrabamız olduğu ortaya çıktı. Büyük dedesi Raşit bey ile büyük dedemiz Mahmut bey’in kardeş olduklarını gördük. Yani şampiyon sporcumuz da bir Çapanoğlu torunu olarak hem spor tarihimizde hem de şeceremizde yerini aldı. Şecere yüklemesi isim, fotoğraf, biyografi, anı vb. birçok ek ile de destekleniyor.Sizin Rıza Kayaalp ile ilgili köşe yazınızın da ilgili pafta da yerini aldığını bildirir bu güzel yazınız için tekrar teşekkürlerimi arz eder İstanbul’dan saygı ve selamlarımı sunarım.

Remzi ATAMAN
16.09.2011 11:41:00

Değerli kardeşim Sürur bey,izlediğim kadarıy ile Yozgat'ta gerekli olan tüm konulara karşı duyarlı davranan bir anlayışınız var.bundan dolayı sizi kutluyorum.Bizleri birarada tutan değerlerimizi hergeçen gün biraz daha unutuyoruz.(Ortak sevincimizi,ortak acımızın paylaşılmasını) Avrupalılar bir ronaldo,messi,gibi sporcularla övünürken hatta bizden biri olan ÖZİL'i kendi sporcuları olarak kabul edip göklere çıkarırken biz bağrımızdan çıkan hemde Yozgat7ımızdan çıkan bir dünyü şampiyonu ile övünmek şöyle dursun basınımızda hemde yerel basınımızda bile yer vermiyoruz.Sonra da Yozgat lı olarak yöneticilerimizden,idarecilerimizden ve ulasal basından şikayet ediyoruz.Biz Yozgatlı olarak bari kendi değerlerimize sahip çıkalım,onları kutlayarak bari ourlandırılam.Rıza Kardeşimizi ben de şahsım ve Esenli kasabamız halkı adına kutluyor,çalışmalarının ve başarılarının devamını diliyorum.
Size de özellikle tekrar tekrar teşekkür ediyorum Sürur bey. İyi ki varsınız.

ABDÜLKADİR ÇAPANOĞLU
16.09.2011 10:20:00

Değerli Sürur Beyciğim.Hani bir söz vardır.HOMO HOMİNİ LUPUS (insan insanın kurdudur) İşte bizim Yozgat'ta böyle olmuş.Siteminizde yarden göğe haklısınız.Bende sizin son cümlenizi aynen tekrarlıyorum.Ayıptır yahu !...Vallahi ayıptır !... Yazıklar olsun !... İstanbuldan saygı ve selamlar.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ