Sürur ÖZTÜRK

EZBER BOZAN

Üniversite bir şehri nasıl kalkındırır?

Yozgat’ın mahallî basınına yansıyan haber ve yorumlar, Bozok Üniversitesi’nin Yozgat’ın kalkınmasına nasıl katkı sağlayacağı konusunun, üzerinde pek de kafa yorulmamış bir konu olduğunu gösteriyor.


 Gözüken o ki, üniversitenin Yozgat’a sağlayacağı katkı, üniversite öğrencilerinin şehirde yapacakları harcamayla değerlendiriliyor. Üniversiteye bakış açısı böyle olunca, öğrenciler de birer “müşteri” olarak algılanıyor. Bu durumda, Bozok Üniversitesi Yozgat’a ne kadar çok öğrenci, yani ne kadar çok “müşteri” getirirse, şehirdeki esnaftan o kadar çok alış veriş yapılır ve şehrin ekonomisi de o oranda canlanır diye düşünülüyor.


 Eğer üniversiteyi “şehre getirdiği müşteri sayısı” açısından değerlendireceksek, bu bakımdan üniversiteyle askeriye arasında pek de fark kalmaz. Çünkü, üniversite olmayan ama askeriyenin bulunduğu bir şehirde de askerler “müşteri” durumundadır. Esnaftan alış-veriş yapacak öğrenci yoktur ama onların yerine askerler vardır…. Öğrenciler nasıl ki eğitimleri süresince şehirde kalıyor ve eğitimlerini tamamladıktan sonra mezun olup gidiyor ve yerlerine yeni öğrenciler geliyorsa, askerler de aynı durumdadır. Askerler de askerlikleri süresince o şehirde kalırlar, sonra teskere alıp giderler ve yerine yenileri gelir…


 O halde, öğrencilere “müşteri” gözüyle bakmak ve üniversitenin şehrin kalkınmasına sağlayacağı katkıyı sadece bu açıdan değerlendirmek çok da isabetli değil.


 Üniversite öğrencilerinin, bulundukları şehirde yaptıkları harcama, elbette büsbütün yabana atılacak bir katkı da değildir. Fakat bu katkının, şehrin gelişmesini, sınıf atlamasını, “küçük şehir” konumundan “büyük şehir” konumuna yükselmesini sağlayacak bir katkı olmayacağı açıktır. Öğrencilerin yapacakları harcamalar sınırlıdır ve belli alanlarda yoğunlaşır. Bu harcamalar, “piyasada nakit para dönmesini” sağlayarak belki şehrin ticarî hareketliliğine az da olsa katkıda bulunabilir; ama bu katkı gündeliktir. Esnafın kasasına para girer; ama bu para, şehrin genel ekonomik yapısında ciddi bir değişiklik meydana getirmez.


 Bu bakımdan, Bozok Üniversitesi’nin Yozgat’ın kalkınmasına sağlayacağı katkının esas itibariyle ne şekilde olacağını tesbit etmek, beklentileri de ona göre şekillendirmek gerekir.


 Bir şehir, ancak ve ancak üretim yaparak kalkınır. Üretim, sadece sanayi ürünleri üretmekten ibaret olarak görülmemelidir. Bozok Üniversitesi’nin Yozgat’a sağlayacağı en büyük katkı, “bilgi üretmek”tir. Bu bilgi, üretimin ne şekilde, hangi alanlarda, hangi araçlarla yapılabileceğini, en isabetli tercihin hangisi olacağını gösteren bilgidir.


 Bir örnek vermek gerekirse; üniversite, çiftçilerden patates, soğan, buğday, nohut, kavun, karpuz ya da pancar satın almaz; ama çiftçilerin hangi yöntemleri ve hangi araçları kullanmaları hâlinde daha fazla verim elde edebileceklerini araştırır, elde ettiği bilgileri de çiftçilere aktarır. Bu bilgi aktarımı da doğrudan olmaz, ilgili devlet kurumlarının ya da sivil toplum kuruluşlarının vasıtasıyla olur.


 Üniversite, malını satamayan bir esnafın malını alıp pazara götürmez; ama ona o malı nasıl pazarlayabileceğinin yollarını gösterecek bilgiyi üretir.


 Meselâ, Yozgat’a İletişim Fakültesi kurar; gazetecilik yapmak isteyenlere, daha iyi bir gazeteciliğin, daha iyi bir televizyon yayıncılığının nasıl yapılabileceğine dair bilgi verir.


 Edebiyat Fakültesi kurar, Yozgat’ın kültürel varlıklarını araştırır, ortaya çıkarır, inceler ve elde ettiği sonuçları topluma takdim eder.


 Özetle, üniversite bilgi üretir, onun ürettiği bilgiyi alan toplum kesimleri de o bilgiden faydalanarak başka şeyler üretir. İsteyen sanayi ürünleri üretir, isteyen bağlama çalıp türkü söyler, isteyen şiir yazar, isteyen hayvan çiftliği kurar, isteyen tarım alanları oluşturup tarım ürünleri yetiştirir.


 Üniversite, darphane değildir, para basmaz. Üniversite ilim yuvasıdır, bilgi üretir. İnsanların beyinlerine, kafalarının içine hitab eder. İnsanlara bilimsel düşünmeyi öğretir. Davranışlarını, bakış açılarını değiştirir. Aynı konuda farklı düşünceler, farklı fikirler olduğunu gösterir. İnsanlara yeni seçenekler sunar. Düşünce dünyamızda başka caddeler, başka sokaklar da olduğunu, ilerlemek isteyenlerin başka yollardan da yürüyebileceklerini anlatır… İnsana kendi kendisini ve dışındaki dünyayı tanıtır. Doğruların sadece onun bildiklerinden ibaret olmadığını ortaya koyar. Düşünceleriyle birlikte duygularını da geliştirir. İnsan bilgi sahibi oldukça, kanaatleri, tercihleri, beğenileri de gelişir ve değişir.


 Bir şehrin kalkınması için, önce o şehirde yaşayan insanların kalkınmayı gerçekten istemeleri gerekir. Bir şehrin halkının kalkınmayı gerçekten istemesi için de, o insanların niteliklerinin yükselmesi gerekir. Bu, yeni bilgiler kazanmakla olur. Üniversiteler de esasında bunu yapmaları için kurulurlar.


 Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İnci Varinli’nin, yeni akademik yılın açılış töreninde yaptığı konuşmada, günümüzde bilginin bir “güç” olduğuna işaret etmesi, bilimsel bilgiyi üreten toplumların refah düzeylerinin yüksek olduğuna dikkat çekmesi elbette boşuna değil.


 Yozgat’ın üniversiteye bakışı ve üniversiteden beklentileri masaya yatırılmalı ve tartışılmalıdır. Devlet kurumları kadar sivil toplum kuruluşlarının ve mahallî basının da üniversite algısı ve üniversiteyle irtibatı incelenmeli ve sorgulanmalıdır. Meselâ, bir “bilgi taşıma vasıtası” olarak Yozgat basını, üniversitedeki öğretim üyelerinin bilgisine hangi oranda müracaat etmekte ve bu bilgiyi okuyucularına hangi oranda yansıtmaktadır? Bunu yapmayan bir basın, gözünü sadece üniversitenin matbaa işlerine diker ve onu bir “ekmek kapısı”ndan ibaret olarak görür; orada üretilen bilgiyi topluma taşımak diye bir derdi de olmaz…


 Bütün bunları konuşmaya devam edeceğiz…


 

OKUR YORUMLARI
kamil
11.11.2009 22:09:00

basının görevi bu..okuru bilgilendirmek,bi anlamda eğitmek..adam gibi yol göstermek..yozgatın sorunlarını çok güzel yazıyorsunuz..sağolun,saygılar..

vildan
10.11.2009 21:08:00

3 yıldır yozgatta öğrenim görüyorum.üniversitenin bulunduğu kentine faydalarının anlatıldığı düzgün bir yazıyı sayenizde okudum.teşekkürler.bu tür yazılar yozgatlılerın üniversiteye bakışı değiştirir inşallah,

ezgi
09.11.2009 21:06:00

ben ilk defa üniversitenin bulunduğu kente katkılarını bu kadar mantıklı anlatabilen birine rastladım.kutlarım sizi.yazdıklarınız anlaşabildiğinde üniversitenin önemi daha rahat anlaşılacaktır.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ